Mavişehir’de halkın kullanımı için ayrılan ve normal koşullarda belediyelere ücretsiz olarak devredilmesi gereken iki parselin TOKİ tarafından satılmasına bir tepki de Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şubesi’nden geldi.

Mavişehir’de, TOKİ’nin sattığı alan yapılaşma riskiyle karşı karşıya


BİRGÜN İZMİR

İzmir Karşıyaka’da rekreasyon ve açık spor alanlarının TOKİ tarafından 60 milyon TL’ye ve 51 milyon TL’ye satılmasına, TMMOB’a bağlı Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şubesi de alanların satıldığı rakamlardan dolayı, yapılaşma riskiyle karşı karşıya kaldığını belirterek tepki gösterdi.

Mavişehir bölgesindeki parsel sınırının bir kısmının denizde olması ve imar planında kıyı kenar çizgisinin yer almamasının alanı riskli hale getirdiği belirtilen açıklamada, “Alanda kıyı kenar çizgisi dikkate alınmadan gerçekleştirilen yapılaşma örnekleri görülürken bunlara bir yenisinin kamuya ait alanda gerçekleştirilmesi fikri kabul edilemez. Alanda yapılaşmanın uygun olmadığı daha önce ilgili meslek disiplinleri tarafından jeolojik etütlerle zeminde sıvılaşma riski olduğu gerekçesi ile deprem riski taşıdığı belirtilmesine rağmen gerçekleştirilmiştir ve bu yapılara yenilerinin eklenmesinin önüne geçilmelidir” denildi.

YAPILAŞMA ALANDAKİ EKOSİSTEME ZARAR VERECEK

Satılan alanın Ramsar Sözleşmesi ile korunan Gediz Deltasına komşu olduğu vurgulanan açıklamada, “Sulak alanlar tropik ormanlardan sonra biyolojik üretimin en yüksek olduğu alanlardır. Sulak alanlar içme suyu sağlama, taşkın kontrolü, yer altı sularının beslenmesi, besin depolama, iklim değişikliği kontrolü, kuşların yuvalaması ve üremesi, yağış ve sıcaklık gibi yerel iklim elemanları üzerinde olumlu etki yapmakta ve ekolojik dengeyi sağlamada önemli birçok ekosistem hizmeti sağlamaktadır. Aynı zamanda dünyadaki karbonun yüzde 40’ını sulak alanların muhafaza ettiği bilgisini dikkate alırsak karbon depolama açısından da korunması gereken alanlardır. Alanda yapılaşma gerçekleşmesi durumunda sulak alan ekosisteminin zarar görmesini kaçınılmazdır. Bunun yanında küresel iklim krizinin etkilerini tüm dünyada çarpıcı biçimde görmeye başladığımız şu günlerde biliyoruz ki dünyanın kıyı şeridinin yüzde 70’inde beklenen deniz seviyesindeki artış bu bölgedeki yapısal alanlara ve yaşayanlara tehdit unsuru oluşturmaktadır. Aynı zamanda yapısal yüzeylerin artmasıyla kentsel ısı adası etkisinin artacağı ve bu artışın iklim krizinin sonuçlarını şiddetlendireceği unutulmamalıdır” ifadeleri kullanıldı.

Yapılan açıklamada son olarak şu ifadelere yer verildi: “Bahse konu hususlar göz önünde bulundurulduğunda; TOKİ tarafından satışa çıkarılan alanın; imar planında belirlendiği gibi ‘kamu sağlığı ve yararı adına rekreasyon alanı ve açık spor tesis alanı’ kullanılabilmesi ve İzmir halkına tahsisine yönelik ilgili yerel yönetim birimlerine yetki verilmesi talebimizi kamuoyuna saygıyla sunarız.”