Kocaeli Emek ve Demokrasi Güçleri, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki eylemlere destek amaçlı basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, öğrencilerin ‘Aşağı Bakmayacağız’ çağrılarına destek vererek “Baş eğmiyoruz, aşağı bakmıyoruz, Boğaziçi direnişinin yanındayız” sloganları atıldı.

Kocaeli’den Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine destek

AYŞE UĞUZ- KOCAELİ

Kocaeli Emek ve Demokrasi Güçleri, Boğaziçi Üniversitesi’ne Melih Bulu’nun kayyum olarak atanmasının ardından başlayan öğrenci direnişine destek vermek amacıyla basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklama devam ederken, kitleyi provoke eden bir grup, “Siz Müslüman değil misiniz?” , ”LGBTİ’lerde konuşsun, onları görelim”, “Allahu Ekber!” diyerek açıklamayı provoke etmeye çalıştı.

SAYFALARDAN SİLİNMEYECEK BİR DURUŞ SERGİLENİYOR

Kocaeli Emek ve Demokrasi Güçleri adına açıklamayı yapan Eğitim-Sen Kocaeli Şube Başkanı Suphi Yıldırım,” Boğaziçi Üniversitesi, öğrencisiyle, akademisyeniyle, idari ve teknik personeliyle siyasal tarihimizin sayfalarından silinmeyecek bir duruş sergiliyor. Rektörlerin atanarak değil seçimle gelmesini savunan; yöneticilerinde intihali, itaati ve yalanı değil liyakati görmek isteyen; tek tipçi, baskıcı ve kontrolcü bir öğrenme ortamı yerine eşitlikçi, özgürlükçü ve demokratik bir öğrenme iklimini talep eden üniversiteli gençler sabırla ve sebatla demokratik tepkilerini gösteriyor, taleplerini dile getiriyorlar” dedi.

KORKU DAĞININ ZİRVESİNE TAHT KURANLARIN KARŞISINDA DİZ ÇÖKMÜYOR!

Yıldırım açıklamaya şöyle devam etti:

Her rengi eşit gören, rengarenk enerjileri ile özgürlüklerini savunan gençler, korku dağının zirvesine taht kuranların karşısında diz çökmüyor! Yeni rejimin sahipleri ise YÖK, medya ve polis eliyle demokrasi isteyen gençlere kumpas kurmaya, onları gözaltına almaya ve tutuklamaya devam ediyor! Belirtmek isteriz ki asıl sorun kamuoyuna sunulduğu gibi kutsala yapılan bir saygısızlık değildir. Asıl sorun, düşünce ve ifade özgürlüğünü sadece kendileri için bir özgürlük sanan siyasi iktidar temsilcilerinin, demokrasiden, demokratik tartışma kültüründen ve üniversite fikrinden bihaber olmalarıdır.Ancak, ortada bir suç vardır! Bu suç, LGBTİ+ bireylerin temel hak ve özgürlüklerini yok sayan ve yaşam haklarını tehdit edenlerin; laikliği ortadan kaldırarak İslam dininin değerlerini her türlü siyasal, ekonomik ve kültürel zulme ortak edenlerin; üniversiteli gençlerin demokratik taleplerini şiddetle bastıranların ve anayasal güvence altında olan üniversitelerin kurumsal özerkliğini ortadan kaldıranların suçudur!

ÖĞRENCİLER DARP EDİLEREK GÖZALTINA ALINDI

Gözaltılara tepki gösteren Yıldırım, “Dün tüm dünyanın gözleri önünde, kayyum rejimi, sistematik olarak yürüttüğü nefret söylemi ve provokatif girişimlerle protestoları bitiremeyince, bir kez daha öğrencileri ölçüsüz bir polis şiddetiyle yüz yüze bıraktı. Tutuklamaları protesto edebilmek için düzenlenmek istenen eylem keyfi biçimde engellendi, kampüs kapısına gelen öğrenciler gözaltına alındı, bir arada yürüyen öğrenciler darp edilerek gözaltına alındı, destek için gelen kitle örgütlerinin basın açıklamasına şiddetle saldırıldı" dedi.

Yıldırım şu ifadelere yer verdi:

İstanbul’da birçoğu kampüse ulaşmak için otobüs duraklarında bekleyen 'aşağı bak, toplu beklemek yasak' diyerek 160’a yakın üniversite öğrencisi gözaltına alındı. Benzer biçimde İzmir’de de, Boğaziçi Öğrencilerine destek olmak için yapılmak istenen basın açıklamasına saldırılarak, 27 öğrenci gözaltına alındı. Akşam saatlerinde Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs içerisinde bir araya gelen öğrenciler ise kampüsü kuşatan polis birlikleri tarafından saatlerce ablukada tutulduktan sonra, kampüsü işgal eden çevik kuvvet tarafından tartaklanarak zorla kampüs dışına sürüklendi

MELİH BULU’NUN DERHAL İSTİFA ETMESİNİ BEKLİYORUZ

Açıklamada destekçilerin taleplerini sıralayan Suphi Yıldırım, “Boğaziçi Üniversitesi’nde yaşanan polis şiddetinin sorumlusu AKP hükümeti, YÖK ve Boğaziçi’nin kayyumu Melih Bulu’dur. Kendisinden olmayan herkesi terörist ilan eden iktidar, kayyum rejimini üniversite üzerinde terör estirerek kurmak istemektedirler. İktidarın bu saldırganlığına karşı bütün bireylerin eşit ve demokratik bir biçimde katıldığı yükseköğrenim alanını savunacağız. Üniversite özerkliğine, ifade özgürlüğüne, cinsiyet kimliği veya cinsel yönelimi ne olursa olsun herkesin eşit biçimde sahip olduğu insan haklarına ve demokrasinin en temel ilkesi olan laikliğe sonuna kadar sahip çıkacağız" diyerek talepelrini şöyle sıraladı:

►Demokratik tepkileri ve talepleri nedeniyle tutuklanan, gözaltına alınan ev hapsine çarptırılan tüm öğrencilerimizin derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz!

►Başta LGBTİ+’lar olmak üzere öğrencilerimizi hedef alan her türden ayrımcı, dışlayıcı, ötekileştirici yaklaşıma son verilmesini istiyoruz!

►Üniversite’nin değil, Saray’ın iradesiyle o koltukta oturan Kayyum Melih Bulu’nun derhal istifa etmesini bekliyoruz!

►Emekten, demokrasiden ve barıştan yana herkesi gençlerimize, akademiye ve üniversitelere sahip çıkmaya davet ediyoruz. Rektörlerin üniversite bileşenlerinin iradesiyle seçilmesini engelleyen düzenlemenin değiştirilmesi için TBMM’de grubu bulunan siyasi partilere acil çağrı yapıyoruz!

►Bizler, toplumun tüm kesimlerinin parasız, bilimsel, kamusal, eşit, anadilde ve nitelikli bir eğitim görmeleri için insan, toplum ve doğa yararına bir üniversite için mücadelemize; Boğaziçi Üniversitesi bileşenleriyle dayanışmaya devam edeceğiz!