Partisinin bölge vekilleriyle bir araya geldiği toplantıda herkesi söylem birliği konusunda tembihleyen Erdoğan, “Roboski değil Uludere” denmesini isterken, coğrafi gerçeklerle bile çelişti...

Başbakan Erdoğan, önceki gün AKP Genel Merkezi’nde Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun 13 vilayetinden milletvekili, belediye başkanı, il başkanları, kadın ve gençlik kolları başkanları ve 13 ilin koordinatörlüğünü yapan diğer illerden milletvekilleri ile bir araya geldi. Basına kapalı yapılan ve 4.5 saat süren toplantıya açılımdan sorumlu Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay da katıldı.


TAKIM OYUNU = BEN NE DERSEM O!

Özellikle BDP’li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılması konusunda partisindeki bölge vekilleriyle ters düşen Erdoğan toplantıda, “söylem birliği” içinde olmalıyız diyerek kendi söylem ve anlayışını dayattı. Toplantıda; Uludere, dokunulmazlık ve 'zerdüşt' söylemi öne çıktı.
Başbakan Tayyip Erdoğan , BDP ’liler hakkında hazırlanan dokunulmazlık fezlekelerine karşı parti içinden yükselen ‘aykırı seslere’ söylem birliği uyarısında bulundu. AKP’nin ‘bölge partisi’ olmadığını söyleyen Başbakan, “Milletimiz takım oyunu oynadığımız için bizi tercih etti. Siyaset bir orkestra işi, söylem birliğimiz olmalı” dedi. Başbakan Erdoğan, aynı söylem birliğini Uludere için de istedi. Başbakan, Uludere’den “Roboski” olarak söz eden partilileri uyardı.


DOKUNULMAZLIK İLK GÜNDEM MADDESİ

Edinilen bilgilere göre toplantıda aralarında vekillerin de bulunduğu yaklaşık 30 kişi söz alarak görüşlerini dile getirdi. Dokunulmazlık konusunda, bölgede ‘hassasiyet’ olduğunu belirten konuşmacılar, “BDP’ye özel” bir düzenlemenin AKP’yi sıkıntıya sokacağının altını çizdiler. Erdoğan ise, hem bir yandan, “Dokunulmazlık dosyaları üzerinde çalışıyoruz, yarın böyle bir şey çıkacak demek değil” dedi hem de ‘ne olursa olsun söylem birliğinin şart olduğunu’ tekrar etti.


KATLİAM GEREKÇELERİNİ SIRALADI!

Kulis bilgilerine göre; bazı Güneydoğu’lu konuşmacıların ‘senesi’ yaklaşan Roboski Katliamı ile ilgili tespitlerde bulundu. Sorumluların aradan geçen bir yılda halen bulunamamış olmasının bölge insanının vicdanını kanattığını ifade eden konuşmacılar, bu çözülmeden bölgede siyaset yapmanın kendileri için güçleştiğine değindi.
Başbakan Erdoğan’ın ise konunun yargıya intikal ettiğini ve yargı kararını beklemek gerektiğini ifade ettiği kaydedildi. Grup yaklaşırken uyarı fişeği atıldığını buna rağmen grubun ilerlemesine devam ettiğini anlatan Erdoğan, olaydan önce aynı bölgede 9 askerin yaşamını yitirdiğini, hakkında soruşturma açılan karakol komutanına ‘neden müdahale etmedin?’ diye sorulduğunda ise, PKK’lilerin kaçakçı sanıldığını, bu nedenle operasyon yapılmadığını söylediğini aktardı.


KATLİAM DEĞİL ‘MESELE’

Erdoğan’ın bir yandan, “Biz bu meselenin Ankara’nın karanlık dehlizlerinde kaybolmasına müsaade etmeyeceğiz. BDP’nin istismarına gelmeyin, biz Uludere konusunda doğruyu söylüyoruz” derken, öte yandan katliamdan ‘olay’ diye bahsetmesi dikkat çekti.
Toplantıda bölgeden bazı isimlerin “Roboski” adını kullanmasına tepki gösteren Erdoğan, AKP’nin “Kürt açılımı” değil, “Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi” ifadesini kullandığını hatırlattı ve aynı kapsamda tüm partililerin ‘olay’dan bahsederken ‘Uludere’ demesini istedi:
“BDP’nin söylemini yıkmalıyız. Israrla partimizin ismine AK Parti dediğimiz gibi. Farklı değerlendirmelerden kaçının. Yaptıklarımızla da ezber bozduk. Siz de bu ezberden vazgeçin, Kürt sorunu tabirini kullanmayın. Sorunun adı terör sorunudur.”


SONUÇ: SERT SÖYLEMDEN TAVİZ YOK

Erdoğan, toplantıda bölgeden konuşmacıların eleştirilerinin hepsini not etse de hiç biri konusunda geri adım atmayacağının sinyallerini verdi. Bölge halkının Erdoğan’ın ‘bunlar Zerdüşt’ söyleminden rahatsız olduğu tespitini, PKK’lilerin Zerdüşt dinine uygun hareket ettiğine dair ellerinde fotoğraflar olduğunu iddia ederek kabul etmeyen Başbakan, diğer konularda da söylemini yumuşatmayacağını açık etti.


***

Neden ‘Roboski’?


34 yurttaşın bombalanarak öldürüldüğü katliamda onlarca akrabasını kaybeden Ferhat Encü’ye ‘Neden Roboski?’ diye sorduk.
Bunun biri coğrafi, öbürü siyasi olmak üzere iki nedeni olduğunu belirten Encü, “Uludere yani asıl ismiyle Qulaban bir ilçe. Ama Katliamın olduğu Roboski Köyü ile ters yönde denebilir. Yani siz ülkenin batısından Roboski’ye gitmeye çalışırsanız, yolunuz birden ikiye ayrılır. Ve siz Uludere yazan tabelanın gösterdiği yola saparsanız gittikçe Roboski’den uzaklaşmış olursunuz. Roboski yolu o tabelanın tersinde, Hakkari’ye giden karayolunun üzerindedir. Uludere Irak sınırına çok yakın değilken, Roboski ile sınır arasında sadece 1.5 kilometre mesafe var” diyerek coğrafi gerekçeyi anlattı.
 

***

 


‘KÜRTÇE İNKAR EDİLDİĞİ İÇİN ROBOSKİ’

“Katliamın olduğu günden beri Roboski adını bilinçli olarak kullanıyoruz” diyerek neden ‘Roboski’ dendiğinin politik gerekçelerini anlatmaya başlayan Encü, “Çünkü bu katliam devletin imha ve inkar politikalarının sonucudur. İmha politikaları çerçevesinde 34 insanı katlettiler, inkar politikaları doğrultusundaysa Kürtçe olan yerleşim yerlerine Türkçe isimler koyup onları kullanıyorlar. Örneğin oraya Ortasu Köyü demeyi tercih ediyorlar ama orası o bombalar düşmeden önce de Roboski’ydi, bin bomba daha atsalar da öyle olacak” dedi.
‘DAHA ADINA TAHAMMÜL EDEMİYOR’
Erdoğan’ın söz konusu toplantıda Roboski Katliamı’na dair diğer söylediklerine de değinen Ferhat Encü, şöyle konuştu:
“Katliama ne ad verirseniz verin, bu onu insani ve meşru yapmaz. Ben gazetede okuyunca gözüme inanamadım; Erdoğan katliama, acımıza ‘olay’ demiş. Hem ‘Karanlık dehlizlerde kaybolmasına müsaade etmeyiz’ diyeceksin, hem de daha adına bile tahammül edemeyeceksin. Bu zaten söylemin ne kadar boş olduğunu ortaya koyuyor.