Öğrencilerin ortaöğretime geçişimi düzenleyen yeni sistemin uygulanabilir olmaktan uzak olduğu verilerle ortaya konuldu. Eğitim Sen, “Bu sistemde, tercih yapmak mantığa aykırıdır. Öğrencilerimiz sizin çemberinize sığmaz” açıklamasında bulundu

Öğrenciler çembere sığmıyor

MUSTAFA MERT BİLDİRCİN - @mustafamertb_

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla kaldırılan TEOG’un ardından getirilen yeni ortaöğretime geçiş sistemi mercek altına alındı. Eğitim Sen, “Öğrencilerimiz Çemberinize Sığmaz” kampanyasıyla yeni sistemin tüm detaylarını masaya yatırdı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın, (MEB) kafa karışıklıklarını gideremediğini kaydeden Eğitim Sen açıklamasında, “Milli Eğitim Bakanı’nın ifade ettiği hususların da zaman içerisinde aslında farklı olduğu MEB Müsteşarı başta olmak üzere konuyla ilgili açıklama yaptıkça ortaya çıkmıştır” denildi. Bölgelere göre okul türlerinin dağılımı itibarıyla “Çember sistemi” ve “Adrese dayalı kayıt sistemi”nin uygulanamayacağı belirtildi.

İmam hatip ısrarı

MEB’in, Anadolu Liseleri, Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri ile Anadolu İmam Hatip Liseleri’yle ilgili sayısal verileri, yeni sistemin uygulanabilir olmaktan uzakta olduğuna işaret etti. Yönetmelikte belirtildiği gibi her çemberde üç okul olması için okul sayılarının eşit olması gerektiğine dikkati çeken Eğitim Sen, yeni okullara veya var olan okulların dönüştürülmesine gereksinim duyulacağını belirtti. Sistemin, öğrenciye dokuz okuldan beşini tercih etmeyi zorunlu kıldığının altı çizilerek, “Tercih’ yapmak mantığına aykırıdır. Her çemberde üç okul türünden biri çıkacak. Öğrenciler neden üç ya da iki değil de beş tercih yapmaya zorlanıyor?” diye soruldu.

ogrenciler-cembere-sigmiyor-439972-1.

Sistemin uygulanabilir olmadığına ilişkin şu örnek aktarıldı:

“Ankara’nın Çankaya ilçesi için açık şekilde görülen, öğrencilerin akademik eğitim almaya dönük bir yönelimleri olduğu. Bu ilçenin verili sosyo-ekonomik durumu ve ilçede ikamet edenlerin siyasal tercihlerinin okul tercihlerine de yansıdığı açık şekilde görülmektedir. MEB, bu ve benzeri ilçelerde öğrencilerin okul tercihlerini değiştirmeye çalışmak yerine, öğrencilerin yönelim ve isteklerine uygun bir okullaşma politikası izleyerek, akademik eğitim veren okulların sayısını artırmalıdır. Çankaya’da yapımı devam eden Anadolu Lisesi yoktur. Gereksinim olmamasına rağmen üç adet yeni İmam Hatip Lisesi’nin yapımı devam etmektedir.”

Eğitim Sen’in okul dağılımına ilişkin paylaştığı bir diğer çarpıcı örnek ise İstanbul’un Üsküdar İlçesi’ne ilişkin oldu. İlçede, mesleki eğitim alan öğrenci sayısının yoğunluğuna dikkat çekilerek, “Okul başına düşün öğrenci sayısı Türkiye genel ortalamasının iki katından fazla” denildi. Yine Üsküdar’da yer alan beş kız İmam Hatip Lisesi’nden ikisinin ise yalnızca kız öğrencilere dönük eğitim verdiği belirtilerek, “Bu, karma eğitime karşı adım atılmış bir ilçe görünümü veriyor” ifadeleri kullanıldı. Türkiye genelindeki resmi verilere bakıldığında, velilerin tercihinin Anadolu Liseleri’nden yana olduğu ifade edildi. Eğitim Sen, MEB’in okullaşmayı İmam Hatipler üzerinden sürdürmesini eleştirdi.

“Adrese dayalı kayıt gerçekçi değil”

-Uygulamanın, yoksul semtlerde yaşayan öğrencilerin o semtlere sıkıştırılması ve yoksulluğun bir kader gibi sürdürülmesi anlamına geldiğini belirten Eğitim Sen’in açıklamasında şunlar kaydedildi:

“Öğrenciler, kendi istedikleri okulda eğitim alma hakkına sahiptir. Kimi düzenlemelerle bu hakkın kullanımını engellemek veya sınırlandırmak kabul edilebilir bir durum değildir. Kentlerin semtlerinin ekonomik gelir durumuna göre farklılaştığı ve yoksullarla varlıklılar arasında bulunan uçurumun her geçen gün derinleştiği bir dönemde ve coğrafyada sanki okullar bu farklılaşmadan etkilenmiyor gibi düzenlemeler yapmak gerçekçi bir durum değildir.”

Proje okullarının öğretmen atamalarına ilişkin yürürlükte olan, “Bakan onayıyla doğrudan Bakanlık merkez teşkilatına bağlanan kurumlara yapılacak öğretmen atamaları ve yönetici görevlendirmeleri Bakan tarafından yapılır” maddesini hatırlatan sendika, bunun doğuracağı sakıncaları şöyle sıraladı:

“Proje okullarının kuruluşunu düzenleyen madde ve bu okullara öğretmen atanması ile ilgili madde beraber düşünüldüğünde proje okullarında çalışacak öğretmenlerin ancak siyasi iktidarın onayı ile bu okullara atanabileceği görülmektedir. MEB, liselere öğrenci yerleştirme sisteminde yaptığı değişiklikle sadece yüzde 10’luk bir öğrenci kesimini sınavla öğrenci kabul eden okullara yerleştirecek ve akademik başarısı yüksek olarak kabul edilen bu öğrenciler ise yukarıda ifade edilen gerekçelerden dolayı, sadece iktidar tarafından onay verilen ‘makbul öğretmenlerle’ öğrenimlerine devam edecekler.”

Özel okullara yönelim artacak

TEOG kaldırılırken sunulan, “TEOG, öğrencileri okul dışı kaynaklara (dershane, özel ders vb.) yönlendiriyor” gerekçesinin karşılığı olmadığı resmi verilerle gözler önüne serildi. MEB, eğitimcilerin, velilerin ve öğrencilerin görüşü alınmaksızın getirdiği yeni sisteme dair tek toplantısını özel okul temsilcileriyle gerçekleştirdi. Eğitim Sen, “Sistemde yaşanan belirsizlikler ve sadece yüzde 10’luk bir kesimin sınavla yerleşecek olması velilerin özel okullara yönelimini artıracak” açıklamasını yaptı.