Silah bırakmaları için Kuzey Irak’ta toplanacak olan Kürt konferansını, hazırlık aşamasına dahil edilmedikleri için eleştiren PKK...

Kuzey Irak Kürt Bölgesel Yönetimi sınırları içinde yer alan Erbil kentinde nisan ayında toplanması beklenen Kürt konferansına PKK'nin katılmayacağı yönündeki haberlerin doğru olmadığı bildiriliyor. Dün bazı gazete ve internet sitelerinde PKK'nin konferansa katılmayacağını açıkladığı iddia ediliyordu. Ancak Cemil Bayık ve Duran Kalkan gibi üst düzey PKK yöneticileri daha önce Fırat Haber Ajansı'na yaptıkları açıklamalarda konferansın hazırlık çalışmalarına PKK'nin dahil edilmemesini eleştiriyor, KDP ve YNK'yi kastederek sadece iki partinin hazırlayacağı bir konferansın "ulusal" olmayacağının altını çiziyorlardı. Her iki isim de, PKK'nin dahil edilmediği ve alınacak silah bırakma kararının dayatılacağı bir konferansın çözüm  olamayacağını belirtiyordu. PKK yöneticileri, konferansın salt silah bırakma çağrısına dönüşme ihtimalinden rahatsız olduklarını, konferansın, "bir tasfiye planı" olma potansiyeli taşıdığı yönünde görüş belirtiyorlardı.

DTP'NİN DOLAYLI TEMSİLİ
PKK'nin ilkesel olarak uluslararası bir Kürt konferansına karşı olmadığı ve Nisan ayındaki konferansa eşit koşullarda katılmaya sıcak baktığı öğrenilirken, Abdullah Öcalan'ın "çözüm için elimden geleni yaparım" şeklindeki sözlerine göre hareket etmesi de bekleniyor. Öcalan'ın PKK üzerindeki kabul edilen etkisi de dikkate alındığında, bu beklentinin yanlış olmadığı düşünülebilir.
Öte yandan konferansa çağrılıp çağrılmayacakları ya da katılıp katılmayacakları henüz kesinlik kazanmamış olan DTP'lilerin olası  katılımı dolaylı da olsa PKK'nin katılımı olarak değerlendiriliyor. Zira PKK, DTP'nin dolaylı temsiline ve arabulucu rolüne şimdiye kadar karşı çıkmadı.

GENEL AF YOK
Edinilen bilgilere göre, Ankara'da asıl tartışılan ve cevabı henüz bulunmayan soru, konferansın silahsızlandırmayı nasıl planlayacağı ve bunun için hükümetin ne tür adımlar atacağı yönünde. Hükümetin genel af çıkarmayı düşünmediği ve yürürlükteki etkin pişmanlık yasasını adres gösterdiği belirtiliyor. Etkin pişmanlık ise DTP ve PKK'nin karşı çıktığı bir yasa. Şimdiye kadar yürürlükte olduğu halde, bu yasadan bir sonuç alınmadı.

ANKARA TEMKİNLİ, ADRES ETKİN PİŞMANLIK
Son yıllarda çeşitli zamanlarda gündeme gelen "eve dönüş yasası" olarak adlandırılan, silahlı eylemlere katılmamış PKK'lilerin Türkiye'ye dönüşlerinde yasal bir kovuşturmaya uğratılmamaları, yöneticilerin ise üçüncü bir ülkeye gönderilmeleri diye özetlenebilecek plan ise şimdiye kadar sadece birçok spekülasyona zemin oldu ya da yapıldı. ABD planı olarak sunulan bu planın sahibinin gerçekte kim olduğu ise bilinmiyor. Konuyla ilgili şimdiye kadar ABD'den bir açıklama yapılmış değil.
 Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin Kürt konferansı öncesinde PKK’nin silahsızlandırılması için bir genel af hazırlığının yapılması gerektiği yönündeki açıklamaları sorulan Dışişleri Bakanı Ali Babacan, 2007 yılı sonlarından itibaren "terörle mücadelede" Türkiye olarak farklı bir döneme girdiklerini, sadece sınır ötesi operasyonlarla değil,  diplomatik alanda da farklı uygulamalarının başladığını söylemişti. Ancak Babacan genel af yerine etkin pişmanlığa gönderme yaparak şunları söylemişti: "Bizim şu anda mevcut yasalarımızda zaten çok önemli maddeler var. Mevcut yasalarımız zaten aslında niyet ortada olduktan sonra kapıların açılmasını sağlayıcı maddeleri de içeriyor. Bu konular hem Bağdat'ta merkezi hükümetle konuştuğumuz konular, hem Irak'ın kuzeyindeki yerel yönetimle artık daha açık şekilde konuştuğumuz konular. Ama şu gün, şu saat şunlar  yapılacak, şu adımlar atılacak, bu detayların bugün için açıkça konuşulması doğru değil, mümkün de değil.
Kalıcı bir çözüm bulabilmek için bir yandan Türkiye, bir yandan Irak, bir yandan ABD, aynı zamanda bu üçlü mekanizma içinde de çalışmalar yapıyoruz. Ama bu bir süreç. Hemen akşamdan sabaha elde edilecek sonuçlar değil bunlar."

BARZANİ VE TALABANİ FARKLI DÜŞÜNÜYOR
Bu arada Kuzey Irak Bölgesel Kürt Hükümeti Başkanı Mesut Barzani ve Celal Talabani arasında ise konferansa katılım konusunda görüş ayrılığı olduğu öne sürülüyor.
Barzani’nin, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin erkenden bir iyimserlik havası yaydığı görüşünü savunurken, PKK'nin doğrudan konferansta temsiline de karşı çıktığı belirtiliyor. ABD ise Iraklı Kürt gruplarla Türkiye'nin ilişkilerine önem veriyor. Şiddetin sona erdeirilmesi bu aşamada ABD’nin de öncelikleri arasında yer alıyor. ABD konferansa olumlu bakıyor ve Türkiye'deki ılımlı Kürt gruplarla temaslarda bulunuyor. BirGün