Oktarcılar hakkındaki kararda 'Herzog' detayı

Barış Terkoğlu, Cumhuriyet gazetesindeki yazısında Adnan Oktar grubuyla ilgili mahkemenin bozduğu kararı değerlendirdi.

Oktar’a yapılan operasyonun ‘aslında devlet içi bir hesaplaşma’ olduğunu belirten Terkoğlu, “Oktar grubu, aralarında Süleyman Soylu’nun da olduğu devletin zirvesindeki isimlerle samimi ilişkilere sahipti. Buna karşın Oktarcıları bir suç örgütü olarak gören, hatta casusluk faaliyetiyle suçlayanlar da vardı. 2018 yılında İstanbul Emniyeti düğmeye bastı. O dönem, Soylu ile kavgalı Mustafa Çalışkan’ın başında olduğu polis teşkilatı, operasyonu Ankara’ya haber vermeden yaptı. Korku, ‘sızma’sı ihtimaliydi” ifadelerini kullandı.

‘OKTAR’IN SERBEST BIRAKILMASININ ÖNÜNÜ AÇTI’

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği toplamda 152 bin yıla yakın cezayı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi esastan bozdu. “Mahkemeye göre yetişkin ve çocuk yaştaki isimlerle toplu cinsellik rıza ürünüydü” diyen Terkoğlu, mahkemenin ‘örgüt yok’ diyerek Adnan Oktar dahil kalan tutukluların serbest bırakılmasının önünü açtığına dikkat çekti.

KARAR ‘ÇOK YUKARIDAN’ GELEN HAMLE

Yargı kulislerinden edindiği bilgileri yazısında aktaran Barış Terkoğlu, “Kararı Oktarcılar vermiş gibi” dedi. Mahkemenin kararını değerlendiren Terkoğlu, “İstinaf mahkemesinin bozma kararı, yer yer Oktarcıların savunma dilekçesi gibi. Mahkeme sanki bir karar vermemiş bir kanaat oluşturmuş. Bunu yaparken kimi zaman ifadeleri sanıkların lehine olacak şekilde cımbızlamış. Örneğin bir mağdurun, ‘cinsel istismara uğruyordum’ dediği kısmı çıkarmış. Yerel mahkemenin verdiği 152 bin yıllık cezayı sıfıra indirmiş. Haliyle meseleyi bir usul tartışmasından çıkarmış. İşin esasını tartışmış” ifadelerini kullandı.

SANIKLARIN ARASINDA DİKKAT ÇEKEN İKİ İSİM

Barış Terkoğlu, yazısının devamında dava kapsamında yargılanan iki isme dikkat çekti. Biri, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi eski Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, diğeri ise İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın görüşmesinde yer alan Ayça Gökçaylar…

Mahkemenin Salihoğlu hakkında ‘özel önem’ gösterdiğini belirten Terkoğlu, yazısını şu sözlerle sürdürdü:

“Bir başka hukukçu ise daha ilginç bir noktaya dikkat çekti. O da sanıklardan biriyle istinaf mahkemesi arasındaki dolaylı ilişkiye. Sanıklar arasında İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi eski Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu’nun koruması da vardı. İşin ilginci, soruşturma dosyasından, Salihoğlu ile Oktarcıların zaman zaman görüştüğü anlaşılıyordu. Koruma da bu ilişkinin ortasındaydı. Salihoğlu, bu tuhaf ilişkinin açığa çıkmasının ardından istifa etmişti. Gelgelelim, cezaların temyizi Salihoğlu’nun bir dönem yönettiği adliyeye gelmişti. Salihoğlu’nun ortak kitap yazdığı isimlere bakınca bile mahkemenin hâkimleriyle tanışıklığı görülüyordu. Mahkeme belli ki bu dosyaya “özel önem” göstermişti.”

ERDOĞAN VE HERZOG GÖRÜŞMESİNDE

Oktarcıların, Türkiye’de İsrail’le en yakın ilişkileri olan İslamcı grup olarak niteleyen Terkoğlu, ailesi de Adnan Oktar’a yakın Ayça Gökçaylar’a dikkat çekti. Oktar’ın tutukluluğunun İsrail Parlamentosu’nda datartışmaya açıldığını yazan Terkoğlu, “Oktar, İsrail’deki Sanhedrin hahamlarıyla kamuoyu önünde de yakın diyalog kuruyor. Karşılıklı ziyaretler gerçekleştiriliyor. Bu sayede Oktar’ın tutukluluğu İsrail parlamentosunda bile gündeme geldi. İşte bilinen tüm bu nedenler, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ile Oktar kararının eşzamanlılığını daha da şaşırtıcı hale getiriyor. ’Acaba Oktar kararı, İsrail-Türkiye ilişkilerinde bir düzelmenin sonucunda mı alındı’ fikri herkesin aklında” dedi.

Herzog ile Erdoğan görüşmesinde yer alan Gökçaylar hakkında şu ifadeleri kullandı:

“Oktarcılara yıllardır destek veren ailelerden biri, Gökçaylar. Davanın sanığı Ayça Gökçaylar, Oktar’ın önde gelen kedicikleri arasında yer alıyor. Abla Tuğba Gökçaylar ve annesi de grubun açık destekçileri arasında bulunuyor.

İsrail Cumhurbaşkanı Herzog, geçen gün Türkiye’ye geldiğinde, anne şu fotoğraflı mesajı paylaştı: ‘Kızım İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’u İstanbul’da karşıladı ve kısa ziyaretinde ona eşlik etti.’

Gerçekten de Tuğba Gökçaylar, Herzog’un yanındaydı. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı’nda da görülüyordu. Sebepsiz değil, bir zamanlar hosteslik yapan Tuğba Gökçaylar, İsrail konsolosluk çalışanı olmuş, İsrail-Türkiye görüşmelerinin ortasına düşmüştü.

Ayça Gökçaylar’ın davanın sanığı olması bir yana, Ayça-Tuğba kardeşlerin yaşamı Oktar’ın kedicikler topluluğunun içindeydi.

Daha da ilginci, bu İsrail meselesi davada da gündeme gelmiş, Gökçaylar’ın İstanbul Konsolosluğu kartviziti dava dosyasına girmişti.

Kısacası Herzog’u karşılayıp Erdoğan’la buluşturan isim Oktarcı olmasının yanında, bizzat davanın da tarafıydı.”