Kredilerde fren
TCMB politika faizini yılbaşından bu yana yüzde 14’te sabit tutarken kredi faizleri son tedbirlerin ardından yüzde 35’i aştı. Prof. Dr. Babuşcu kredi musluğunun hiperenflasyon riski nedeniyle kapatıldığını belirtti.
EKONOMİ SERVİSİ
Resmi enflasyonun yüzde 78,62 seviyesinde olmasına rağmen Merkez Bankası (TCMB) yılbaşından bu yana yapılan 7’nci Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında da politika faizini yüzde 14’te sabit tuttu.
Hükümet politika faizine dokunmadan yan yollardan piyasayı düzenlemeye çalışıyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun (BDDK) aybaşında peş peşe açıkladığı makro ihtiyati tedbirlerin ardından bankalar kredilerde frene bastı. Kredilerdeki maliyet artırıcı hamleler faizlerde sert yükselişe neden oldu.
Merkez Bankası’nın verilerine göre 15 Temmuz haftasında ihtiyaç kredisi faizleri ortalama yüzde 35,41’e ulaştı. Bu oran 4 yılın en yüksek seviyesi olarak kayıtlara geçti. İhtiyaç kredisi faizleri en son Rahip Brunson krizinin yaşandığı 2018 yılının ekim ayında yüzde 39,36’ye çıkarak rekor seviyeye ulaşmıştı.
Böylece Merkez Bankası’nın bankalara uyguladığı faiz ile kredi faizleri arasındaki fark giderek açıldı. Politika faizi ile ihtiyaç faizi arasındaki fark 21,41 puana ulaştı. Öte yandan Merkez Bankası tarafından faiz indirimlerinin başladığı Eylül 2021 öncesinde ihtiyaç kredisi faizleri yüzde 23 seviyelerinde bulunuyordu. Ayrıca 44 ayın zirvesine ulaşmasına rağmen İhtiyaç kredisi faizleri yüzde 80’e dayanan resmi enflasyonun çok altında olmaya devam ediyor.
GEÇİCİ FREN
Kredilerde geçici bir süre frene basıldığını söyleyen Prof. Şenol Babuşcu, “Kredilerdeki yavaşlama ancak 3-4 aylık bir süreç olacaktır. Ocak ayından itibaren seçim dönemine kadar yeniden musluklar açılır. Yüksek enflasyonla birlikte hiperenflasyon riskinin artmasıyla kredilerde frene basıldı. Kredi faiz oranlarında bir miktar daha artış yaşanabilir” değerlendirmesinde bulundu.
