Hacettepe Üniversitesi’nde öğrencilerin çağırısıyla düzenlenen eylemlere destek veren 4 akademisyene ve bir idari personele rektörlük tarafından soruşturma açıldı.

Kaynak: Haber Merkezi
Öğrencilere destek veren akademisyenlere soruşturma

BirGün/Ankara

Hacettepe Üniversitesi öğrencilerinin önce Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdu’nda asansör ihmali sonucu hayatını kaybeden Zeren Ertaş, ardından da Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Elif İzzah Zamir’in yaşamına son vermesiyle ‘Okumaya Geldik. Ölmeye Değil!’ çağırısıyla düzenlediği eylemlere destek veren 4’ü Eğitim-Sen üyesi olmak üzere 5 kişi hakkındsa soruşturma başlatıldı. Soruşturma açılanlar arasında 4 akademisyen ve bir idari personel yer aldı. 

Açılan disiplin soruşturmasına gerekçe olarak ise yapılan eylemlerin rektörlükten izin alınmadan yapıldığı öne sürüldü. 

Eğitim Sen Ankara 5 No’lu Üniversiteler Şubesi ve Hacettepe İş Yeri Temsilciliği tarafından yapılan basın açıklamasında "'Akademik ve idari personele açılan soruşturma ise demokratik üniversite' ve 'Yaşamak İstiyoruz' taleplerini sindirme girişiminin ölçeğinin büyütülmeye çalışıldığını göstermektedir. Hacettepe Üniversitesi akademik ve idari personellerinin, ayrıca Eğitim-Sen’in bu girişimi dayanışmayla göğüsleyeceğini açıkça ifade ediyoruz” denildi.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Hacettepe Üniversitesi’nin dördü Eğitim-Senli olmak üzere 4 akademik, 1 idari personeline ve onlarca öğrenciye açtığı disiplin soruşturması, personelin ve öğrencilerin anayasal hakkının hiçe sayıldığı anlamını taşımaktadır. Öğrencilerin basın açıklamasına katılmak, insan, toplum ve doğa yararına üniversite perspektifini yol haritası kabul eden başta Eğitim-Sen olmak üzere Hacettepe Üniversitesi'nin akademik ve idari personelinin demokratik hakkıdır. Eğitim-sen olarak, halkın çıkarlarını üniversitede savunmanın, öğrencilerin 'Yaşamak İstiyoruz' taleplerine sahip çıkmaktan geçtiğini biliyoruz; buna dayanarak, öğrencilerin hak taleplerini destekliyoruz.

Üniversite öğrencilerinin içinden geçtiği olağanüstü yoksulluk koşullarında üniversite yönetimine düşen sorumluluğun ise anayasal haklarına dayanarak beslenme, barınma ve psikolojik destek talep eden öğrencileri soruşturmaya tabi tutmak değil, bu talepleri karşılamak üzere somut adımlar atmak olduğunu üniversite yönetimine hatırlatıyoruz."

NE OLMUŞTU?

Üniversite öğrencileri Zeren Ertaş’ın hayatını kaybetmesiyle Beytepe Öğrenci Yurtlarında sorumluların hesap vermesi, yurtlarda önlemlerin arttırılması için ışık açıp- kapayarak ses çıkarıldı. Yurtlar önünde buluşan öğrenciler üniversite rektörlüğünü üniversiteye bağlı yurtlarda önlemleri arttırmak için harekete geçmeye çağrıldı. 

30 Ekim’de Sıhhiye Öğrenci Yurtlarında yaşamına son veren Tıp Fakültesi öğrencisi Elif İzzah Zamir’in ardından da üniversite gençliği içerisinde artan ölümlere tepki gösteren öğrenciler, Beytepe Merkez Yemekhane önünde açıklama yaptı. 

Güvencesiz ve belirsiz bir geleceğin gün geçtikçe büyüdüğünü ifade eden öğrenciler, yapılan açıklamada "Binlerce sıra arkadaşımızı okumak ile çalışmak arasında gidip gelirken, üç öğün bile beslenemezken herhangi bir ihtiyacını karşılayamıyorken kaç genç daha bu girdaptan çıkamasın istiyorsunuz? Öğrencilerin taleplerinin görmezden gelindiği, istek ve ihtiyaçlarının yok sayıldığı, karar alamadığı, özgürce davranamadığı üniversiteleri kabul etmiyoruz. En küçük biriminden en yüksek muhatabına kadar bizim çağrımız bir an önce öğrencilerin yaşam şartlarının iyileştirilmesi için adım atılmasıdır. Bizler insan onurumuz incitilmeden, haklarımız ve ihtiyaçlarımız gözetilerek yaşamak istiyoruz" dedi.