Mimarlar Odası, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Kıyı Yönetmeliği'nde yapılan değişikliği yargıya taşıdı. Söz konusu yönetmelik değişikliğinin kanunu açıkça ihlal eden turizm tesisi inşaatlarını meşru hale getireceğine vurgu yapan Mimarlar Odası, yönetmelik değişikliğinin iptal edilmesi çağrısı yaptı.

Mimarlar Odası kıyıları ranta açan yönetmeliği yargıya taşıdı

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Mimarlar Odası, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen "16 Nisan 20202 Kıyı Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğe" karşı dava aştı. Mimarlar Odası'ndan yapılan açıklamada, "Bu düzenlemeyle, aynı yönetmelik yayımlandığı tarihten bugüne onuncu kez değiştirilmiş oldu" denildi.

Anayasal güvencenin ortadan kaldırıldığına dikkat çekilen açıklamada, "Yapılan düzenlemeyle; yararlanılmasında kamu yararının gözetilmesi öncelikli olan kıyılar ve sahil şeritlerinde yapılaşmanın önü açılmakta, planlama bütünlüğünü yok sayılarak kaçak yapılaşma teşvik edilmektedir. Anayasa’nın 43. Maddesinde kıyıların devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu, kıyılardan, kıyıların kara yönünde devamı olan ve onu çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada kamu yararının gözetileceği ve koşullarının yasayla düzenleneceği hükmü devre dışı bırakılarak kıyılarla ilgili anayasal güvence ortadan kaldırılmaktadır” ifadelerine yer verildi.

'KAMU DENETİMİ DEVRE DIŞI BIRAKILMAKTADIR'

Yeni yönetmelikle imar affına olanak sağlandığı ve kıyı kanunu açıkça ihlal eden turizm tesisi inşaatlarının meşru hale getirilmesinin amaçlandığı belirtilen açıklamada şöyle dendi:

"3621 sayılı Kıyı Kanunu ile kıyıların doğal yapısını bozacak nitelikte Kanuna aykırı yapılan yapıların sorumluları hakkında cezai işlemler düzenlenmiştir. Getirilen değişiklikle, Kanunla güvence altına alınmış koşullar yönetmelikle değiştirilmekte, kıyı alanı özelliği taşıyıp taşımadığının tespiti "bilimsel/teknik rapor" alınmasına dayandırılarak Anayasa'nın ve Kanun'un ilgili maddelerinin uygulanması olanaksız hale getirilmekte ve kıyılarda kaçak yapılaşmadan sorumlu olanların yargı önünde hesap vermeleri engellenmektedir. Yönetmelik değişikliğiyle mevcut kıyı kenar çizgisine göre belirlenen koruma kullanma koşullarını güvenceye alarak işlev ve yapılaşma esasları tarif eden imar planları hükümlerini geçersiz kılacak nitelikte yeni düzenlemeler getirilerek, imar planlarının kıyılardaki plan kararlarını ve plan bütünlüğünü bozacak uygulamaların önü açılmaktadır. Kıyı kenar çizgisinin tespitinde eşitlik ilkesi yok sayılarak kamu denetimi devre dışı bırakılmaktadır. Kıyı Kanunu ve ilgili Yönetmelik kapsamında kıyı kenar çizgisinin tespit, onama ve ilan süreci; kamu denetimine açık ve aleni olarak yürütülmektedir. Yapılan düzenleme ile kamu görevlilerinden oluşan komisyonun doğal sınırlara göre yaptığı bu tespitler kimler tarafından hazırlanacağı belli olmayan teknik raporlara göre değiştirilebilecektir. Ayrıca; kıyı kenar çizgisinin yenilenmesi ve kıyılarda yapılaşma alanın genişlemesi durumunda, mevcut tesislerin oluşan yeni imar koşullarına uygun olarak yenilemelerinin önünü açmaktadır."

'DÜZENLEME İPTAL EDİLMELİDİR'

Kıyıları yapılaşmaya açan tüm düzenlemelerin ve uygulamaların iptal edilmesi gerektiğine vurgu yapılan açıklamada, "Kıyı Yönetmeliği'nde yapılan değişiklik yapılaşma olanaklarının arttırılarak özel mülkiyete devredilmesi amacı taşımaktadır. Böylelikle, kıyılarda telafisi güç veya olanaksız zararların doğması, kıyı alanlarının daralması, kıyılardan kamunun yararlanması olanağının ortadan kaldırılmasının sağlanacağını değerlendirmekteyiz. Bu nedenlerle Anayasa, yasa ve yönetmelikle ortaya konan kıyıların korunması, eşit yararlanılması, kamuya açık ve kamu yararı taşıması ilkelerine aykırılık taşıyan Yönetmelik değişikliği düzenlemesinin iptali amacıyla dava açılmıştır. Mimarlar Odası olarak; kıyıları yapılaşmaya açan tüm düzenlemelerin ve uygulamaların iptali gerektiğini bir kez daha vurguluyor ve kıyıların korunması amacıyla verdiğimiz mücadeleye devam edeceğimizi değerli kamuoyumuza saygı ile duyuruyoruz" denildi.