KÖY-KOOP İzmir Birliği nasıl çökertildi?

Çağatay Özcan Kokulu / Gödence Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı

Ülkemizin yakın tarihine baktığımızda, demokratik kırsal kooperatifçiliğin ilk örneklerinin Urla Bademler, Ödemiş Bademli (eski ismi Bademiye), Bergama Kozak, Samsun Nergis kooperatifleri olduğunu görürüz. Bu doğrudan üreticinin kendi hareketidir. Yıl 1968’dir.

Bu tarih, Fransa kaynaklı ilerici öğrenci hareketlerinin başladığı yıllardır. Özetle; Avrupalı öğrenciler ülkeleri için daha fazla demokrasi ve özyönetim istemektedirler. Bu hareket çok kısa sürede Türkiyeye de sıçrayacaktır. Ülkemizde üniversite gençliği üniversite yönetimine katılmak istemekte, toprak reformu talep etmektedir. Bu hareketin kırlara yansıması, köy kalkınma kooperatiflerinin kurulması şeklinde olacaktır.

Ülkenin ana gövdesini oluşturan kır yoksullarının; kendi haline bırakılmışlıktan kurtulma, tarıma dayalı sanayinin sahibi olma, ürettiklerini kendilerinin pazarlayacağı organizasyonu kurma düşüncesi yaşamlarına bir tohum olarak düşmüştür.

1971’de İzmir Tarımsal Amaçlı Köy Kalkınma Kooperatifleri Birliği kurulmuştur. Kooperatifleşme eylemi 1977’lere gelindiğinde ülke genelinde örgütlü tarım kooperatifleri organizasyonu haline gelmiştir. Ankara genel merkezdir. Kısa adı Köy-Koop’tur. Bu hareketin içinde İzmir bölgesinde kooperatifleşme oranı daha yüksektir. Köy kooperatifleri tarıma dayalı sanayi kurmak, birlik içinde hareket etmek, pazarlama organizasyonları oluşturmak alanlarında önemli noktalara ulaşmıştır. Birim kooperatiflerin yatırımlarının projelendirilmesi, kaynak bulunması bağlı bulundukları birlik tarafından sağlanmıştır. Bu tarihlerde üretim içinde olan İzmir Köy Kalkınma Kooperatiflerinin sahip olduğu tarıma dayalı sanayi ve büyük tarımsal tesisleri şöyledir:

  • 28 zeytinyağı fabrikası,
  • Altı orta ölçekli süt işleyen mandıra,
  • 10 süt toplama ve tarımsal girdi sağlama tesisi,
  • İki salamura zeytin tesisi,
  • Bir çam fıstığı işleme tesisi,
  • Bir hayvan kesim- mezbahası,
  • İki orman ürünleri işleme (kutu, kasa) fabrikası
  • 25 dekar örtü altı (sera) sebze, çiçek üretimi
  • Bir meyve fidanı üretim tesisi

Köy-Koop İzmir Birliğinin gelişmesinde en önemli etmenlerden biri, yatırımları doğru yönlendirme ve inandırıcılığı kadar, demokratik yapısıdır. Herkesin kendini bulduğu, “söz söyleme” olanağı bulduğu bir yapı oluşturulmasıdır.

Birlikte; olağan genel kurulun dışında, birlik ortağı kooperatif başkanlarından oluşan Başkanlar Kurulu oluşturulmuştur. Bu kurul Birlik çalışma programının yürütülmesinde bilgi sahibi olma, uygulamayı yakinen takip etme, katkı verme sayesinde yürütülen her çalışmayı başarıya götürmüştür.

Ayrıca birlik çalışanı idari personel birim müdürlerinden oluşan bir müdürler kurulu, birlik çalışma yaşamını daha rasyonel hale getirmiştir. Çalışanıyla da kurulan bir katılımcılık ilişkisi, iş bütünlüğünü ve başarıyı pekiştirmiştir.

Köy-Koop İzmir Birliğinin 1980’li yıllarda 58 çalışanı vardır. Personel idari yapısı şöyledir:

1. Genel müdür

2. Genel müdür yardımcısı

3. Mali işler müdürü

4. Muhasebe müdürü

5. Dış ticaret müdürü

6. Hâller ve yaş sebze- meyve müdürü.

Birlikle birim kooperatifler arasındaki iş bütünlüğünü sağlayan sürekli bir bağ kurulmuştur. O bağ, tüm kooperatiflerin muhasebe kayıtlarının, gelir –gider belgelerinin Birlik merkezinde tutulmasıdır. Bu işlemler, birimlerin denetimini, yanlışlarının önüne geçilmesini, otorite ve disiplini sağlarken, birlikle birim ilişkisi sürekli diri ve canlı kalmıştır.

Köy-Koop İzmir Birliği 28 zeytinyağı fabrikasını dikkate alarak ana projesi olarak, bir entegre zeytinyağı tesisini hedeflemiştir. Zeytinyağı depolama, dolum, rafinaj ve prina işleme ünitelerinden oluşan bu entegre tesis için bugünkü Adnan Menderes Havaalanı karşısında 105 dekarlık bir mülk satın alınmıştır. Aslında buna satın almak denmez, Görece Köyü muhtarı sembolik bir bedelle ve köy kararı ile burayı İzmir Köy Kalkınma Kooperatifleri Birliğine bağışlamıştır.

Köy-Koop İzmir Birliğinin ikinci ana projesi, zeytinyağı entegre tesisinin yanına kurulacak peyniraltı atık suyu işleyecek sanayidir. Bu proje ile çevre kirliliğinin önüne geçilecek, katma değer yaratılacaktır. 105 dekarlık bu büyük alanın süreç içinde “İzmir Tarım Kooperatifleri Sanayi Kenti” haline getirilmesi en büyük hayal ve hedefti.

Köy-Koop İzmir Birliği yaş sebze ve meyve ile de çok ilgilidir. Birliğin, İzmir yaş sebze-meyve hâlinde üç standı vardır. 53, 55, 29 nolu stantlar Birliğin öz malıdır. Üreticilere, kooperatiflere hizmet vermektedir. Zamanın İzmir Belediye Başkanı İhsan Alyanak İzmir kooperatif hareketine destek adına bu stantları bağışlamıştır.

Köy-Koop İzmir Birliğinin çalışmalarında dış ticaret çok önemli yer tutmuştur. Zamanın siyasi iktidarlarının tüm engellemelerine karşın, Almanya, Avusturya, Fransa, Romanya, Çekoslovakya ve Arap ülkelerine; yaş üzüm, sultaniye kuru üzüm, satsuma mandarin, şeftali, su ürünleri satışı gerçekleşmiştir.

İç pazarda ise İzmir’de dört, Ankara’da dokuz mağaza açılmıştır. Ankara’daki TANSAŞ’a ait olan dokuz mağaza, zamanın Ankara belediye başkanı tarafından İzmir Birliğinin başarılı çalışmaları dikkate alınarak, tüketiciyi mutlu etmek amacıyla İzmir Birliğine adeta bağışlanmıştır.

Bu dönem içinde, Bağcılar Bankasının hisseleri bir polisiye roman gibi ve büyük bir heyecan içinde İzmir Kooperatifleri tarafından toplanmış, Köy-Koop Merkez Birliğinin finans desteği ile Türkiye Bağcılar Bankası Köy-Koop Bankası haline getirilmiştir. İzmir’i temsilen Mustafa Başer Bağcılar Bankasının yönetim kuruluna atanmıştır.

İzmir Tarımsal Amaçlı Kooperatifler Birliğinin gelişmesinde, örgütsel bütünlüğünün sağlanmasında, ekonomik hedeflerin belirlenmesinde üç köy kalkınma kooperatifi etkin olmuştur:

  • Urla-Bademler
  • Ödemiş –Bademli
  • Seferihisar –Gödence

Köy-Koop İzmir Birliğinin kurucu başkanı Mahmut Türkmenoğlu’dur. Üç dönem başkanlık yapmış, milletvekili seçilmiş, bakan olmuştur. Dördüncü dönem başkanlığı Mustafa Başer, beşinci dönem Çağatay Özcan Kokulu yapmıştır.

Bu dönemler kooperatif ilkelerin yaşama geçirildiği, kurumsal kimliğin sağlandığı, yatırım yapıldığı, ana hedeflerin belirlendiği dönemler olmuştur.

SONRA NE OLDU DA, KÖY-KOOP HER ŞEYİNİ KAYBETTİ

Köy-Koop İzmir Birliği ticari işlerini neden ticari şirket üstünden yapmak istedi?

Beşinci dönemin sonunda, Ç. Özcan Kokulu’nun seçimleri kaybetmesinin ardından Köy-Koop İzmir Birliği yönetimi, başkan olan Ata Ünver’in ekibine geçti. KÖY-Koop İzmir Birliğinin 1980 sonrasına denk gelen 6. dönemi şirketleşme dönemi olarak anılacaktır. Şirketleşme ile daha hızlı karar alınacağı, uygulamanın daha hızlı olacağı, tasarruf sağlanacağı ileri sürülmüştür.

TİCARİ ŞİRKETLERLE KOOPERATİFLER ARASINDAKİ FARKI BİLMEMİZ GEREKİR

Ticari şirketler ile kooperatifler farklı farklı amaçlar için kurulurlar. Hedefleri ve çalışma şekilleri farklıdır.

Şirketlerde işleyiş felsefesi kârdır. Sermaye egemendir. Şirkette söz sahibi, şirketin %51 hissesini elinde tutan bir kişi veya az sayıdaki kişiler olur. Kooperatiflerde ise her ortak bir oya sahiptir.

Kooperatiflerin kuruluş amaçları ortakların yaşam kalitesini yükseltmek, bölgesel kalkınmayı gerçekleştirmektir. Çoğulculuk, katılımcılık esastır. Eşit katılım, eşit oydur.

KÖY-KOOP İZMİR’DE KOOPERATİF İLKELERDEN SAPMA

Köy-Koop İzmir Birliğinin kooperatif ilkelerden sapma hareketi birlik merkezinde muhasebeleri tutulan birim kooperatiflerin muhasebe kayıt işlerinin ilçelerdeki şirketlere aktararak başlamıştır. Birimle birlik arasındaki her türlü ciddi bağ bu şekilde kopmuştur.

Köy-Koop İzmir Birliğinin yürüttüğü tüm ticari faaliyetlerin daha rasyonel olması, daha çok kazanılması bahanesiyle TASTAŞ adı altında bir şirket kurulacaktır. Bu şirketin çok başarılı olacağı ortaklara inandırılmıştır. Kooperatif ilkelerden sapmalar görmemezlikten, duymamazlıktan gelinmiştir. Üstelik tüm bunlar güya bir çeşit “sol” anlayış adına yapılmıştır.

Köy-Koop İzmir Birliğindeki 6. dönem olan Ata Ünver dönemi; kişisel her türlü hırsın hâkim olduğu, ortak akla başvurmadan, ortakların denetiminden kaçmanın en kolay yol olarak görüldüğü bir dönem olmuştur.

TASTAŞ adı verilen bu şirket 7 (veya 9) tarımsal amaçlı kooperatif ve Köy-Koop İzmir Birliği tarafından kurulmuştur. Ancak şirket kısa bir süre sonra sermaye artışına gitmiş, şirket ortağı olan birim kooperatifler bu sermaye artışını sağlayamamışlardır. Dolayısıyla %51’in üstünde sermayeye sahip hale gelen Köy-Koop İzmir Birliği karar vermede bütün gücü ele geçirmiştir.

Kurumların tarihlerinde 10-15 yıl bazen çok uzun bir dönem olabiliyor. Bu dönem uzun olmuş ve bir yıkım gerçekleşmiştir.

TASTAŞ alakasız işlerle uğraşarak, denetimden kaçarak, Köy-Koop İzmir Birliğinin tüm kaynaklarını, mal varlıklarını, organizasyon gücünü çökertmiştir. Ne yazık ki kötü yönetim, şirketleşme ile Köy-Koop İzmir’in her şeyini kaybettirmiştir.

KAYIP EDİLENLER

  • 105 dekar arazi satılarak çarçur edildi
  • 53, 55, 29 nolu Yaş-Sebze Meyve Hâlindeki stantlar satılarak elden çıkarıldı
  • İzmir’deki ve Ankara’daki mağazalar kapatıldı
  • 105 dekarlık arazi üzerinde kurulacak entegre tesise verilecek kredi güvensizlik nedeniyle geri çekildi
  • TASTAŞ üç kooperatifin batmasına neden oldu
  • Üreticilere olan borçlar ödenmedi
  • SSK prim borçları ödenmedi
  • Vergi borçları ödenmedi
  • Köy-Koop’un geleneksel yapısı kayboldu

Köy-Koop İzmir Birliğinde yaşanan sıkıntılar ülke genelinde de ciddi sıkıntı ve umutsuzluk kaynağı olmuştur. 2000’li yıllarda kapatılma davasıyla, kapatılma sürecine girmiş olan Köy-Koop İzmir Birliği Bademli, Gödence ve Bademler Kooperatiflerinin direnci ile kapatılmamış, var olan yönetim; Cumhuriyet savcılığına suç duyurusu ile olağanüstü genel kurula götürülmüş, İzmir Köy-Koop Birliği zorlukla geri alınmıştır.

Köy-Koop İzmir Birliğinde 7. Dönem; devir alınan mali kirliliği temizleme ve yeniden yapılanma dönemi olmuştur. Ne yazık ki ilkelerden sapma ile karşılaştığımız durumdan sonra; yaraları tamamen iyileştirdiğimizi söylememiz mümkün değildir.

Bunlar tarihe not düşmek amacıyla yazılmıştır.