Mahkemenin DTP ile sınavı

Anayasa Mahkemesi AKP davasında kapatma yerine hazine kesintisine gitti. Mahkemeyi şimdi de DTP davası bekliyor. Mahkeme heyetinin, yıl sonunda sonuçlandırması beklenen DTP davasında nasıl bir karar alacağı şimdiden tartışma konusu oldu. Hazine yardımı almadığı için davanın uzatılacağı veya yıl sonunda kapatma kararı alacağı seçenekleri konuşuluyor. Mahkeme Başkanı Haşim Kılıç, parti kapatmanın zorlaştırılması için hükümete çağrıda bulundu. Kendi davasını ‘hukuk darbesi’ olarak nitelendiren AKP ise DTP davasında demokrasi sınavı verecek.

Çeşitli partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, gazetemize yaptıkları değerlendirmede, Anayasa Mahkemesi’nin, DTP hakkında da kapatma kararı vermemesini istediler. ÖDP Merkez Yürütme Kurulu üyesi Alper Taş, DTP davasının Türkiye’nin köklü sorunlarından olan Kürt sorunuyla yakından ilgili, toplumsal barış için son derece önemli olduğunu belirterek, “Kendi partilerinin kapatılmaması için demokrasi nutukları atan AKP’lilerin, DTP davasında nasıl bir tutum alacaklarını merak ediyoruz. Eğer AKP kendine demokrat bir parti olmadığını kanıtlamak istiyorsa, önümüzdeki süreç onun için iyi bir fırsat olacaktır” dedi.

Kapatma davasında mahkemenin vereceği kararın demokratik çözüm açısından tarihi bir karar olacağını vurgulayan Taş, “DTP’nin kapatılması iç barışı ortadan kaldırarak bir arada yaşama zeminini zayıflatacaktır. Türk siyasi tarihi de göstermiştir ki Kürt sorununun, demokratik talepleri olan partilerin kapatılmasıyla çözülmesi mümkün değildir” diye konuştu.

DAVA, TURNUSOL OLACAK

EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel demokrasi adına Türkiye’nin DTP’ye ihtiyacı olduğunu belirterek, AKP’nin kapatılmamasının ardından DTP’nin kapatılması durumunda, demokraside çifte standardın yaşanacağını belirtti. Tüzel, “AKP Hükümeti söz konusu davada demokratlığının gerçek yüzünü gösterecektir” dedi.

Yeşiller Partisi Eşbaşkan Sözcüsü Ümit Şahin ise daha fazla kapatma davası, demokrasiye yönelik daha derin müdahale, şiddet ve yapay siyasi kriz istemediklerini vurgulayarak şunları kaydetti: “DTP’nin kapatılmaması, aynı zamanda Kürt sorununun demokratik ve şiddetsiz çözümü yönünde verilmiş güçlü bir mesaj olacaktır. AKP kendi partisinin kapatılmamasının ardından doğru adımlar atmak, Türkiye’de siyasi yaşamı demokratik ve ‘açık’ hale getirmekle yükümlüdür. Aksi takdirde bu tür krizler tekrar tekrar yaşanacak ve siyasi yaşam normalleşemeyecektir.”

DSİP Genel Başkanı Doğan Tarkan da, “DTP’nin kapatılma istemi, askeri ve yargısal tahakkümün sürdüğünü gösteriyor” yorumunu yaparak, “Önümüzdeki dönemde mücadelenin en önemli başlıklarından birisi, ‘DTP’ye dokunmayın’ olacak. DTP’nin kapatılmasına karşı mücadele, yargı darbesine karşı mücadelenin, bugün en önemli adımıdır. Biz ‘özgürlük’ dedikçe ‘şeriat ve bölücülük öcüsü’nü karşımıza çıkartanlara ve toplumda yapay bölünmeler yaratanlara karşı şimdi tüm yurttaşlarımızı DTP’nin kapatılmasına karşı mücadele etmeye çağırıyoruz” diye konuştu.

‘KAPATILIRSA SORUN DERİNLEŞİR’

Halkevleri Genel Başkanı İlknur Birol, "Amerikan projesi bir partinin kapatılmadığı bir yerde, halkın demokratik gücü olan bir partinin asla kapatılmaması gerektiğini" vurguladı. Birol, şöyle konuştu: “Demokrasinin gerçek kurallarıyla işleyemediği bu ülkede her şey olabilir ancak AKP’nin kapatılmamasının ardından, DTP’nin kapatılmamasına ilişkin beklentilerimiz de yükseldi. DTP, bölge ve dolayısıyla ülke barışı için ilk sırada yararlanılması gereken bir partidir, kapatılması kabullenilemez.”

Irkçılığa ve Milliyetçiliğe DurDe Girişimi sözcüsü Cengiz Algan da, milyonlarca Kürt yurttaşın yasal siyasi temsilcisi olan bir partinin kapatılmasıyla sorunun daha da derinleşeceğini belirtti. Algan, “DurDe Girişimi, DTP’nin kapatılmasına karşı olduğunu 2008 Ocak ayında DTP Meclis Grubu’nu ziyaret ederek kamuoyuna duyurmuştu. Desteğimiz bugün de artarak sürmektedir” dedi.

ÖZLEM ZORCAN ANKARA