Merkezi yönetim bütçesinin yükü halkın sırtına

BirGün/Ankara

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Başkanı Ali Ekber Çakar, 2018 yılı merkezi yönetim bütçesinin net gelirinin 684,4 milyar TL, giderlerinin ise 762,7 milyar TL’dir olduğunu belirterek, ön görülen bütçe açığının 78,3 milyar TL olduğunu belirtti. 2018 bütçesinin halkın gereksinimlerine göre hazırlanmadığı noktasını vurgulayan Çakar, bütün yükün halkın sırtına yükleneceğine dikkati çekti.

2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile ilgili yazılı açıklama yayımlayan Çakar, “2018 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu TBMM’de benimsendikten sonra Cumhurbaşkanı tarafından onaylanarak yürürlüğe girdi. Sayıştay denetiminin devre dışı bırakılması, ödenek harcamalarının yasal sınırların üzerinde kullanılması, Varlık Fonu, İşsizlik Sigortası Fonu, Başbakanlık Tanıtma Fonu, TMSF gibi bütçe dışı fonların varlığı, halkın ve Meclis’in bütçe hakkına gölge düşürmekte, denetim, bütçe tekliği, bütünlüğü ve şeffaflık ilkelerinin dışında bir bütçe ile karşı karşıya olduğumuzu göstermektedir” ifadelerini kaydetti.

2019 ve 2020 için de bütçe de açık öngörülüyor

2018 yılı için 78,3 milyar TL bütçe açığı öngörüldüğüne değinen Çakar, şunları ifade etti: “2019 ve 2020 yılları için de bütçe açıklarının öngörülüyor. Bütçe gelirlerinin 667,3 milyar TL’si vergi gelirlerinden toplanacaktır. Bu vergi gelirlerinin yaklaşık yüzde 30’u gelir ve kazanç, yüzde 70’i de adaletsizliği artıran, KDV, ÖTV, MTV gibi günlük harcamaları kapsayan dolaylı vergilerden oluşmaktadır.Bunların yanında 2018 yılı bütçe hedefinde vatandaşlara kesilecek her türlü ceza hedefi de şimdiden 12,1 milyar TL olarak belirlenmiştir.
Bütçeler gelir ve vergi adaletsizliğinin yayılmasının, yılbaşlarında başlayıp yıl içine yayılan vergi artışları/zamların programatik bir aracı haline gelmiştir. Kamu üretimi ve kamu işletmeciliği özelleştirmelerle yok edildiği için bütçenin finansman yapısı, verginin en ağır şekliyle emekçi halktan toplanmasına dayandırılmıştır.
Bu ve benzeri temel göstergeler, 2018 yılı bütçesinin ülkenin ve halkın gereksinimlerine göre hazırlanmadığını göstermektedir. Kamu ve toplum yararını temel alan, gelir dağılımında adaleti sağlayan, halkın refahına yönelik bir bütçe ne yazık ki söz konusu değildir.”