ABD Başkanı, katıldığı bir programda “IŞİD tehdidini hafife aldık” açıklamasında bulunarak bir anlamda cihatçı örgütün ortaya çıkmasının sorumluluğunu ilk kez üstlendi

Obama’dan IŞİD itirafı

ABD Başkanı Barack Obama, Amerikan istihbarat kuruluşlarının Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütü tehdidini zamanında hafife aldığını itiraf etti ve Irak Ordusu’nun cihatçı örgüte karşı savaşma kabiliyeti ve iradesini ise gözlerinde büyüttüklerini kabul etti.

CBS televizyonunda yayınlanan ‘60 dakika’ adlı programa katılan ABD Başkanı, ABD güçlerinin Irak’ta El Kaide’nin üstesinden Sünni aşiretlerle çalışarak geldiklerini belirterek “Komşu Suriye’deki otorite boşluğundan faydalananlar da adını daha sonradan İslam Devleti’ne çeviren Irak Şam İslam Devleti örgütü IŞİD’i kurdu” ifadelerini kullanarak bir anlamda IŞİD’in kurulmasına ABD’nin neden olduğunu itiraf etti.


ÇELİŞKİNİN ÇELİŞKİSİ!
 Zira 2003’ten 2011’e kadar Irak’ı işgal altında tutan ABD, daha sonra Suriye’deki Beşar Esad rejimini devirmek için muhalifleri desteklemiş ve silah yardımında da bulunmuştu. Bir yandan Suriye’de Esad rejimine karşı çıkarken, diğer yandan da Esad rejimine cephe alan IŞİD militanlarıyla savaşmanın yarattığı çelişkinin de farkında olduğunu kaydeden Obama, “Çelişkili bir kararda ve çelişkili bir koşuldaki çelişkinin farkındayım. Esad yönetimi altında Suriye’de istikrar sağlayamayız. Suriye’nin birleşik kalabilmesi için, Esad’in tüm bu süreci yönetmesi mümkün değil. ABD’ye yönelik acil tehditler açısından, IŞİD ve Horasan gibi örgütler Amerikalıları öldürebilir” diye konuştu.

MALİKİ’Yİ DE ELEŞTİRDİ
ABD’nin, Irak ve Afganistan’da olduğu gibi karada büyük çapta bir askeri varlık bulundurmayacağının da bir kez daha işaretini veren Obama, “Kendi topraklarında, kendi askerleriyle olan çok ciddi bir savaşta Irak’a yardımcı oluyoruz. Bu, ‘IŞİD’e karşı ABD’ durumu değil. Bu, güvenlik ortaklığımızın olduğu bir ülkeye yardım etmek için ABD’nin uluslararası camiaya liderlik etmesi” dedi.
 

IŞİD’in toprak arzuları ve ordulara mahsus bazı strateji ve taktiklerin bir karışımını temsil ettiğini anlatan Obama, ABD Irak’tan çekildiğinde bozulmamış bir demokrasi, iyi donanımlı bir ordu ve kendi yollarını çizebilme yeteneği bıraktığını ancak bu fırsatın kendi Şii tabanını güçlendirmeye çok daha fazla ilgi duyan eski Irak Başbakanı Nuri el Maliki tarafından harcandığını” söyledi. Şimdiki Başbakan Haydar Abadi’nin ise şu ana kadar ‘doğru sinyaller’ verdiğini ifade eden Obama, “Biz bunu onlar adına yapamayız çünkü bu sadece askeri değil, siyasi bir sorun” diyerek sözlerini tamamladı.

***

‘Petrolden başka kaynaklarımız var’
ABD’nin dünyaca ünlü televizyonu CNN, Suriye’de bulunan IŞİD militanı Abu Talha ile yaptığı bir röportajı yayınladı.

ABD’nin hava saldırılarından bahseden Talha, bu operasyona karşı hazırlıklı olduklarını vurgulayarak, “Radar ve uydulardan bizi takip edip mevzilerimizin nerede bulunduğunu tespit ettiklerini biliyorduk. Bu nedenle de yedek bölgeler belirledik” ifadelerini kullandı. Militan, “Petrolden başka gelir kaynaklarımız da var. Gelirlerimiz petrol kaybı nedeniyle asla sekteye uğramayacak. Eğer Irak’ta bizi geriletmeyi başarırlarsa biz de Suriye’nin kuzeyine ilerleriz. Bizi hava saldırılarıyla durduramazlar” diyerek sözlerini tamamladı.

***

‘Horasan diye bir örgüt yok’
ABD güvenlik ve istihbarat kuruluşlarının Suriye’de örgütlendiklerini iddia ettiği İslamcı Horasan’ın aslında hiç var olmadığı öne sürüldü. Eski NSA çalışanı Edward Snowden belgelerini yayınlayarak bir anda dikkatleri üzerine çeken ABD’li gazeteci Glenn Greenwald’un Murtaza Hüseyin ile beraber kaleme aldığı haber analizde ilk günlerde örgütün varlığını sorgusuz sualsiz kabul eden kimi hükümet yetkilisi ve medya önde gelenlerinin bile artık Horasan’dan bahsetmez olduğuna dikkat çekildi. Haberde, “Olup bitenlerin hiç yabancısı değiliz. Obama yönetimine, bir başka Müslüman ülkeyi bombalamak için propaganda malzemesi ve meşru bir zemin lazımdı. IŞİD’in baş kesme videoları bir infial yarattıysa da uzun sürecek bir savaş için yeterli değildi” ifadeleri kullanılırken tüm bu süreçte Amerikan medyasının da yönetimle işbirliği yaptığını dile getirildi.