Okullarda ilk ders zili çaldı

İlköğretim ve liselerde 2008-2009 eğitim-öğretim yılının ilk ders zili bugün çaldı. 14 milyon öğrenci ve 662 bin öğretmen 3 aylık yaz tatilinin ardından ders başı yaptı. Yeni eğitim-öğretim yılının başlaması dolayısıyla Gaziantep’te Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in katıldığı bir tören düzenlendi. Ayrıca tüm illerde de törenler yapıldı, öğrenciler ve öğretmenlerin de katıldığı heyetler, Atatürk anıtlarına çelenkler koydu.

ÇALIŞMA TAKVİMİ

Öğrenciler, 2008-2009 eğitim-öğretim yılının ilk döneminde, Ramazan Bayramı, Kurban Bayramı ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve yılbaşı dolayısıyla toplam 9 gün tatil yapacak. 2008-2009 eğitim-öğretim yılının birinci dönemi 23 Ocak 2009’da sona erecek. Öğrenciler ve öğretmenler 26 Ocak-6 Şubat 2009 arasında yarı yıl tatili yapacak. İkinci dönem ise 9 Şubat 2009’da başlayacak. 2008-2009 eğitim-öğretim yılının son ders zili 12 Haziran 2009’da çalacak. 2009-2010 eğitim-öğretim yılının başlama tarihi ise 7 Eylül 2009 olarak belirlendi.

TRAFİK KAOSUNA KARŞI ALINAN ÖNLEMLER

2 milyon 320 bin öğrencinin dersbaşı yapacağı İstanbul’da, Büyükşehir Belediyesi trafikte sorun yaşanmaması için bazı önlemler aldı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü, İl Jandarma Komutanlığı, Milli Eğitim Müdürlüğü, Taksiciler Odası, Okul Servisleri Odası, İstanbul Ticaret Odası, İETT, İDO, Fen İşleri Daire Başkanlığı, Yapı İşleri Müdürlüğü, Ulaşım A.Ş. İBB Trafik Müdürlüğü, Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü’nün koordinasyonuyla alınan bazı tedbirler şöyle:

»Öğrenci servisleri mutlaka öğrenciyi evinden alıp evine bırakacak kesinlikle öğrenci boş olarak servise çıkılmayacak.

»Okul servisleri okul çevrelerindeki İSPARK otoparklarında okul giriş ve çıkış saatlerinde 3 gün süreyle 30 dakika ücretsiz araç park edecekler.

»8-9-10 Eylül günü İETT, özel halk otobüsleri, vapurlar, deniz motorları, metro, hafif metro; sabah 06.00-10.00 ile öğleden sonra 16.00-20.00 saatleri arası ücretsiz olacak. Taksiler yüzde 50 indirimli yolcu taşıyacak. İETT 800 ek otobüs seferi koyacak.

»Okul Servis araçları Asya ve Avrupa yakası arasında arabalı vapurlardan öncelikle yararlanacak.

»Trafik akışını sağlamak için 7 bin polis görev yapacak.

»Trafik sıkışıklığı yaşanmaması için ana arterlerde bin zabıta memuru trafik ekiplerine yardımcı olacak.

OKULLARDA KRAVAT DÖNEMİ BİTTİ

İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü, öğrencilerin kravat takma zorunluluğunun olmadığını açıkladı. Gazetemiz yazarlarından ve Gazi Üniversitesi Psikatri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Candansayar kararın “tek tipleşmeyi bozduğu için olumlu’’ olduğunu belirtirken, Eğitim Sen İstanbul 1 No’lu Şube Yönetim Kurulu Üyesi Nihat Dede “biçimsel değişimin önemi yok’’ dedi. Eğitim-Sen eski genel başkanı Alaaddin Dinçer’e göre ise kravat serbestisinin önünde mevzuat engeli bulunuyor.

İstanbul Milli Eğitim Müdürü Ata Özer, yeni öğretim yılında hiçbir öğrencinin  kravat takmadığı için disipline sevk edilmeyeceğini açıkladı. Kararını bir ankete dayandıran Ata Özer, öğrencilerin pek çoğunun lacivert ceket, gri pantolon, gömlek ve kravattan nefret ettiğini, kravat yüzünden disipline giden öğrencinin de okuldan soğuduğunu savundu. Özer, kravat serbestisi kararını 39 ilçenin Milli Eğitim müdürüne bir toplantıyla duyurdu. Yeni uygulamada kravat takmamanın cezası olmayacak. Öğrenci hava soğuyana ve kendisi ihtiyaç duyana kadar gömlek-kravat yerine tişörtle okula gelebilecek. Kot pantolon yasağı ise yine sürecek.

‘TEK TİPLEŞMEYİ BOZDUĞU İÇİN OLUMLU’

Kararı yeni ve olumlu bir gelişme olarak değerlendiren Prof. Dr. Selçuk Candansayar, “Tek tipleşmeyi bozan herşey olumlu’’ dedi. Türkiye’deki okullarda eğitimin bir üniforma haline getirilmesini temel sorun olarak değerlendiren  Candansayar, ‘’Çocuğu okulla birleştirmek ve etkileşimini sağlamak için, çocukların okula özgürce gitmelerinde çok büyük bir yarar var. Bu nedenle karar önemli. Ama konunun şöyle bir tarafı da var; okul üniforması, sınıfsal eşitsizlikleri gizler. En zengini ve en fakire de aynı siyah önlüğü giyer. Yani okul, sınıfsal farklılığın ortadan kalktığı bir yer haline getirilir. Böyle baktığımızda, formanın ya da kravatın ilk çıkışı olumlu gibi geliyor ama günümüzde artık bunun bir mantığı yok’’ dedi.

Eğitim-Sen eski genel başkanı Alaaddin Dinçer’e göre ise kravat serbestisinin önünde mevzuat engeli bulunuyor. Dinçer “Böyle bir serbestliğin getirilmesi mevcut mevzuata, yönetmeliklere aykırı. Ben, burada esas olarak modernleşmenin, aydınlanmanın ve batılılaşmanın Cumhuriyet’le birlikte sembolü haline gelen kravata dair bir karşıtlık, örgütlenme niyetini taşındığını düşünüyorum” dedi.

‘BİÇİMSEL DEĞİŞİMİN ÖNEMİ YOK’

Eğitim Sen İstanbul 1 No’lu Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Nihat Dede de kararı olumlu bulmadı.  İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü’nün kararını “şekilsel’’ olarak değerlendiren Dede, “Eğitimde bilimsel bir değişim olmadığı sürece, yapılan biçimsel değişimlerin hiç bir önemi yok’’ dedi. Bir eğitmen olarak, kılık kıyafetin  zaptu rapt altına alınmasına  karşı olduğunu vurgulayan Dede, “Eğitim bilimsel olmadığı sürece bu karardan bir sonuç alınması beklenemez. Öncelikle eğitimin felsefesi bilinmeli’’ dedi.  İstanbul Milli Eğitim Müdürü Ata Özer’in bu kararı eğitmenleri katmadan almış olduğuna dikkat çeken Dede, “Buna karar verecek olan bir meclisler girişimi olmalıydı. Kravat üzerinden bu kadar çok devasa sorunları olan bir millii eğitimin, öğrenciler ve öğretmenlerle bu sorunları tartışmaması ve böyle bir zemin hazırlamaması bizi rahatsız ediyor’’ diye konuştu.

***

‘Eğitim sistemine reform gerek’

Eğitim İş Sendikası Genel Başkanı Yüksel Adıbelli, yeni eğitim öğretim yılının büyük sorunlarla başlayacağını belirtti. Adıbelli, “Eğitime ayrılan bütçe yetersiz. Öğretmen ve derslik açığı büyüdü. Eğitim paralı hale getirildi, okullar ticarethane, öğrenci müşteri oldu” dedi. İstanbul’da ilköğretimde ortalama sınıf mevcudunun 49 olduğunu belirten  Adıbelli, “Bu sayının Diyarbakır’da 48, Şanlıurfa’da 57, Mardin, Batman ve Şırnak’ta 46, Gaziantep’te 48, Van’da 47, Adana’da 43, Hakkari’de 41 olduğunu bildirdi, “Halen 70 kişinin aynı sınıfta eğitim yaptığı okullar bulunuyor. Böyle bir yapıda sağlıklı bir eğitimden söz edilemez” dedi.

Adıbelli, eğitim sisteminin sınavlara endeksli hale geldiğini, 1970’li yılların sonlarında 200 olan dershane sayısının geçen yıl 4 bin 31’e ulaştığını da kaydetti. Okullara yeterli ödenek ayrılmadığını ifade eden Adıbelli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğitim harcamalarının önemli bir bölümü çeşitli adlar altında velilerden alınıyor, eğitimin yükü veliye yıkılıyor. Eğitime yeterli bütçe ayrılmaması sonucu eğitim kurumları birer ticarethaneye, okul müdürleri tüccar, öğretmen tahsildar, öğrenci ve velisi ise müşteri durumuna düşürüldü.”

İşsiz öğretmen sayısının çığ gibi büyüyerek 180 bini aştığını işaret eden Adıbelli, eğitim fakültelerinden mezun olan gençlerin binlercesinin artık öğretmen olarak atanabilme umutlarını kaybettiklerini söyledi. Adıbelli, eğitim sisteminde acilen ve gerçek bir reforma gereksinim duyulduğunu, herkes için parasız ve nitelikli eğitimin koşullarının yaratılmasının bu eğitim reformunun öncelikli hedefi olması gerektiğini sözlerine ekledi. Başak Turan Ankara

***

‘Anadilde eğitim istiyoruz’ mitingi

Çok sayıda siyasi parti ve sivil toplum örgütünün bir araya gelmesiyle oluşturduğu ‘Batman Demokrasi Platformu’ Batman’da “Ana dilde eğitim istiyoruz!” mitingi düzenleyecek. 10 Eylül 2008 tarihinde gerçekleştirilecek olan mitingle ilgili bilgi veren Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası Batman Şube Başkanı Selim Aratemur, bölgede ve Batman’da Türkçe bilmeyen çok sayıda çocuğun olduğunu belirterek, “Çocuklar Türkçe eğitim alırken anlama ve öğrenme güçlüğü yaşıyorlar” dedi.

Anadilde eğitimin evrensel bir hak olduğunu ifade eden Aratemur, “Türkiye’de demokrasinin tam anlamıyla uygulanmasını, yasaların değiştirilmesiyle ana dilde eğitim hakkının güvenceye alınmasını talep ediyoruz” dedi. Kürt dilinin her türlü haktan yoksun olduğunu ifade eden Aratemur, şunları kaydetti: “Demokrasiden yana olan herkesi Eğitim-Sen, Genel-İş, Sağlık Emekçileri Sendikası, Türkiye Petrol Kimya Lastik İşçileri Sendikası, İnsan Hakları Derneği, Demokratik Toplum Partisi, Yoksullukla Mücadele Derneği, Bahar Kültür Merkezi ve bağımsız kişilerin Musa Anter Halkevi’nin önünde saat 13.00’de başlatacağı mitinge destek vermeye davet ediyoruz.” Özlem Zorcan Ankara