İTÜ’nün raporu Maraş depremine ilişkin ayrıntılı bilgiler verdi. Doç. Dr. Taşkın, Adıyaman’da kamu binalarındaki incelemelerine ilişkin “Kamu binaları içinde ağır hasar almış olanlar da var. Deprem sonrası ilk gidilecek binalarda en küçük hata bile kabul edilemez” dedi.

Okul, hastane, belediye kamuda hasar çok büyük

HABER MERKEZİ

İstanbul Teknik Üniversitesi’nin (İTÜ) depremlere ilişkin inşaat, jeoloji, jeofizik mühendisliği ile mimarlık bölümlerinden akademisyenlerin saha araştırmasına dayanan çalışmaları, rapor haline getirildi. Raporda, depremlerin büyüklükleri sırasıyla 7,8 ve 7,7 olarak hesapladı. Kırılma sürelerinin ise sırasıyla yaklaşık 100 ve 60 saniye olduğu ortaya kondu.

BEŞ AYRI DEPREM OLDU

Özellikle ikinci depremin bilinen fay hattından farklı alanda olduğu belirtilerek “Bu depremin arazi izleri ve yüzey kırık haritası yepyeni bilgiler içermekte. Amanos Segmenti’nin 2, Çardak Fayı’nın 2, Pazarcık Segmenti’nin 1, Gölbaşı Segmenti’nin 1 bağımsız depremle aynı anda kırıldığını düşündürmekte. Diğer dikkati çekici bir unsur Türkiye aktif fay haritası ile yüzey kırıkları birbirlerini üzerlememekte ve farklı alanlardan geçmektedir" ifadelerine yer verildi.

AF FELAKET GETİRİYOR

Raporda özetle şu tespitlere yer verildi:

• Bilimsel temele dayanmayan imar affı, imar barışı gibi yapı stokunu yasallaştıran düzenlemelere son verilmeli. Yeni planlamada bu alanlarda yapılaşmalara izin verilmemeli.

• Yeni inşa edilecek konutlarda, zemin koşulları ve benzeri birçok farklı koşul dikkate alınarak tünel kalıp ile inşa edilen taşıyıcı sistemler, prefabrike betonarme konutlar ve modüler çelik sistemlerin avantajlarına değinilerek, birlikte değerlendirilmeli.

• Depremler altyapılara da zarar veriyor. Şebeke ve kanalizasyon boru hatlarının hasarlanması problem yaratabilir. Enfeksiyon hastalıklarına dikkat edilmeli.

• Yıkılan bina sayısına göre toplam deprem atık miktarı 50 milyon ton ile 110 milyon ton aralığında olacağı öngörülmekte. Atıklar için gerekli geçici ve nihai depolama alanı ihtiyacı en yüksek düzeyde.

İTÜ İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Beyza Taşkın, Adıyaman’daki saha çalışmasında yer aldı. Taşkın bölgede, yıkılanlar hariç kamu binalarını incelediklerini belirterek şunları söyledi: "Çevre Bakanlığı bizden bu bölgedeki kamu binalarının incelenmesini istedi. Adıyaman merkezde yıkılmamış binanın olmadığı sokak yok. Dikkat çeken en önemli yan eski olan ancak kat sayısı düşük olan binalar ayakta kalmıştı. Eski olup birkaç daha fazla olan kötü beton, kötü donatı, binaya müdahaleler varsa yıkılmış. İçinde kocaman yuvarlık dere taşı kullanılan binalar var yıkılan. Yeni binalarda beton iyi ama tek başına korumuyor. Çok parametre var. Bir hata varsa çökmez. Tüm hatalar bir araya gelince çöküyor. Birkaç kolonun aynı anda çökmesi demek. Ve elbette yeni binalar için zemin sorunu. Yumuşak zemine yüksek katlı bina. Tarıma elverişli yumuşak alanlar, Gölbaşı mesela. Yumuşak zemine radye temel yetmez başka bir çalışma gerekli. Ama bu yok bina tümden yıkılıyor.

İstanbul’da alan sınırlı. Ama Anadolu’da da dikey mimari var. Oysa yatay olabilir. Çünkü orada ilçeler arası mesafe uzun. Ama daha ekonomik diye yataya yönelmiyorlar. Bir de insanlar çok alan değiştirmek istemiyor.

Kamu otoritesinin yapacağı ‘Burası 3 kat daha fazla yapamazsın’ demek. Bu yapılmıyor. Her şehirde siyasi olmayan kişilerden oluşmuş bilimsel heyetler kurulmalı. Denetimlerin çok iyi yapılması gerekiyor.

• Adıyaman incelemesinde tespit edilenler: Kamu binalarından yıkılanları incelemedik biz. Örneğin Adıyaman Belediye binası tümden çökmüş. Sadece tabelası var. Onun dışındakilerde güçlendirilmiş ve yeni binalarda yapısal olmayan hasarlar var.

• Çelikhan’da ağır gören bir hastane var. Eski ve ağır hasarlı. Zaten yıkılacaktı dediler.

• Kamu binalarının hiç hasar görmemesi gerekiyor. Kabul edilecek şeyler değil bir an önce güçlendirilmeli.

• Hastane ya da okul binasında asma tavan düşmesi ya da dolabın devrilmesi birkaç kişinin hayatını mal olabilir: Kamu binalarının güvenliği önemli."

***

Binaları yıkan 5 hata

Binaların enkaz haline gelme nedenlerine ilişkin şu tespitler yer aldı:

• Binaların yaşı,

• Zeminlerin taşıma kapasitelerinin düşük olması,

• İnşaatlarda kullanılan malzeme kalitesinin, kolonlar ve kirişlerin en kesit boyutlarının ve donatı miktarlarının yetersizliği,

• İnşa edildiği yılda yürürlükteki yönetmeliklere uygun inşa edilmemesi,

• Bitişik nizamda inşa edilen binaların kat seviyelerinin farklı olmaları.

***

Hasarsız bina yok

İTÜ ekibinin incelemesinde sadece Adıyaman Merkez, Tut, Çelikhan ilçeleri ile Pınarbaşı beldesinde çok sayıda kamu binasının da hasar aldığı tespit edildi. İncelemede tamamen çöken binalar kapsama alınmadı. O incelemenin sonuçlarından bir bölümü; okul binalarından 4’ü ağır, 3’ü orta. 14’ü hafif hasarlı çıktı. 1 hastane ile 2 idari bina da ağır hasar tespit edildi.

2000’li yıllarda inşa edilen okul binalarında yaygın biçimde uygulanan asma tavanlarda dökmeler ve hasarlar oluşmuş. Bu uygulamadan vazgeçilmesi düşünülmeli. İncelenen hastanelerden Maraş’taki Necip Fazıl Şehir Hastanesi Ana Hizmet Binası’nda taşıyıcı olmayan eleman ve kritik teçhizat hasarları meydana gelmiş. Asma tavanlar düşmüş. Bunun yanı sıda birçok tıp merkezi, Türk Telekom ve mftülük binası zarar gördü.