“İktidarın tüm bu pespayeliğine karşı, tüm bu çürümüşlüğüne karşı bir sol seçeneğin yaratılması en önemli görevdir. Kongre çağrımızda dediğimiz gibi eşitliğe ve özgürlüğe bir yol açmalıyız”

ÖDP İstanbul İl Başkanı Deniz Demirdöğen: Bu çürümüşlüğe karşı sol alternatif görevimiz

YAŞAR GÖKDEMİR

Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) İstanbul İl Örgütü “Eşitliğe ve Özgürlüğe Bir Yol Açalım” slogahıyla9. Olağan Kongresi’ni bugün Şişli Cemil Candaş Kültür Merkezi’nde gerçekleştiriyor. ÖDP İstanbul İl Başkanı Deniz Demirdöğen ile kongre sürecini ve sonrasında İstanbul’a dair ÖDP’nin neler düşündüğünü konuştuk. Demirdöğen “İktidarın tüm bu pespayeliğine karşı, tüm bu çürümüşlüğüne karşı bir sol seçeneğin yaratılması en önemli görevdir. Kongre çağrımızda dediğimiz gibi eşitliğe ve özgürlüğe bir yol açmalıyız. Türkiye’yi senelerce sağ zihniyet yönetti ve geldiğimiz durum ortada” diyor.

»İl Kongresi bugün hangi ihtiyaca cevap veriyor?
‘Eşitliğe ve Özgürlüğe Bir Yol Açalım’ çağrısıyla Özgürlük ve Dayanışma Partisi olarak 9. Olağan Kongre sürecimizi gerçekleştiriyoruz. Ocak ayı başında ilçe kongreleri ile başlattığımız süreci, il kongresi ile sürdüreceğiz. Memleketin içerisinden geçtiği bu kritik dönemde Türkiye’de solun, sosyalistlerin, devrimcilerin umudu yeşertmesi gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’de ezilenlere, emekçilere bir seçenek sunabileceğimizi, bir yol açabileceğimizi düşünüyoruz. Tüm halkımızı ve dostlarımızı 28 Ocak Pazar günü saat12.00’de Şişli Cemil Candaş Kültür Merkezi’nde bir arada olmaya çağırıyoruz.

»İstanbul için ÖDP neler düşünüyor, neler yapmak istiyor?
İstanbul’a yönelik tüm yağma ve talan politikaları AKP iktidarı döneminde zirve yaptı. Kentin yeşil alanları, kamusal alanları ranta açıldı. Kentin tüm tarihi dokusu, kültürel dokusu yok edildi. Bu saldırıya karşı, doğanın ve yaşam alanlarının talanına, kamusal alanların tasfiyesine karşı İstanbul halkı ile birlikte bu gidişe bir dur demeliyiz.
Aynı zamanda, İstanbul bir finans ve sermaye şehri haline getirilmeye çalışılıyor. Kent yoksulları, emekçiler kentin dışına sürülüyor. Oysaki bu şehirde en çok emeği ile bu şehri yaşanır kılan emekçilerin söz sahibi olması gerekmektedir. Bu açıdan, sürmekte olan ve sürecek olan bu kentsel/rantsal dönüşüm saldırılarına karşı; halktan yana, kamudan yana bir dönüşümü savunan, yaşanılabilir bir kent mücadelesi yürüteceğiz. ÖDP olarak bir arada yaşamı savunacağımız, kamusal değerleri savunacağımız, emekten yana, doğa ile uyumlu bir sol seçeneği yaratmak en önemli görevimizdir.

»ÖDP, CHP ve HDP dışında soldan bir alternatif yaratabilecek mi?
Türkiye siyaseti, 2019’a giden süreçte önemli bir dönemin içerisinden geçmektedir. AKP/Saray rejimi referandumda hile ile hırsızlıkla elde ettiği sonucu kalıcı hale getirme gayreti içerisindeler. AKP/Saray rejimi topluma ideolojik manada, politik manada, ekonomik manada bir gelecek sunmamaktadır. Bugün tüm yönetme becerilerini OHAL ve KHK rejimi ile yarattıkları bir olağanüstülükle sağlatmadırlar. AKP-Saray rejimi dinci ve milliyetçi hamasetle ülkenin birikmiş sorunlarının üzerini örtmeye içerde ve dışarıda savaş politikaları ile 2019’daki yerel seçimlere ve başkanlık seçimlerine hazırlık yapıyor, Türkiye’de bu süreci ters yüz edebilecek bir imkânın yaratılabilmesi gerekmektedir. İktidarın tüm bu pespayeliğine karşı, tüm bu çürümüşlüğüne karşı bir sol seçeneğin yaratılması en önemli görevdir. Türkiye toplumu bu kuşatmaya karşı Gezi’ de, HAYIR dalgasında önemli bir mücadele ortaya koymuştur. Başka bir gelecek arayan milyonlar, AKP-Saray rejiminden ülkemizi kurtaracak yegâne güçtür. Türkiye halkı bunu ortaya koymuştur, solun yürümesi gereken, takip etmesi gereken ayak izi burasıdır.

»2019 başkanlık seçimlerine doğru giderken İstanbul’un önemi nedir?
İstanbul, siyasal İslamcı faşist rejime karşı önemli bir mücadele deneyimi kazanmıştır. Gezi Direnişi’nde gösterilmiş olan mücadele; diktatörlüğe karşı bir toplumun yaşamına, geleceğine sahip çıkma iradesidir. Halkın kendi söz ve eylemi ile ortay a çıkan bir direnişti.

Aynı zamanda, referandum sürecinde Hayır dalgası insanların ortaya koymuş oldu olağanüstü öz veri ve çaba ile başarılmıştır. Hayır iradesi, toplumun geleceğine dair söz ve karar iradesi göstermesidir. Hayır’ın enerjisi ve gücü buradan gelmekteydi.

AKP’ye karşı gösterilen bu önemli mücadele ve direniş sürecinde de İstanbul’da önemli bir başarı kazanılmıştır. 2019 başkanlık sürecine giderken, İstanbul’da Gezi’de göstermiş olduğumuz direnişi, Hayır’da ortaya koymuş olduğumuz mücadeleyi, 2019 başkanlık seçiminde de göstereceğimize inanıyoruz.

»Son dönemde Afrin’e yapılan operasyonun ardından ülkede bir milliyetçilik dalgası hâkim oldu. Bir arada yaşamı zedeleyen bu çatışma ikliminin değişmesi için neler yapılmalı?
AKP/Saray rejimi Afrin operasyonuna iç politikadaki sıkışmasına yönelik bir can simidi olarak sarıldı. Savaşı bir milli mesele haline getirip, kendince milli ve yerli saymadığı herkesi hedef haline getirmektedir. Bu savaş ikliminin değişmesi, Suriye’de kalıcı barışı savunmaktan geçer. Suriye’nin demokratik ve birleşik geleceği için tüm dış güçlerin Suriye’ye müdahalelerine son vermesini talep etmeliyiz. Suriye’nin geleceğine, Suriye halklarının karar vereceği bir sürecin başlatılmasını talep etmeliyiz.