‘Şafak Yolculuğu’ katlediyor. Uluslararası emperyalist çete, Libya’ya bomba yağdırırken, çok sayıda sivil yaşamını yitirdi; ölenler arasında çocuklar da var

‘Şafak Yolculuğu’ katlediyor. Uluslararası emperyalist çete, Libya’ya bomba yağdırırken, çok sayıda sivil yaşamını yitirdi; ölenler arasında çocuklar da var

KADDAFİ'NİN KARARGAHI VURULDU
ABD ve Fransa liderliğindeki emperyalist çetenin cumartesi günü başlattığı saldırılar aralıksız sürüyor. Havadan ve denizden Libya'ya bombalar yağdırılıyor. Saldırılar sonucu Kaddafi yanlısı güçlere ağır hasar verildiği belirtilirken, bombardımanda Kaddafi'nin Trablus'taki karargahı da vuruldu. Karargahın Tomahawk cruise-füzesiyle vurulduğu ve kısmen hasar gördüğü kaydedildi. Kaddafi'nin, saldırıdan etkilenmediği ileri sürüldü.

'SİVİL ÖLÜMLERİNİ DURDURUN'
Saldırılarda çok sayıda sivil yaşamının yitirirken, ölenlerin arasında çocukların da yer aldığı bildirildi. Financial Times gazetesi koalisyon saldırılarında üç aylık bir bebeğin öldürüldüğünü kaydetti. Başta operasyona destek veren Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa ise "Biz sivillerin korunmasına onay verdik, daha fazla sivilin ölmesine değil" dedi. Rusya da, İngiltere, Fransa ve ABD'den "ayırt etmeksizin güç kullanımını" durdurmasını istedi.

Bebekleri de katlettiler

ABD ve Fransa liderliğindeki emperyalist çetenin cumartesi günü başlattığı saldırılar aralıksız sürüyor. Havadan ve denizden Libya'ya bombalar yağdırılıyor. Koalisyon güçlerinin, doğudaki stratejik önemdeki Ecdebiye kenti ile başkent Trablus'taki Kaddafi güçlerini sabah saatlerine kadar bombaladığı bildirildi. Saldırılar sonucu Kaddafi yanlısı güçlere ağır hasar verildiği belirtilirken, bombardımanda Kaddafi'nin Trablus'taki karargahı da vuruldu. Karargahın Tomahawk cruise-füzesiyle vurulduğu ve kısmen hasar gördüğü kaydedildi. Sığınakta saklanan Kaddafi'nin, saldırıdan etkilenmediği ileri sürüldü. Koalisyon güçlerinin hava saldırısının sabaha kadar sürdüğünü belirtilerek, muhaliflerin de Kaddafi güçlerine karşı saldırı düzenlediği açıklandı.
Hava operasyonlarında, radara yakalanmayan Amerikan B-2 bombardıman uçakları da kullanıldı. ABD Savunma Bakanlığı yüzlerce Tomhawk-cruise füzesi fırlatıldığını bildirdi. Pantagon adına konuşan Koramiral Bill Gortney saldırıyla ilgili olarak, "Kaddafi'nin peşinde değiliz" dedi ve ekledi: " Askeri hedefleri vuruyoruz ve eğer kendisi bir askeri bölgede ise onun garantisini veremem."

RUSYA: SİVİL ÖLÜMLERİ DURDURUN
Saldırılarda çok sayıda sivil yaşamının yitirirken, ölenlerin arasında çocuklarında yer aldığı bildirildi. Pazar gününden bu yana yüzlerce kişinin yaşamının yitirdiği belirtilirken, Financial Times gazetesi koalisyon saldırılarında üç aylık bir bebeğin öldürüldüğünü kaydetti. Saldırıya destek veren ve Fransa ile birlikte operasyonun başlamasında büyük katkısı olan Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa da "Biz sivillerin korunmasına onay verdik, daha fazla sivilin ölmesine değil" açıklamasında bulundu.
Fransa ise sivil ölümlerini yalanlıyor. Hükümet sözcüsü Francois Baroin, operasyonda sivil ölümleri hakkında bilgi sahibi olmadığını kaydetti. ABD Genelkurmay Başkanı Oramiral Mike Mullan de sivil kaybı olduğuna dair bilgi bulunmadığını açıkladı. Buna karşılık Rusya operasyonda sivil ölümleri olduğunu bildirerek, İngiltere, Fransa ve ABD'den "ayırt etmeksizin güç kullanımını" durdurmasını istedi.
Independent yazarı Robert Fisk "Hep olduğu gibi kendi ölülerimizi hatırlıyoruz. Libyalı, Lübnanlı, Afgan ya da Suriyelilerinkini değil. Mavi gözlüler sayılıyor ve önemli. Gerisi savaş zayiatı" şeklinde sivil ölümleri eleştirdi. Daily Telegraph gazetesi de Kaddafi güçlerinin bombardıman sonucu hayatını kaybedenlerin cenazelerini propaganda malzemesi olarak kullandığını ileri sürdü.

Putin de Haçlı Seferi’ne benzetti

Rusya Başbakanı Vlademir Putin Libya’ya karşı düzenlenen harekatın Ortaçağ’daki Haçlı Seferi çağrısına benzediğini söyledi. Libya lideri Kaddafi de operasyonu Haçlı Seferlerine benzetmişti
 ABD, Fransa ve İngiltere öncülüğünde Libya’ya karşı başlatılan ‘Şafak Yolculuğu’ operasyonu Muammer Kaddafi tarafından “ikinci bir Haçlı seferi" olarak nitelendirilmişti. Benzer bir nitelendirme Rusya Başbakanı Vladimir Putin tarafından da yapıldı.
Diğer ülkelere müdahalenin ABD dış politikasında bir alışkanlık haline geldiğini belirten Putin Libya’daki durumun Ortaçağ’daki Haçlı Seferi çağrısına benzediğini söyledi. Kaddafi rejiminin demokratik kriterleri karşılamadığını belirten Putin, ancak bunun askeri müdahaleyi gerektirmediğini vurguladı. Putin ayrıca Libya’da yaşananların Rusya’nın savunmasını güçlendirmesi gerekliliğini ortaya koyduğunu da velirtti.
HİNDİSTAN VE ALMANYA DA KARŞI
Operasyon Avrupa ülkelerini birbirine düşürdü. Almanya Arap Birliği'nden gelen eleştirilerin kendilerini haklı çıkardığını savundu. Libya'ya operasyon konusunda Batıyla ayrı düşmekle eleştirilen Almanya'nın Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, "Riskleri hesaplayarak Alman askerleriyle katılmamaya karar verdik. Müdahalenin daha üçüncü gününde Arap Birliği'nin bu müdahaleyi eleştirmesi bence iyi nedenlerimizin olduğunu gösteriyor" dedi. Hindistan Dışişleri Bakanı S. M. Krişna, Libya'ya hava akınlarının durdurulmasını istedi. Hintli Bakan, saldırıların masum sivilleri vurma riski bulunduğunu belirttiği basın toplantısında, "Sürmekte olan hava akınlarından üzüntü duymaktayız" diye konuştu.

Öfkeli Libyalılar Ban Ki-Mun'a saldırdı

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-Mun, Mısır'ın başkenti Kahire'de Arap Birliği'ni ziyareti sırasında Muammer Kaddafi taraftarlarının saldırısına uğradı. Saldırı üzerine yakındaki binaya sığınmak zorunda kalan Ban Ki-Mun bina içerisinde uzun süre mahsur kaldı. Göstericiler, Ban Ki-mun'u protesto ederek "Bizi dinlemeden buradan gitmeyecek", "Allah, Muhammed, Libya ve Kaddafi" şeklinde sloganlar attı. Mısır polisi Arap Birliği'nin önüne takviye polis ekipleri göndererek olayları dindirmeye çalıştı. Yetkililer Ban Ki-Mun'un binadan çıkarılması için göstericilerle pazarlık yaptı. Öte yandan Arap Birliği binasının önüne gelen Kaddafi taraftarları, Libyalı muhaliflerle çatıştı. Kaddafi taraftarları Arap Birliği binasının tüm girişlerini sararak saldırıyı protesto etti.
Kaddafİ Bİngazİ’den gerİ çekİldİ
Batılı güçlerin hava saldırıları sonucu darbe alan Libya ordusunun, muhaliflerin merkezi Bingazi yakınlarındaki güçlerini 100 kilometre ötede bulunan Ecdebiye’ye geri çektikleri bildirildi. Ecdebiye kentine geri çekilen askerlerin, yer yer muhalif güçlerle çatıştıkları, hava saldırısında hasar gören onlarca tankı ise yol kenarlarında bıraktıkları kaydedildi. Kaddafi güçleri tarafından geçtiğimiz hafta ele geçirilen Ecdebiye, Bingazi’nin 100 kilometre güneyinde bulunuyor. Kentin 4 kilometre dışında konumlanan yüzlerce muhalif, kenti ele geçirmek için saldırıya hazırlanıyor. AFP’ye konuşan Salman Magrabi adlı muhalif, “ölümümüze mal olsa da, bugün kente gireceğiz, Allah büyüktür” dedi.

ABD saldırının komutasını NATO’ya devredecek

Lİbya'ya yönelik bombardıman sürerken, ABD komutayı birkaç gün içinde İngiltere-Fransa ikilisine yada NATO'ya devredeceğini açıkladı. ABD Savunma Bakanı Robert Gates ülkesinin harekatta yer almakla birlikte öncü rol üstlenmeye devam etmeyeceğini bildirdi. Liderliğin NATO'ya devri konusunda sorunlar olduğunu söyleyen Gates, "Sanırım Arap Birliği NATO şemsiyesi altında hareket eder bir görüntü vermeme konusunda hassas. Dolayısıyla, buna bir NATO misyonu demeden, NATO bayrağını kullanmadan, ittifakın komuta-kontrol mekanizmasından faydalanabilir miyiz, bunun yanıtını arıyoruz" dedi.
'ŞU ANA KADAR KAYIP YOK'
Libya hükümetinden gelen bir uçağın vurulduğu iddialarını da yalanlayan Washington yönetimi, koalisyon güçlerine ait uçakların Libya'ya operasyonunda şu ana kadar kayıp vermediğini, sivil kayıpların olduğuna dair bir işaretin de henüz olmadığını kaydetti. ABD, İngiltere ve Fransa'ya ait uçaklar bombalamaya devam ederken ''her geçen gün'' buna yeni ülkelerin de katılması bekleniyor.

Yemen: Subaylar da isyana katılıyor

Yemen’de tanklar eylemcilere karşı. Cuma günü başlayan ve haftasonu boyunca devam eden kanlı çatışmalar sonrasında tanklar başkentin merkezindeki meydana girdi.
Dünya’nın gözü Libya’daki ‘Şafak Yolculuğu’ operasyonuna çevrilmişken, isyan dalgasının vurduğu Yemen’de en kanlı günler yaşanıyor. Cuma günü başlayan olaylar haftasonu da devam etti. Pazar günü rejime bağlı aşiretler ve askeri birliklerle kuzeydeki Şii direnişçiler arasındaki çatışmalarda 20 kişi öldü.
Dün ise Yemen ordusuna bağlı tanklar ve zırhlı araçlar başkent Sana’nın merkezindeki meydana girdi. Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih'in istifasını isteyen yönetim karşıtları bu meydan çevresinde toplanıyorlar.
Sana'da yönetim karşıtı göstericilere cuma günü güvenlik güçlerince ateş açılmış, olaylarda 52 kişinin ölmüştü. Ülkede Cuma gününden beri olağanüstü hal üstü hal uygulanıyor. Diğer taraftan Yemen'in güneydoğusundaki Hadramut vilayetinde subayların direnişe katılması sürüyor. General Nasır Ali Şuayibi, Yemen Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih rejimine karşı protesto gösterilerine katılmaya karar veren askerlerin sayısının 60'ı bulduğunu belirtti.
General, ''İçişleri Bakanlığına bağlı 50 subayla gençlik hareketine katılmaya karar verdik'' dedi.

Küba’dan emperyalist saldırganlığa kınama


Küba Dışişleri Bakanlığı, BM Güvenlik Konseyi'nin kararının ardından cumartesi günü Libya'ya yönelik başlayan çok uluslu askeri operasyonu kınadı. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, "anlaşmazlıklar diyalog veya müzakere yoluyla çözülmeli, askeri güçle değil" denildi.
BM Güvenlik Konseyi'nin "birkaç Batılı gücün tesiri altında kaldığı" ileri sürülürken, "BM Güvenlik Konseyi kararı, Libya topraklarına karşı bu saldırıların yapılmasına yetki vermiyor" denildi.
Libya'ya yapılan askeri operasyonun "masum insanların ölümüne yol açtığına ve uluslararası hukuku ihlal ettiğine" işaret eden Küba, "Libya halkının hiçbir yabancı müdahale olmaksızın kendi geleceğine karar verme hakkına, toprak bütünlüğüne ve egemenliğine saygı gösterip, destek verdiğini" açıkladı.
Öte yandan Küba'nın eski lideri Fidel Castro da Libya'ya yönelik askeri operasyondan dolayı başta ABD olmak üzere NATO ülkelerinin liderlerini eleştirdi. Castro, "Bu zamanda olabilecek en vakitsiz şey bir savaştı" ifadesini kullandı.

NATO Libya’ya, Libyalılar için girsin!

Başbakan Tayyip Erdoğan, NATO'nun Libya müdahalesini savunduğunu açıkladı. Erdoğan, "NATO Libya'ya girmeli ancak yeraltı kaynakları için değil" ifadesini kullandı. Amerikan Dışişleri yetkilileri de, Ankara’nın bölgede “koruyucu güç” görevi üstleneceğini söyledi.
Başbakan Erdoğan'a, Mekke Ümmü'l-Kurra Üniversitesince fahri doktora unvanı verildi. Törende bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan'ın gündeminde yine Libya'ya yönelik askeri operasyon vardı. Mısır ve Tunus gibi "kansız değişim" istediklerini belirten Erdoğan özetle şunları kaydetti:
»KADDAFİ’YLE ÜÇ KEZ GÖRÜŞTÜM:  Mısır, Tunus nasıl başarılı bir değişimi gerçekleştirdiyse, Libya da aynı şekilde kansız, olaysız şekilde değişsin istedik. Yoğun bir diplomasi trafiği yürüttük. Libya Lideri Kaddafi'ye ben en son 1 Mart'ta, madem ki resmi lider sıfatı taşımadığınızı söylüyorsunuz o zaman halkın üzerinde ittifak edecek isme Libya'yı terk etmekte çok büyük faydalar olduğunu söyledim. Üç kez kendisiyle görüştüm, bir kez oğluyla, iki kez mevcut başbakan ile görüştüm ve bu uyarılarımızı, bu düşüncelerimizi kendilerine ilettim. Bu arada muhalif kesimlerle görüşmelerimiz devam etti. Ne yazık ki uyarılarımız dinlenmedi, bize verilen sözler tutulmadı ve önce kardeş katliamı, ardından da uluslararası operasyon geldi.
»NATO GİRECEKSE ŞARTLARIMIZ VAR:  Şu anda en büyük arzumuz, bu operasyonun mümkün olduğu en kısa sürede sonuçlandırılması ve şu mevcut can kaybının en kısa sürede neticelendirilmesidir.  Libya halkının kendi geleceğini belirlemesi bizim en büyük arzumuzdur. Şu anda NATO'nun devreye girmesi söz konusudur. NATO devreye girecekse bizim bazı şartlarımız var. Biz, NATO Libya'nın Libya'lılara ait olduğunu tespit ve tescil için oraya girmelidir... Yeraltı kaynaklarının, zenginliklerinin birilerine dağıtımı için değil. Libyalı kardeşlerimiz, güçlü, istikrarlı, huzurlu bir geleceği inşa etmek için her türlü imkana sahipler. Libya halkına bu fırsat tanınmalı, operasyon işgale dönüşmeden, Libyalıların kendi kararlarını vermeleri için fırsat tesis edilmelidir."
TÜRKİYE ‘KORUYUCU GÜÇ’
ABD Dışişleri yetkilileri de, Ankara’nın bölgede “koruyucu güç” görevi üstleneceğini söyledi. Yetkililer, Ankara’nın Amerika ile Libya arasında iletişim sağlayacı görev üstleneceğini de bildirdi.

'Erdoğan, Obama ile görüşecek'

DIŞİŞlerİ Bakanı Ahmet Davutoğlu, Başbakan Erdoğan'ın ABD Başkanı Barack Obama ile görüşeceğini söyledi. Davutoğlu müdahale konusunda yaptığı açıklamada ise, “Amaç Irak yada Afganistan'daki gibi geniş değil. Başbakan Erdoğan dün İngiltere Başbakanı ile görüştü bugün ABD Başkanı Obama ile de görüşecek. Libya'nın yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.
Türkiye’nin Trablus Büyükelçisi Levent Şahin Kaya da, CNN International’a konuştu ve bu bilgiyi doğruladı. Amerika, İngiltere ve İtalya’yı Libya'da Türk Büyükelçiliği'nin temsil edeceğini söyledi. Bu ülkeler Mart ayı başında Libya’daki temsilciliklerini kapatarak diplomatlarını geri çekmişlerdi.

ESP Libya işgaline karşı alanlarda

Emperyalist devletlerin Libya'ya önceki gece başlattığı saldırılara Türkiye'den ilk eylemli tepki Ankara ve İzmir'de Ezilenlerin Sosyalist Partisi’nden (ESP) geldi. Eskişehir’de de ortak basın açıklaması yapıldı.
Ankara'da Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) İl Örgütü, Yüksel Caddesi'nde basın açıklaması yaparak, Libya'ya yönelik saldırıyı protesto etti. ESP adına açıklama yapan Mamak İlçe Örgütü Başkanı Füsun Vural,  Libya'daki yönetim biçimine halkın kendisinin karar vermesi gerektiğini vurgulayarak Vural, işgalci güçlerin bir an önce Libya'yı terk etmesini istedi. Eskişehir'de ise ESP, EHP, DHF, BDP, Halkevi, BDSP, Adalar Migros önünde basın açıklaması yaptı. Kurumlar adına açıklamayı okuyan Hazal Doğan, Libya'ya saldırı konusunda Türkiye devletinin tutumunun samimiyetsiz olduğunu söyledi. Eskişehirlileri, Libya halkının yanında olmaya çağıran Doğan, Libya halkına özgürlüğü, "ne Kaddafi diktatörlüğünün, ne de emperyalist haydutların" getireceğini belirtti. Eylemde, "Emperyalistler ve diktatörler yenilecek. Direnen halklar kazanacak" yazılı pankart açıldı, "ABD Ortadoğu'dan defol", "Yaşasın halkları kardeşliği" şeklinde slogan atıldı.
İzmir'de ise Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) İl Örgütü üyeleri, Kıbrıs Şehitleri Caddesi girişinde basın açıklaması yaparak, BM ve NATO'nun Libya'ya yönelik saldırısını protesto etti. Açıklamayı okuyan Göksel Yerdut, "Partimiz, Libya'nın egemenlik haklarının emperyalistler tarafından çiğnenmeye yönelik her türlü kararını ve bu yönde atılmış adımların karşısındadır. Keza, Kaddafi diktatörlüğünün meşru halk isyanını katliamlarla bastırmasına da karşıdır" diye konuştu. ETHA

EMEP:  Emperyalist saldırı derhal son bulsun

Emeğin Partisi (EMEP) de yazılı bir açıklama yaparak emperyalist saldırıyı lanetledi. EMEP’in açıklaması özetle şöyle: “Kaddafi’nin halkına karşı uyguladığı zulüm politikaları nasıl kabul edilemez ise, Libya’ya yönelik emperyalist saldırılar da aynı şekilde kabul edilemez. Emperyalist ülkelerin ve onların oyuncağı durumundaki BM’nin, bugüne kadar hiçbir ülkeye ‘dışarıdan’ demokrasi getirmediği gibi, Libya’ya da getirmeyecektir.
Türkiye hükümetinin de, bu emperyalist saldırıya yeşil ışık yakmış olması ve destek vermesi utanç vericidir. Libya halkı, kendi kaderini kendisi belirlemeli ve emperyalist saldırı derhal son bulmalıdır.”

TKP: Amerikan askeri olmayacağız!

Emperyalİst çetenin Libya halkına yönelik saldırganlığını kınayan Türkiye Komünist Partisi (TKP), dün akşam saat 20.00’de Galatasaray Lisesi önünden Taksim’e bir yürüyüş gerçekleştirdi. “Amerikan askeri olmayacağız” sloganıyla düzenlenen yürüyüş gazetemiz baskıya girdikten sonra yapıldığı için yürüyüş öncesi yayımlanan çağrı metninden bir özet yayımlıyoruz: 
KAHROLSUN NATO!
“Emperyalist ülkeler Libya'ya bomba yağdırıyor. ‘Sivil halkı korumak için sivil halkı katlediyorlar!’ Başbakanımız "ben Kaddafi'yi uyarmıştım" diyor. Düne kadar "müdahale yanlış, NATO'nun ne işi var" diye soruyordu, bugün ‘haçlı seferi’ne katılmanın yolunu arıyor. CHP lideri Kılıçdaroğlu ise Amerikan ve Fransız ordusunun kanlı operasyonundan hoşnut, "hükümetle aynı görüşteyiz" açıklamasını yapıyor. Konunun Kaddafi ile ilgisi yok. Libya liderini seversiniz, sevmezsiniz. Ama emperyalist saldırganlığı sevmemek, onaylamamak zorundasınız. Bu saldırıyı onaylayıp Filistin için gözyaşı dökmek ikiyüzlülüktür. Biz bu ülkenin yurtseverleri, devrimcileri, solcuları Amerikan askeri olmayacağımızı haykırmak için bu akşam 20.00'de Galatasaray Lisesi önünde buluşup Taksim'e doğru yürüyüşe geçiyoruz. Kaddafi için değil, Libya halkının geleceği için, emperyalist oyunların bozulması için, Libya'yı uluslararası tekellere teslim etme planlarının engellenmesi için. Kahrolsun emperyalizm! Kahrolsun NATO!”

İMO: Ölüm kusan savaş uçaklarını durdurun!

TMMOB’a bağlı İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) da yazılı bir açıklama yaparak, Emperyalist çetenin Libya’ya yönelik saldırısını kınadı. AKP hükümetinin Libya konusundaki ikiyüzlü politikalarının da eleştirildiği İMO’nun açıklaması şu ifadelerle son buldu: “İnşaat Mühendisleri Odası olarak, ABD’nin başını çektiği emperyalist yayılmacılığa, kanlı savaşlara, işgallere hayır diyoruz. Antidemokratik rejimlerin ancak iç dinamiklerle alaşağı edilmesi gerektiğine inanıyor ve hiçbir nedenin bir başka ülkenin işgal edilmesine gerekçe gösterilmeyeceğini savunuyoruz. Dünya kamuoyuna, dünya liderlerine ve insanlığın yarattığı ortak vicdana sesleniyoruz: Libya’nın mazlum halkının yanında olun. Ölüm kusan savaş uçaklarını durdurun.”

Nicolas Sarkozy'yi Libya saldırısı da kurtaramadı

Lİbya’ya düzenlenen operasyonda başrol oynayarak ülke içindeki popüleritesini arttırmaya çalışan Sarkozy, kanton seçimlerinin ilk turunda hezimete uğradı.
Fransa'da il genel meclislerinin yenilenmesi için yapılan kanton seçimlerinin ilk turu ana muhalefetteki Sosyalist Parti'nin (PS) zaferiyle sonuçlandı.
Fransız İçişleri Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre, 2 bin 26 kantonda gerçekleşen seçimlere katılım oranı yüzde 45 olarak kaydedildi. Bu oranın Fransa'da kanton seçimleri tarihinde kaydedilmiş en düşük rakam olduğu belirtildi.
AŞIRI SAĞ YÜKSELİŞE GEÇTİ
Sosyalist Parti ulusal çapta oyların yüzde 25'ini aldı. Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin iktidar partisi Halk Hareketi Birliği (UMP) ise sadece yüzde 16 oy elde edebildi.
Seçimlere UMP etiketiyle girmeyen ancak 2007 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminde Sarkozy'yi desteklemiş olan sağcı adayların oy toplamı ise yaklaşık yüzde 17,7 olarak açıklandı. Son aylarda gerçekleştirilen tüm anketlerde yükselişte olan aşırı sağcı Milli Cephe (FN) partisi ise oyların yaklaşık yüzde 15'ini aldı.
FN bu skorla, seçimlerin ikinci turunda birçok kantonda kilit parti konumunda bulunuyor. İktidar partisi UMP, seçimin ikinci turunda yer almayacağı kantonlarda herhangi bir parti için oy verme çağrısında bulunmayacağını duyurdu.
SÜRPRİZİ KOMÜNİSTLER YAPTI
Seçimlerin ilk turunun sürprizi ise son yıllarda yüzde 5 oranını geçemeyen Fransız Komünist Partisi'nin yüzde 7,8 oy alması oldu. Komünistler böylelikle yüzde 7,3 oy alan Yeşiller Partisi'ni geçmiş oldu. Sosyalist Parti, Komünist Parti ve Yeşiller ikinci turda aşırı sağcı Milli cephe'ye karşı ittifak çağrısında bulundu. Kanton seçimlerinin ikinci turu 27 Mart Pazar günü yapılacak.

Operasyonda Türkiye'nin rolü ne olacak?

ABD, İngiltere ve Fransa'nın başını çektiği koalisyon güçlerinin 19 Mart gecesinde Libya'ya yönelik operasyona başlamasından sonra Türkiye'nin rolü tartışılıyor. Ankara cephesi şimdilik gelişmeleri yakından izleme kararı aldı. Pentagon da Türkiye'nin katılım konusunda hala değerlendirmesini sürdürdüğünü açıkladı.
Türkiye şu an için fiili olarak operasyona uçak veya gemisiyle katılmayı düşünmüyor. Kara harekatı düşünülmediği için Mehmetçiğin de Libya'ya gitmesi söz konusu değil. Türkiye'nin operasyona tali olarak destekte bulunabileceğine dikkat çekiliyor. Libya'ya denizden ya da havadan ambargonun söz konusu olması durumunda Türkiye bu aşamada destek verebilir. Ambargo olursa Türkiye, Akdeniz'de gemileri ve uçaklarıyla yer alabilir. Türkiye daha önce Sırbistan'a karşı Adriyatik'te kurulan güce destek vermişti.
GÖZLER İNCİRLİK ÜSSÜ'NDE
En çok merak edilen konulardan biri de İncirlik Üssü'nün kullanılıp kullanılmayacağı. Libya'nın hava sahasının Türkiye'nin batısında kalması nedeniyle İncirlik'in operasyonda kullanılması beklenmiyor. Ancak ihtiyaç olması durumunda Türkiye İncirlik'i kullanıma açabilir. Talep gelirse Türkiye'nin hava sahası da kullanılabilir.
Türkiye şimdiye kadar Müslüman ülkelere yönelik operasyonlarda aktif olarak hiç yer almadı. Afganistan'da yer alan güvenlik güçleri sadece bölge komutanlığını yürütüyor, çatışmalara katılmıyor.