Ekonomik ve sosyal krizlerin çözümü AKP’nin ajandasında yok. İktidar bir yandan yel değirmenleriyle savaşıp kahramanlık hikâyeleri anlatırken bir yandan da “müjde siyaseti” ile topluma hayal satıyor.

Müjde siyaseti çare olamıyor

Ozan GÜNDOĞDU

Ülke ekonomisi uzun zamandır iyiye gitmiyor, göstergeler 2020 yılı sonuyla beraber bir sıkışmaya işaret ediyor. Geleceğe ilişkin beklentiler karamsar, iktidarın ise parlak bir projesi bulunmuyor. Mevcut sıkışma sadece ekonomide değil, hem iç hem de dış politikada benzer tablo hakim.

İçeride yeni kurulan İslamcı partiler uzun yıllardır süren “sağ siyasette AKP çatısı altında birlik” görüntüsünü bozuyor. Anketlere göre AKP oyları tarihinin en zayıf oranlarında. Dışarıda ise diplomatik enstrümanlarının tümünü kaybetmiş ve Müslüman Kardeşler’in finansörü Katar’dan öte bir müttefiki kalmamış AKP Türkiye’si var.

Birkaç alanda birden baş gösteren sıkışma AKP tarafından iki şekilde püskürtülmeye çalışılıyor. Birincisi her türlü sorunun sorumlusu olarak kullanışlı bir düşman yaratmak. Bu yöntemde krizlerin sorumluluğu “üst akıl, faiz lobisi” şeklinde ifade edilerek muğlaklaştırılan dış güçlere havale ediliyor. Böylece ülkenin hiçbir krizinde sorumluluk almayan bir iktidar anlayışı tesis ediliyor.

Krizin yönetiminde ikinci aşama ise “müjde siyaseti”. Köprüler, havalimanları, şehir hastaneleri hatta bir müzenin camiye dönüştürülmesi dahi büyük bir kahramanlık hikayesine dönüştürülüyor. Tüm bunlara şimdi de doğalgaz keşfi eklendi. Ancak bu müjdeler uzun vadeli gündem yaratamıyor.

Önceki yıllarda askeri vesayetle mücadele, başörtüsü, AB’ye tam üyelik, 12 Eylül rejimiyle hesaplaşma, çözüm süreci vb. başlıklarla uzun süreli gündemler yaratıp kendi saflarını motive eden AKP, son yıllarda sürekli müjde açıklamak zorunda kalıyor. İşte şişirilen balonlar...

mujde-siyaseti-care-olamiyor-771744-1.

İSTANBUL HAVALİMANI

“Bu bir havalimanı değil zafer anıtıdır” diye Erdoğan tarafından şişirilen proje, kısa süre sonra iktidar medyasının bastırmasıyla Almanya’nın kıskandığı ve yaptırmak istemediği dev bir yel değirmenine dönüştü. AKP kurmayları bu yel değirmeniyle mücadele ederken kahramanlıklarını halka anlattı. Halbuki altı üstü bir havalimanıydı…

3. KÖPRÜ

Güya Gezi Direnişi 3. Köprü’yü yaptırmamak için tertiplenmişti. Köprü Türkiye’yi bir lojistik üssü haline getirecekti. O kadar ki köprü sayesinde Avrupa Çin’e bağlanacak ve bu projeye 3. Köprü vesile olacaktı. Hikayeye paralel biçimde köprü, Büyük Taarruz’un yıl dönümü olan 26 Ağustos 2016’da açıldı. Mucize bekleyenler yine yanıldı. Köprü bugünlerde garanti ödemeleriyle gündemde.

mujde-siyaseti-care-olamiyor-771745-1.

ŞEHİR HASTANELERİ

Uğruna şehirdeki hastaneler kapatıldı, şehrin dışına dev binalar dikildi. Kirası ve hizmet bedeli için her yıl milyarlarca lira hazineden çıkıyor. Erdoğan ise “halkıma hizmetten dolayı zarar ediyorsak edelim be” diyerek eleştirileri geçiştirdi. Yeni bir teknolojik atılım değildi, katma değer üretimi yoktu ancak bu dev binalarla yeni yeni müjdeler verilmiş oluyordu.

YERLİ OTOMOBİL

Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) adıyla toplumun yerli otomobil hevesi tatmin edilmek istendi. Bunun için bir sanayileşme planı gerekiyordu ancak “5 babayiğit” adı verilen sermayedarlara iş havale edildi. Yapıverin denildi… 2020 sonuna yaklaşırken henüz üretime ilişkin bir plan açıklanmış değil. Parçaların tümünün ithal olması bir yana TL’deki değer kaybı yüzünden böyle bir otomobilin iç pazarda yeterli sayıda satılabilmesi hayalden öteye geçemiyor. Ancak yine büyük şovlarla açılışı yapıldı.

AYASOFYA

Ayasofya Müzesi’nin camiye çevrilmesi İslamcı çevrelerin 80 yıllık hasretiydi. Halk bir yandan salgınla bir yandan ekonomik krizle mücadele ederken şişirilen bir diğer balon Ayasofya oldu. Osmanlı’nın gelenekleri arandı, tarandı, kılıçla hutbe okutuldu. Erdoğan, açılışta Kuran okudu. İslamcılar Türkiye artık hür diyerek hilafet çağrıları yaptı. Bir idari karar ülkenin en önemli sorunu çözülmüşçesine köpürtüldü.

mujde-siyaseti-care-olamiyor-771746-1.

DOĞALGAZ

Müjde siyasetinin en görünür örnekleri seçim dönemlerinde bulunan petrol/doğalgaz rezervleri. Bunun son örneği dün yaşandı. 2 gündür ülkenin eksenini değiştirecek büyüklükte diye ifade edilen rezerv miktarı Erdoğan’ın açıklamasına göre 320 milyar metreküp. Doğalgaz lideri Rusya’nın ise 50,3 trilyon metreküplük rezervi bulunuyor. Buna karşılık AKP, şimdiden ülkeyi enerji ihracatçısı saymaya başladı bile...