CHP Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başdanışmanı Nuşirevan Elçi'nin yerel yönetimlere yönelik açıklamalarının sorulması üzerine "Genel Başkanımızın, parti sözcüsü olarak benim ve grup başkan vekillerimizin dışında her beyan, ancak şahsi görüşü yansıtır. Partimizi hiçbir şekilde bağlamaz" yanıtını verdi.

Öztrak: Nuşirevan Elçi'nin beyanları şahsi görüşüdür, partimizi bağlamaz

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında yılın ilk toplantısını gerçekleştirdi.

Toplantıya ilişkin parti genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen Öztrak, Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı enflasyon verilerinin doğruyu yansıtmadığını belirterek CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun TÜİK önünde yaptığı açıklamayı hatırlattı.

Öztrak, "Sorumluları önceden uyardı. Artık günah bizden gitti. Herkes yaptıklarının hesabını yargı önünde mutlaka verecek. Emeklinin, emekçinin, dul ve yetimin gasbedilen haklarının hesabı seçimden sonra mutlaka sorulacak. Bundan kimsenin en ufak şüphesi olmasın" diye konuştu.

"NEDEN BAŞTA YÜZDE 30'U VERMEDİNİZ?"

Memur ve emekli aylıklarına yapılan yüzde 25 oranındaki artışın 30'a çıkarılmasını ise "İhale yapmıyorsunuz memurun maaşını, emeklinin aylığını belirliyorsunuz" diyerek eleştirdi. Öztrak, "Madem imkanınız vardı neden baştan yüzde 30'u vermediniz. Siz böyle mi devlet yönetiyorsunuz?" dedi.

Yüzde 30'luk zammın da yetersiz olduğunu ifade eden Öztrak, "Memurumuza, emeklimize açık çağrımızdır. Bunları sallayabildiğiniz kadar sallayın. Salladıkça dökülecekler, salladıkça düşecekler" diye konuştu.

Rusya'nın 20 milyar dolarlık BOTAŞ'a ait gaz borcunun 2024'e ötelendiğinin yazıldığını ifade eden Öztrak, "Bu borç ötelemesi neyin karşılığı yapıldı? Erdoğan seçim öncesi Rusya'ya hangi sözleri verdi? Yine daha düne kadar etmedik hakaret bırakmadıkları Körfez ülkelerine birkaç dolar için el açıp duruyorlar. Bunların karşılığında bu ülkelere ne veriliyor? Tüm bunları öğrenmek, milletimizin ve iktidara yürüyen bizlerin hakkıdır" diye konuştu.

Suriye ile ilgili gelişmelere de değinen Öztrak, Kılıçdaroğlu'nun 2012'de AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yazdığı mektubu hatırlattı. İktidarın o zaman tüm önerilere kulak tıkadığını savunan Öztrak, "Yetmedi üstüne bizlere hakaretler etti. Şimdi ekonomik olarak tıkanmış, gaz parası için Rusya'ya avuç açmış bir Erdoğan, Suriye ile müzakereleri yürütürken bu bölgede, Rusya ile çatışacak olası hayati çıkarlarımızı ne kadar savunabilir? Rusya bizim elbette önemli bir komşumuzdur. Bizim nezdimizde iki ülke arasındaki dostluk kesinlikle kişilerden bağımsızdır. Biz bu dostluğun bozulmasını istemeyiz. Ama muhataplarımız Türkiye'de topal ördek olmuş bir hükümetin zaaflarını kullanarak ülkemizin ali menfaatlerine halel getirmeye çalışırsa dostluğumuz baki kalmak kaydıyla, buna rıza da göstermeyiz. Çünkü bizim için öncelikli olan partimizin değil, ülkemizin çıkarlarıdır. CHP iktidarında dış politikamız şahsi değil, milli olacaktır. Bunu herkes böyle bilsin" dedi.

"İSTANBULLUNUN İRADESİ MİDENİZE OTURUR"

İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik terör soruşturmasına da değinen Öztrak, AKP iktidarının vesayeti altındaki savcı ve hakimleri kullanarak İBB'ye kumpas üstüne kumpas tezgahladığını ifade etti. Öztrak,"Önce seyyar hakimleri eliyle ipe sapa gelmez bir hakaret suçlamasıyla, Belediye Başkanımıza ceza verdiler. Şimdi öğreniyoruz ki, bu davada beraat kararı vereceği anlaşılan davadan el çektirilerek, başka yere sürülen hakime, 'Sen istediğimiz kararı ver, istinaf ve Yargıtay kararı ne de olsa onayacak' diyerek, üzerinde baskı kurulmuş. Bunun adı siyasi cinayettir. Hukuk katliamıdır. Dün Genel Başkanımızın talimatıyla Grup Başkanvekilimiz, Genel Başkan Yardımcılarımız, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ı ziyaret ettiler. Bu ciddi iddialar hakkında soruşturma açılması, müfettiş görevlendirilmesi için talepte bulundular. Ama Adalet Bakanı, adaletin değil, sarayın bakanı gibi davrandı, ipe un serdi. Bu hukuk cinayetinin faillerinden biri oldu. Seçimden önce İstanbul'u hukuk kumpasıyla ele geçirmek, İstanbul'un maddi ve siyasi rantını seçimlerde kullanmak istedikleri çok açık. Bu kumpasçılara bir kez daha şunu hatırlatalım. İstanbul, İstanbullunun iradesi, millet iradesi büyük lokmadır, midenize oturur. Bugün oturduğunuz o koltuklara güvenip de hukuku katletmeye yeltenmeyin. Ayarıyla oynamaya kalktığınız kantar gün gelir sizi de tartar" diye konuştu.

"AİLENİN TALEBİ BU"

Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Öztrak, eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'in silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmesine ilişkin soru üzerine, "Son derece korkunç, ürkütücü bir cinayettir. Dün bu cinayetle ilgili olarak Genel Başkanımız gerekli açıklamayı yaptı. Rahmetlinin babası ve eşiyle de görüştüğünü ifade etti. Biz şu anda bu konunun arkasında olduğumuzu ifade edip, konuyu daha fazla siyasetin içine çekmemek için yetkililerin yapacaklarını izliyoruz. Çünkü kendi ailelerinin de talebi bu" yanıtını verdi.

Öztrak, Kılıçdaroğlu'nun başdanışmanı Nuşirevan Elçi'nin sözlerine yönelik tepkiler hakkında, "Şunu açıkça ifade edeyim, Genel Başkanımızın, parti sözcüsü olarak benim ve grup başkan vekillerimizin dışında her beyan, ancak şahsi görüşü yansıtır. Partimizi hiçbir şekilde bağlamaz. Bu konunun partimizin de gündeminde olmadığını ilgili danışman ifade etmiş" dedi.

NUŞİREVAN ELÇİ NE DEMİŞTİ?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başdanışmanı Nuşirevan Elçi, Rudaw'a konuşan Elçi, partisinin Kürt hakları konusunda çalışmalarının olduğunu belirtmiş, "Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi diyoruz. Adı özerklik veya başka türlü de konulabilir. Tüm yetki ve imkanların tek bir yerde toplanması başından beri yanlış. Hem Kürtler için hem de diğer halklar için yetkilerin dağıtılması gerekli" diye konuşmuştu.