Geçen yıl Marmaris’te orman yangınlarının ardından sel felaketi yaşandı. Bu yıl yangınlar sonrasında sel felaketi riski var. Öğretim üyesi Tolunay’a göre risk değerlendirmesi yapılmalı ve tahliye planı hazırlanmalı.

Marmaris'te yazın yangın, kışın sel riski: Tahliye planları hazırlanmalı
Fotoğraf: BirGün

Aycan KARADAĞ

Muğla'nın Marmaris ilçesi iki yılda yangınlardan en çok etkilenen yerlerin başında geldi. İki yılda yaklaşık 15 bin hektar ormanlık alan yok oldu. Geçen yıl yangının ardından kışın İçmeler Mahallesi’nde sel felaketi yaşandı. Ağaçsız kalan toprak örtüsü, yoğun yağış sonrası çamura dönüşerek caddelere ve derelere ulaştı. Bu yıl da yaz aylarında çıkan yangın sonrası Marmaris sel tehdidi altında.

Konuyu İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Doğunay Tolunay ile konuştuk. Orman yangınlarının sel ve taşkın riskinin artmasına yol açtığını söyleyen Öğretim Üyesi Tolunay, “Yağmur suyunun hızını azaltan ağaçlar ile suyu emen ve hızlı bir şekilde toprak içine sızmasını sağlayan ölü örtü yangınlarla yok olur. Sonuçta toprak çıplak kalır ve yağış suları hızlı bir şekilde yüzeysel akışa geçer. Bu esnada yağışın şiddetine bağlı olarak taş, moloz ve dal, gövde gibi yanmış ağaç bileşenleri de özellikle eğimli alanlarda taşınarak derelere ulaşır, havzada bulunan yerleşim alanlarında sel ve taşkınlara neden olur. Bu risk yanmış ormanlarda bitki örtüsü yeniden oluşuncaya kadar devam eder” diye konuştu.

RİSK DEVAM EDİYOR

Öğretim Üyesi Tolunay, “Yörede şiddetli sağanak yağışlar genellikle sonbahar aylarında olduğu için İçmeler ve Turunç’ta sel ve taşkınlara karşı önlem alınması yararlı olacaktır. 2022 yılı içinde gerçekleşen Bördübet yangını ise Hisarönü ve Değirmenyanı mahallerinin yer aldığı su havzasındaki ormanların bir kısmına zarar verdi. Bu iki yerleşim alanının da sel riskine dikkat çekmek gerekiyor. Datça’da Mesudiye mahallesinde ve yine Aksaz’da da sel riski bulunuyor” dedi. Öğretim Üyesi Tolunay şunları dile getirdi: “Bu yörelerde sel riskinin azaltılması için öncelikle sel ve taşkın anında sular altında kalabilecek alanların belirlenmesi ve buralardaki vatandaşların tahliyesi için planlar hazırlanması gerekiyor. Ek olarak özellikle İçmeler’de sel kapanları inşa edilmesi, dere yataklarını daraltan köprü ve menfezlerin tespit edilerek en kesitlerinin genişletilmesi sel riskini azaltacaktır. Dik eğimli alanlardaki yanmış ağaçların kesilmesi ve dalların toprak yüzeyine serilmesi az da olsa yüzeysel akışı azaltacaktır. Buralarda teraslar oluşturulması ya da ağaç ve çalı dalları ile çitler oluşturulması da su akışını yavaşlatacaktır. Ancak terasların fazla geniş açılması ve toprağın aşırı gevşetilmesi moloz taşınmasını arttırabiliyor. Bu nedenle yanmış ağaçların kesilmesi için yollar açılırken de sel riski değerlendirilmelidir. Sıralanan yöreler özelinde ilgili belediyeler ve kamu kurumları işbirliğinde acilen bir sel risk değerlendirmesi yapılması ve sonrasında tahliye planlarının hazırlanması ve vatandaşlarla paylaşılması yararlı olacaktır. Şiddetli yağış söz konusu olduğunda vatandaşlar uyarılarak yüksek bölgelerde toplanmaları sağlanmalıdır.”

Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay ise, “Geçen kış İçmeler’de yoğun bir biçimde yağmur yağdığı dönemlerde sel yaşandı ve ardından büyük hasar meydana geldi. Bu yıl da aynı tehlikeyle karşı karşıyayız. Dere ıslahı, kanalların genişletilmesi gibi konularda sorumlu ve yetkili kurumlara olası sel felaketleri öncesi önlem almaları ve körfezimizin daha fazla kirlenmemesine ilişkin, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da resmi yazılarımızı gönderdik. Tüm kurumlara bir an önce bu önlemleri almaları çağrısında bulunduk. Geçen sene yaşadığımız sel felaketlerinin bu sene yaşanmaması, dere yataklarının genişletilmesi, güçlendirilmesi ve gerekli önlemlerin alınması için ivedi şekilde herkesin görev ve sorumluluğunu yerine getirmesini bekliyoruz. İki yaz sezonunda yaşadığımız yangın felaketlerinden sonra kışın da vatandaşlarımızın sellere maruz kalmasını istemiyoruz” ifadelerini kullandı.