Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK), Diyarbakır’da düzenlediği "Uluslararası Müzakere ve Çözüm Deneyimleri" konferansının açılış

Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK), Diyarbakır’da düzenlediği "Uluslararası Müzakere ve Çözüm Deneyimleri" konferansının açılış konuşmasını Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir yaptı.
Konuşmasına katılımcıları selamlayarak başlayan Baydemir, cezaevinde bulunan DTK Eşbaşkanı, belediye başkanı ve Kürt siyasetçilerini anarak, "Onlar da katılsaydı, bu ortaklaşma daha da zenginleşecekti. Bu yönüyle eksik bir toplantıdır" dedi.
Türkiye’de yaşanan tüm krizlerin iç barışın sağlanamamasından kaynaklandığını ifade eden Baydemir, "Türkiye’de siyasi krize, ekonomik darboğaza, moral değerlerin yitimine, topyekun toplumsal çürümeye neden olan Kürt sorunu siyasi, idari, ekonomik, hukuksal boyutları olan ve Kürtlerin dil, kimlik ve kültürel haklarını özgürce kullanamamasından kaynaklanan çok boyutlu bir sorundur. Esas olarak bir sivilleşme, demokratikleşme ve özgürlükler sorunudur. Bunların da ötesinde Kürt sorunu bir bilememe, bir tanımama sorunudur! Yani bu toprakların kadim halkı olan Kürtler, birlikte yaşadığı Türkiye halkı tarafından tanınmamakta, bilinmemektedir. Bu tanımama, bilmemenin sınırlarını ne yazık ki Türkiye’yi yöneten 80 yıllık politikalar çizmiştir. Kürt sorununun çözümünü kilitleyen başlıca nedenin bu politikalar olduğunu düşünüyorum" dedi.
‘ÇÖZÜM HERKESİN ÇIKARINADIR’
DTK Eşbaşkanı Yüksel Genç ise, Kürt sorununun, Irak’ta Baas rejiminin yıkılmasından bu yana niteliksel olarak içerik değiştirdiğini belirterek, Türkiye, İran, Irak ve Suriye’nin birbirinden izole edilmiş sorunları olmaktan çıktığını kaydetti. Kürt sorununun tüm Ortadoğu’ya ait bir soruna dönüştüğünü belirten Genç, "Bu sorun artık Irak’taki askeri varlığı nedeniyle ABD’yi, NATO’yu, Türkiye’nin aday üye olması nedeniyle AB’yi ilgilendiren bir sorundur. Kürt sorununu hiç kimse tek başına çözemez, bu sorun Kürt halkının özgür iradesi temelinde bütün uluslararası demokratik güçlerin ortak katkılarıyla çözülebilir" dedi. Kürt sorununun çözümünün tüm devletlerin ve toplumların çıkarına olduğunu ifade eden Genç, "Halklarımıza çok acılara mal olan bu tür sorunlar yalnız Türkiye’ye özgü bir sorun değildir. Dünyanın en uygar ülkeleri ne yazık ki bu sorunlardaki çözümsüzlüğün yarattığı ağır sorunlarla tıpkı bizim gibi yüz yüze gelmişler ve bu sorunları karmaşık süreçlerden geçerek sonunda çözmeyi bilmişlerdir" dedi.
ZANA: ÖLÜM OLMADAN DA ÇÖZÜLEBİLİR
DEP eski Milletvekili Leyla Zana da, Kürtçe yaptığı açılış konuşmasında Güney Afrika’yı hatırlatarak "Çatışmalar ölmeden ve öldürmeden de çözülebilir" dedi. İnsanlık var oldukça sorun ve anlaşmazlıkların da var olacağını ifade eden Zana, "Mesele anlaşmazlıklara nasıl çözüm aradığımızdır. Hem geçmiş deneyimler hem de tarih iki yola işaret ediyor: Biri çatışarak çözüm aramak, öteki uzlaşarak barışmak" diye konuştu.
"Medeniyet tarihi barış ve uzlaşı tarihidir" diyen Zana, "Sorunları karşıtlık ve çatışma ile çözmekte ısrar edenler saman alevi gibi parlamış ve kaybolmuşlardır. Bugün görüyorsunuz ki Kürt halkı saman alevi olmak istememektedir. Barış için kararlı ve ısrarcıdır" dedi. Hükümetin Kürt açılımına ilişkin de konuşan Zana, şöyle devam etti: "Barış için vazgeçilmez olan samimiyettir. Barışın muhatapları samimi olurlarsa halklarda karşılığını bulacaktır. Hükümetin bu girişimini içtenlikli olup olmadığını yakında zaten hep birlikte göreceğiz."
Zana katılımcılardan "Adil ve kalıcı bir barışa güç verin. Bu çağrımı Türkiye iç dinamiklerine yapıyorum. Lütfen herkes yapıcı olmak için konuşsun, yıkıcı olmak için değil" isteğinde bulundu.
BASK TEMSİLCİSİ DE KATILDI
Sümerpark Resepsiyon Salonu’nda düzenlenen konferansa BASK temsilcisi ve politik analist Jone Goirizelaia, Aralar Partisi Sözcüsü Jon Abril, Akademisyen Ana Villellas Arino ve Galiçya eski Milletvekili Camilo Nogueira, Güney Afrika Yüksek Mahkemesi Hakimi ve Güney Afrika Devlet Başkanı Nelson Mandela’nın temsilcisi Essa Moosa, Güney Afrika İnsan Hakları Avukatı Brian Currin, Gazeteci Cengiz Çandar, Almanya Sol Partiden Norman Peach, Emekli Büyükelçi Ünal Ünsal, Avukat Sezgin Tanrıkulu, DTP’nin yasaklı Eşbaşkanı Ahmet Türk, Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından İrfan Dündar, Yazar Avni Özgürel, Akademisyen Ayşe Betül Çelik gibi çok sayıda yerli ve yabancı akademisyen, gazeteci, yazar ve aydın katıldı.


Yargıtay, Leyla Zana hakkındaki kararı bozdu
PKK lideri Abdullah Öcalan için ‘Başkan’ ifadesi kullanan eski DEP milletvekili Leyla Zana’ya "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla verilen 2 yıl 6 ay hapis cezası Yargıtay’dan döndü.
Yargıtay, Zana’nın konuşmasının TMY’nin 7/2 maddesini düzenleyen ‘Örgüt propaganda’sı değil, TCK’nın 215. maddesini düzenleyen "Suçu ve suçluyu övmek" kapsamında olduğuna hükmetti. Dosya yeniden yargılama için iade edilirken, Yargıtay’ın istemi doğrultusunda karar verilirse Leyla Zana’nın cezası da en çok 2 yıl olabilecek