O kurşunlar başka çocukları öldürmesin
Bugün 28 Eylül Bireysel Silahsızlanma Günü. Aleyna, Helin ve Ahmet, bireysel silahlanma nedeniyle hayatlarını kaybedenlerden sadece 3'ü. 3 gencin ailesi başka çocuklar ölmesin diye mücadele veriyor.
ÜÇÜ DE HENÜZ 17 YAŞINDAYDI
Aleyna Can Yirmibeş, Helin Palandöken ve Ahmet Emre Çavuş kurşunlara hedef olan gençlerden sadece üçü. Üçü de daha 17 yaşındaydı. Okulda, evde ve sokakta öldürüldüler.
İnternetten satın alınabilen bir silahla katledilen Helin Palandöken’in babası Nihat Palandöken, “Biz evladımızı yitirdik başka canlar gitmesin” diyerek bireysel silahsızlanma için mücadele ediyor.
Bireysel silahlanmaya karşı toplanan imzaları Meclis’e götüreceklerini söyleyen Palandöken şöyle konuştu: “Bu konuda yasa yürürlüğe girene dek mücadele edeceğim. Evladımı internette yasadışı yollarla satılan bir silahla kaybettim. Kızımın katili ağırlaştırılmış müebbet aldı fakat bütün cinayetlerde böyle kararlar çıkmalı. Bu silahlar satılmamalı ve devlet tarafından iyi araştırılmalı. Silahlar ortalıkta bırakılmamalı.”
ADALET OLSAYDI ÖLÜMLER OLMAZDI
İstanbul’da başından silahla vurularak öldüren Aleyna Can Yirmibeş’in annesi Fatma Yirmibeş ise kızının katillerinin tutuksuz yargılandığını söyledi. Bu ülkede adalet olmadığını savunan anne Yirmibeş, “Eğer adalet olsaydı bu insanlar bu cinayetleri işleyemez, korkarlardı. Artık kurşunlar atılmasın, insanlar ölmesin. Gençler yaşasın. Neden böyle oluyor?” diye sordu.
Sanık Bayram Ekici’nin cinayetten tutuklanmasını isteyen anne Yirmibeş, “Hâkimin azıcık vicdanı sızlamış mı acaba? Benim yüreğim hâlâ yanıyor. Kızımın katilinin peşini bırakmayacağım. Adalet yerini bulmazsa daha çok ölüm göreceğiz. Adalet olmadığı için küçük kızlarımız, bebeklerimiz ve yaşlı kadınlarımız katlediliyor” dedi. Aleyna Can’ın davası İstanbul Anadolu Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 2 Ekim’de saat 10.00’da görülecek.
50 KURUŞLUK MERMİ AİLEMİZİ YOK ETTİ
İstanbul Gazi Mahallesi’nde yolda yürürken maganda kurşununa hedef olan Ahmet Emre Çavuş iki yıl felçli kaldıktan sonra hayatını kaybetti. Lise öğrencisi Ahmet Emre Çavuş’un babası Bülent Çavuş da, bireysel silahlanmaya karşı mücadele başlattı. Afiş bastırıp çeşitli dükkânlara dağıttığını söyleyen baba Çavuş, duygularını şöyle aktardı: “İnsanlar bu konuda bilinçlenmeli. Sosyal medya hesaplarımdan her sabah bireysel silahlanmaya karşı mesajlar paylaşıyorum. İnternetten silah satanlar bana mesaj attı, ‘Devlet bizimle baş edemiyor, sen nasıl edeceksin?’ diye. Benim evladım gitti. İstesem kenara oturup yasımı tutarım ama 50 kuruşa satılan bir mermi, bir aileyi yok etti. Ben başka insanların da başına gelmemesi için mücadele ediyorum. Yeter ki yeni Emre’ler ölmesin. Oğlumu öldüren o polis olay yerine gittiğinde, orası temizlenmişti” dedi.
BU SORULARA YANIT VERİLMEDİ
Bugüne kadar çok sayıda milletvekili bireysel silahlanmaya ilişkin soru önergesi verip araştırma komisyonları kurulması için çalışma yaptı. Bu sorular
- Ateşli silahlarla işlenen cinayetlerdeki artışla bireysel silahlanmadaki artış arasında pozitif bir ilişki söz konusu mu?
- İnternetten silah satışına ilişkin herhangi bir kısıtlama var mı? Hangi gerekçelerle bir düzenleme yapılmamakta?
- Ruhsatlı silahların takibi ne şekilde yapılmakta? Ruhsatı veya taşıma süresi geçmiş silahlar için hangi işlemler uygulanmakta?
- Türkiye’de ruhsatsız silah sayısı/oranı nedir? Ruhsatsız silahlarla işlenen cinayet sayısı nedir?
BÖLGELERE GÖRE OLAY SAYISI
Bireysel silahlanma 2018’de 3 bin 679 ölüm ve yaralanmayla sonuçlanan olaya yol açtı. Bölgelere göre yaşanan olay sayısı şöyle sıralandı:
- Marmara: 1032
- Orta Anadolu: 646
- Akdeniz: 503
- Karadeniz: 483
- Ege: 442
- Güneydoğu Anadolu: 357
- Doğu Anadolu: 216
RUHSATSIZ SİLAHA HAPİS CEZASI
Ruhsatsız silah bulundurmanın cezası 1 yıldan 2 yıla kadar hapis. Ayrıca 25 günden 100 güne kadar adli para cezası da var. Ruhsatsız silahla yaralama suçunda sanık hem ruhsatsız silah bulundurma hem de yaralama suçundan yargılanıyor. Ruhsatsız silahla işlenen cinayetlerde ise sanık ‘ağırlaştırılmış müebbet hapis’ cezasıyla yargılanabiliyor.
EN BÜYÜK RİSK AV SİLAHLARI
Yurt çapında yüzde 85’i ruhsatsız 25 milyona yakın silah bulunduğu tahmin ediliyor. Avukat Ayhan Erdoğan, bireysel silahlanmanın yasal boyutundaki boşlukları değerlendirdi. Özellikle yivli silahların olağanüstü yaygınlıkta kullanıldığını söyleyen Erdoğan şöyle konuştu: “Bu silahlar kolaylıkla elde edilebiliyor ve bulundurulabiliyor. En büyük problem av silahı olarak adlandırılan ve taşıma kolaylığı olan silahlar. Bir otomatik silah ve tüfek av silahı kapsamında sadece kaymakamlığa başvurarak elde ediliyor. Artık bir çatışma aracı olarak kullanılabilecek av tüfeğine sahip olabiliyor. Tabancaların önüne geçmiş durumda. Bu silahlar etkin bir şekilde savaş silahı niteliğine dönüşmüş.”
Devletin silahlanmaya son vermek için önce kendi kadrolarından işe başlaması gerektiğini savunan Avukat Erdoğan, “Yivli silahlar ve tabancalar üzerinde yapılabilecek bir kanun değişikliğiyle sorun çözülebilir. Toplumun bütün kesimlerinden, çevik kuvvet birimlerinden bile bu silahların toplatılması gerekir” dedi.
HER 10 KİŞİDEN 8’İNDE SİLAH VAR
Devletin bu silahlarla vergi topladığını belirten Erdoğan şu noktalara dikkat çekti: “Devlet buna parasal bakıyor ancak bedeli ağır oluyor. Neredeyse her 10 kişinin 8’inde silah var. Ruhsatsız silahlara verilen ceza oranları çok düşük, dolayısıyla herkes taşıyabiliyor ve korkmuyor. Cezalar artmalı ve ertelenmemeli. Ayrıca ruhsatsız silahla bir suç işlendiğinde normal olarak uygulanacak olan cezanın birkaç kat fazlası uygulanmalı.”