CHP Sözcüsü Faik Öztrak, "Benzer ülkelerin kurlarına baktığımız zaman bize benzeyen ekonomiler içinde kuru en fazla artan ülkeler içindeyiz. Parası en hızlı değer kaybeden yani... Birinci kim, Rusya. İki yıllık tahvil faizlerindeki yükselişe baktığımız zaman biz yine ikinci olmuşuz birinci yine Rusya. Söylediğim gibi Rusya savaşta, biz değil" eleştirisi yaptı.

Öztrak'tan ekonomi eleştirisi: Rusya savaşta, biz değil

CHP Ekonomi Politikaları, İşveren Sendikaları ve Kuruluşlarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak'ın başkanlığındaki Ekonomi Masası, dün yaptığı Bartın çalışmalarının ardından bugün Karabük'te.

Ekonomi Masası heyeti, Safranbolu Belediyesi Sosyal Tesisleri'nde Karabüklü iş dünyasının temsilcileri ile bir araya geldi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, burada yaptığı açıklamada Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin, "Rusya-Ukrayna savaşının bize doğrudan ticaret ve turizm yoluyla maliyeti var." dedi.

"EKONOMİMİZ PATİNAJ YAPMAYA BAŞLADI"

Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Öztrak, "Türkiye bugün üç büyük krizin iç içe geçmesi sonucunda bir buhranı yaşıyor. Birinci krizimiz, ekonomik kriz. Ama bugün yaşadıklarımız aslında dünden bu yana olup bitenlerin sonucu. Özellikle 2013’ten itibaren ekonomiyi borçla şişirme modelinin tıkanması ile ekonomimiz patinaj yapmaya başladı. Dünyada bize benzeyen ekonomilerden ayrıldı" dedi.

Öztrak açıklamasına şöyle devam etti:

"BU SİSTEM CEBİMİZİ BOŞALTTI"

İkinci önemli gelişme, devlette yaşanan bir yönetim krizi var. Devlette bu yönetim krizi de özellikle tek adam rejiminin başlangıcı ile birlikte ortaya çıktı. 2014’te işe, ‘Ben alışılmış bir cumhurbaşkanı olmayacağım’ diye başladık. Ondan sonra gördük ki tüm kurumlarda çok ciddi tahribatlar yaşadık. Hiç alışmadığımız halde Türkiye’de bir seçim tekrar edildi. Arkasından hain bir darbe girişimi ile karşı karşıya kaldık. Ondan sonra olağanüstü hâl ilan edildi. Dünyada bir şekilde benimsenmediği halde olağanüstü halde yapılan bir referandum ile mevcut sisteme geçtik. Mevcut sisteme geçtiğimiz 2018’ten bu yana bu sistem cebimizi boşalttı. Çünkü ülke yönetilmiyor, savruluyor.

"ÇİFTÇİYE, SANAYİCİYE HİBE YERİNE BORÇ VERMEYİ TERCİH ETTİK"

2020’de bu iki krizin üstüne bir de salgın eklendi. Aslında salgının ekonomik kısmını da çok kötü yönettik. Bütün dünya salgında yurttaşlarına yardım ederken, daha çok bütçeden hibe verirken biz esnafa, çiftçiye, sanayiciye hibe yerine borç vermeyi tercih ettik. Zaten borca batmış olan insanlarımızı daha fazla borca batırdık. Sonunda ekonomik kriz, devlet yönetimindeki kriz, salgın… Türkiye çok ciddi bir buhrana girdi.

"BAKALIM NASIL TUTTURACAKLAR"

Hatırlarsanız 2023 hedefleri vardı. Bugün de yine söyleniyor 2023 ama ne olduğu söylenmiyor, hedefleri tutturacağız diyorlar. Bakalım nasıl tutturacaklar. 2023 yılında denmiş ki, ‘biz bu ülkenin milli gelirini 2 trilyon dolara çıkaracağız.’ Şimdi ne olacak diyorlar, 925 milyar dolar. Yarısından bile aşağıda. Kişi başına düşen gelir, demişler ki, ‘2023 yılında 25 bin dolar yapacağız.’ Demişler ki diyorum önce seçim beyannamesinde yazdılar, sonra plana bu dahil edildi. Şimdi diyorlar ki ‘hayır 10 bin 703 dolar olacak.’ Yarısından bile aşağıda.

"CİDDİ BİR BAŞARISIZLIK"

İhracat, bu sene rekor kırdık, ihracatımız çok iyi diye övünüyoruz. 2011 yılında 2023 yılında biz ihracatı 500 milyar dolara çıkarmayı vadetmişiz. Ne olmuş, 242 milyar dolar. Yarısından bile düşük. Son olarak işsizlik, yüzde 5’e indireceğiz demişiz, şimdi diyoruz ki işsizlik önümüzdeki yıl yüzde 11,4 olacak. Demek ki vaat edilen hedeflere ulaşamamışız. Hatta yarısına bile ulaşamamışız. Çok ciddi bir başarısızlık.

"MERKEZ BANKASI’NIN DÖVİZ KASASI BOŞALTILDI"

İstikrar diye bir şey kalmadı ekonomide. Bunun arkasında ne var? Kerameti kendinden menkul bir söz var: ‘Faiz sebep, enflasyon sonuç.’ Dünyada böyle bir şey yok. Şimdi 2018’in Temmuz ayından bu yana bu laf söylendi önce. Londra’da söylendi, Londra’da bu söylendikten sonra ülkede dengeler allak bullak olmaya başladı. Hemen geri ricat edildi. Ama allak bullak olan dengeleri yeniden tutturabilmek için Merkez Bankası’nın döviz kasası boşaltıldı. 128 milyar dolar, bugün bir de buna 40 milyar dolar daha ilave edin, 168 milyar dolar Merkez Bankası’nın arka kapısından buharlaştırıldı. O günden bugüne 3 tane Hazine ve Maliye Bakanı değişti. 4 tane Merkez Bankası başkanı gördük.

"ASGARİ ÜCRET İKİ AYDA AÇLIK SINIRININ ALTINA İNDİ"

Şu andaki yönetim işbaşına geldiğinde 55 olan tüketici enflasyonu kaçtı? Yüzde 29,75. Yine aynı şekilde üretici fiyatları enflasyonu ya da toptan eşya fiyatları enflasyonu endeksi ne kadardı? Yüzde 30,84. Nereden nereye. Asgari ücret iki ayda açlık sınırının altına indi. Yüzde 50 zam verdiler, ona rağmen asgari ücret iki ayda açlık sınırının altına indi.

"35-40 MİLYAR DOLAR SAVAŞIN BİZE MALİYETİ OLACAĞI ANLAŞILIYOR"

Bir kere her şeyden önce Rusya Ukrayna savaşının ticaret, turizm, ihracat yoluyla maliyeti var. İthal ettiğimiz enerji fiyatlarındaki artış nedeniyle ödemeler dengemiz üzerinde etkisi var. Çünkü baktığımız zaman Rusya bizim turizmde birinci, en yüksek turist gönderen ülke olarak birinci, Ukrayna üçüncü. Gerçekten ciddi şekilde etkiliyor. Bunun 35-40 milyar dolar savaşın bize maliyeti olacağı anlaşılıyor."

RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI

Rusya-Ukrayna savaşının ekonomiye etkisini yorumlayan Öztrak, "Onun dışında bu savaşla birlikte Avrupa’nın en önemli pazarlarında Çin’i falan sollayıp girmemize neden olan ulaştırma marjlarında da ciddi bir artış beklentisi ortaya çıkıyor. Bu dediğim 35-40 milyar dolara daha önce anlattığım yaklaşık 30 milyar Türk lirası maliyet olacak Kur Korumalı Mevduat dahil değil. Yine artan riskler ve buna bağlı olacak artan faizler dahil değil. Benzer ülkelerle bizim risk primimize baktığımız zaman savaştan sonra bizim risk primimiz diğerlerine göre çok daha hızlı artmış. Bizi geçen bir tane ülke var risk primi artmış, Rusya. Adam savaşta zaten biz savaşta falan değiliz" dedi.

Öztrak, "Yine benzer ülkelerin kurlarına baktığımız zaman biz bize benzeyen ekonomiler içinde kuru en fazla artan ülkeler içindeyiz. Parası en hızlı değer kaybeden yani. Birinci kim, yine Rusya. İki yıllık tahvil faizlerindeki yükselişe baktığımız zaman biz yine ikinci olmuşuz birinci yine Rusya. Söylediğim gibi Rusya savaşta, biz değil" ifadelerini kullandı.

(ANKA)