Hessen Eyaleti Yabancı Meclisleri Çalışma Grubu AGAH, PİSA araştırması nedeniyle Hessen Eğitim Bakanlığı'na sert tepki gösterdi: "Bakanlık, PISA'daki kötü sonuçların nedenini koronavirüste ve göçmen kökenli öğrencilerde arayarak kendi başarısızlıklarını örtbas etmeye çalışıyor."

PISA araştırması: Almanya'da göçmen çocuklarla ilgili tartışmalar yeniden alevlendi
Fotoğraf: Depophotos

BirGün/FRANKFURT

OECD'nin açıkladığı 2022 PISA araştırmasının sonuçları Almanya'da göçmen çocukların eğitimiyle ilgili tartışmaları yeniden alevlendirdi. Araştırmaya göre Almanya'daki öğrenciler her zamankinden daha kötü bir performans sergiliyor.

Hessen Eğitim Bakanlığı sonucun sürpriz sayılamayacağını açıkladı.

Pisa verilerinin, Almanya'da diğer ülkelere kıyasla çok daha uzun korona okul kapatmalarının hemen ardından alındığını kaydeden bakanlık, "Almanya'da durum özellikle göç nedeniyle giderek daha heterojen hale gelen ve çoğu zaman eğitim açısından dezavantajlı ailelerden gelen öğrenci kitlesi ile daha da artmaktadır.  Hessen'de mülteciler ve göç nedeniyle her ay 1.000 çocuk ve genç daha okullara girmektedir. Bu, öğretmenlerin büyük çabalarına rağmen her zaman tam olarak karşılanamayan ve destek tedbirleriyle telafi edilemeyen muazzam bir yük ve zorluktur" açıklamasını yaptı. Hessen eyaleti Yabancılar Meclisleri Çalışma Grubu AGAH Yönetim Kurulu Başkanı Enis Gülegen de PISA araştırmasının sonuçlarıyla ilgili, "Değişimi istemenin yeterli olmadığını çok açık bir şekilde gösteriyor. Aynı zamanda bunu yapmak zorundasınız" dedi.

Agah Yönetim Kurulu Başkanı Enis Gülegen, "Ancak Hessen Eyaleti Eğitim Bakanlığı'nın, öğrenci kitlesinin göç nedeniyle giderek daha heterojen hale geldiğine, bu çocukların genellikle eğitim açısından dezavantajlı ailelerden geldiğine ve yetersiz dil becerilerine sahip olduğuna işaret etmesi pek işe yaramıyor" açıklamasını yaptı.

AGAH Başkanı Gülegen, yıllardan beri göçmen kökenli çocuk ve gençlerin çok dilliliğine çok az önem verildiğine de dikkat çekti. 

"DİL ÖĞRETİMİ DAHİL BİREYSEL DESTEK KURAL OLMALI"

2014 yılında "Hiçbir çocuk geride kalmasın - Hessen'de okul eğitiminin çerçeve koşulları, fırsatları ve geleceği" başlıklı bir araştırma komisyonu kurulmuştu. Nihai raporda, diğer hususların yanı sıra, öğretmen eğitimine ve ileri eğitime daha fazla yatırım yapılması gerektiği belirtilmiş, okulların daha interaktif hale gelmesi ve öğrencilere daha iyi destek sağlamanması istenmişti.

"Bu nihai rapor 2018 yılında eyalet parlamentosundaki tartışmalardan sonra çekmecede kaybolmuş gibi görünüyor. Hala öğretmen açığı var. Okula yeni başlayanlar için yetersiz önlemler var ve koronavirüs pandemisi bize dijitalleşme konusunda hala geride olduğumuzu açıkça gösterdi" diyen Gülegen sözlerini şöyle sürdürdü: "Öğretmen eğitimine ve okullara daha fazla yatırım yapmamız gerekiyor. Öğrencilerin daha küçük öğrenme gruplarına ve günümüzün ihtiyaçlarına ve ilgi alanlarına yönelik öğretme ve öğrenme yöntemlerine ihtiyacı var. Dil edinimi de dahil olmak üzere bireyselleştirilmiş destek istisna değil kural olmalıdır. Tüm bunları uzun zamandır bilmemize rağmen Hessen Eğitim Bakanlığı, PISA'daki kötü sonuçların nedenini koronavirüste ve göçmen kökenli öğrencilerde arayarak kendi başarısızlıklarını örtbas etmeye çalışıyor. İfadelerin sağ popülist formülasyonlara dayanması, sorunun doğru analiz edilmesine yardımcı olmuyor ve sağ popülistleri güçlendiriyor."

BTMB: HEP AYNI GRUP SUÇLANIYOR

Almanya Türkçe ve Çok Dilli Eğitim Birliğ (BTMB) de, yayınlanan PISA sonuçlarının endişe verici olmasının yanı sıra skandal ve utanç verici olduğunu vurguladı. BTMB Yönetim Kurulu adına Bilge Yörenç (Hamburg) ve Orhan Güner (Aşağı Saksonya) imzalı açıklamada, bu olumsuz durumun son 20 yılda neredeyse hiç düzeltilememiş olması, eğitim sistemi için çok endişe verici olduğuna dikkat çekilerek şöyle denildi:  "BTMB Görüyoruz ki, her yıl hep aynı grup suçlu bulunuyor: Göçmen kökenli öğrenciler. AMA asıl sorun göçmen kökenli çocuk ve gençlerde değil, eğitim sistemimizdeki yapısal eksikliklerde yatmaktadır.

Artık zorluklarla dürüstçe yüzleşmenin ve kötü sonuçların gerçek nedenlerini belirlemenin zamanı gelmiştir.

Bizce temel sorunlardan biri, aşırı kalabalık sınıflara ve bireysel destek eksikliğine yol açan ciddi öğretmen açığıdır. Aynı zamanda, göçmen kökenli öğrencilerin entegrasyonu için hayati öneme sahip olan nitelikli dil dersi öğretmenlerinin de sayısı da eksiktir.

Eğitim politikasının yeni bir çizgi izleme zamanı çoktan gelmiştir. Tüm öğrencilere eşit eğitim fırsatlarının sağlanması esastır. Bu, okulların yeterli şekilde donatılmasından yeterli nitelikli personelin bulunmasına kadar yapısal eksikliklerin giderilmesi gerektiği anlamına gelir.
Eğitim sistemine sağlanan mali destek çok önemli bir faktördür. Eğitim kurumlarını yeterince donatmak ve öğretmenlere makul bir ödeme yapmak için buraya acilen daha fazla maddi imkan sağlanması gerekmektedir. Eğitim kalitesinin düşmemesini aynı zamanda öğrencilerin kişisel ve mesleki gelişimleri için mümkün olan en iyi koşulları almalarını sağlamanın tek yolu budur.

​Eğitim politikasından sorumlu olanların, yapısal sorunlara çözüm bulmak için cesur adımlar atmasının zamanı gelmiştir. Bir sonraki PISA sonuçlarının olumlu gelişmeler göstermesini sağlamak için kapsamlı bir reform kaçınılmazdır. Bu sonuçlar gösteriyor ki; tüm öğrenciler için adil eğitim fırsatlarına odaklanmak artık kaçınılmazdır"