Google Play Store
App Store

Yurttaşların artan fiyatlara karşın alım gücündeki gerileme pazarlardaki alışverişi durma noktasına getirdi. Esnaf; meyve, sebze ve balık fiyatlarındaki artış yüzünden insanların artık taneyle alışveriş yaptığını söyledi.

Marulun bile yarısı isteniyor
Fotoğraf: BirGün

Zuhal ÇİLOĞLAN/Hande ÖZTÜRK

Hayat pahalılığı ve düşen alım gücü, daha çok dar gelirli yurttaşların alışverişte tercih ettiği pazarları da vurdu. Müşteri profili Ankara'nın yoksul mahallerinde yaşayanlardan oluşan Ulus Hali'ndeki esnaf, taneyle alışverişin arttığını hatta marulu bile ikiye böldürüp almak isteyenler olduğunu anlatıyor.

Ankara'nın en hareketli alışveriş mekanlarından olan Ulus Hali'nde esnaf alışılmadık bir tenhalık yaşandığını söylüyor. Yüksek enflasyon ve düşük gelir nedeniyle insanların, tüketim alışkanlıklarının ve alışveriş kültürlerinin de değiştiğini vurgulayan Ankara Ulus Hali'ndeki pazarcılar, BirGün’e şunları anlattı: "Burası Ankara'nın en ucuz alışveriş yeri. Marketlerde kirazın kilosu 60 TL iken bizde 20 TL. Ancak, insanlar, aradaki büyük fark nedeniyle ucuz ürünlere şüpheyle yaklaşır oldu. Bize gelen müşteriler, kirazı neden 20 TL'ye sattığımızı sorguluyor, ucuz ürünlerin bozuk veya çürük olduğunu düşünüyorlar. Bu yüzden bizden ürün almak istemiyorlar."

MARULU BÖLDÜRMEK İSTEYEN VAR

Aylık ortalama 10 bin TL gelirle ayakta durmaya çalıştıklarını söyleyen pazarcılar, müşterilerin alım gücünün gittikçe düştüğünü anlatıyor. Akaryakıta gelen zammın zincirleme olarak her şeyin fiyatını artırdığını eve insanların bu yüzden evlerinden çıkamadıklarını da belirten pazarcılar,  şöyle konuştu:

“Burada 'çalışıp geçinebiliyoruz' diyenler yalan söylüyor. Kötü niyetliler. İnsanlar eskiden poşet poşet alırdı ama şimdi taneyle bile alamıyor. Marulu bile yarıya böldürüp almak isteyenler oluyor. Kazancımız çok düştü. Kira, vergi, sigorta hep bizim aleyhimize işliyor zaten. Önceden buranın kirası 10 bin TL idi, şimdi 17 bin TL ödüyorum. Elektrik faturam en düşük geldiğinde 3 bin TL oluyor. Geçen yaza göre müşteri sayısı da azaldı. Akşam üzeri biz tezgâhı toplamaya yakın gelip artan malları alanların sayısında artış oldu.”45 yıldır Ulus Hali’nde pazarcılık yaptığını söyleyen Faruk Yardımcı ise şu şekilde konuştu: “İnsanlar sadece domates, salatalık, biber alıyor. Meyve artık alınmıyor. Müşteri profili çok değişti. Artık evde minimum iki tane emekli maaşı olanlar, iki kişilik aileler, çocuğu olmayalar ya da tek çocuğu olanlar geliyor. Yarımşar kilo alıp gidiyorlar. Burası Ankara’nın en düşük fiyatlı yeri olmasına rağmen kimse kilo kilo alamıyor. Bu çevrede memur da olmadığı için onlar da gelmiyor, hepsi Eskişehir yoluna gitti. Kazancımız iyice düştü. Dolmuş 17 TL olduğundan beri kimse gelmiyor zaten. Evinin yakınında, yürüme mesafesinde neresi varsa oraya gidiyor insanlar.”

HER ŞEY VAR AMA HİÇBİR ŞEY YOK

Yaşanan ekonomik sıkıntılardan bunaldığını söyleyen bir kasap ise şunları aktardı:

“İnsanların alım gücü azaldı. Kırmızı et yerine insanlar çiftlik balıkları almaya yöneldi. Daha kârlı geliyor insanlara. Zengin giderek zenginleşti, yoksul da ihtiyaçlarını dahi alamaz duruma geldi. Burada 72 dükkân var, 67 tanesi borç içinde. Borcu olmayanlar da tek geçim kaynağı burası olmayan esnaftan oluşuyor. Tek geliri burası olsa geçinemez. Burada balıkçılar 80 TL’ye alıyorsa 70 TL’ye satıyor. Elektrik faturaları da bizi mahvetti. Buradaki kasapların, balıkçıların hepsine en düşük 6 bin TL elektrik faturası geliyor. Benzine gelen zamlardan bahsetmiyorum bile. Kesimler de durdu. Kesim yapanlar daha yüksek fiyata satmak, daha fazla kar etmek için bekliyor.”