Anne karnında plastik maddeye maruz kalmak ciddi sorun yaratabilir. Prof. Ertörer, “Bu maddelere maruz kalmak astım, obezite, kanser gibi hastalık riskini artırır” dedi.

Plastik ajanlar hastalık sebebi!
Fotoğraf: Wikipedia

Haber Merkezi

Yapılan araştırmalara göre, bebekler plastik ve benzeri maddelerin olumsuz etkileriyle henüz doğmadan tanışıyor ve bu durum ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor.

Türkiye Endokrinoloji Ve Metabolizma Derneği’nin düzenlediği 45. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kongresi 17-21 Nisan tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirildi.

ETKİLERİ YILLAR SONRA

Dernek Genel Sekreteri Prof. Dr. Melek Eda Ertörer, endokrin bozucu ajanlara dikkat çekerek, bunları endüstrileşmenin kaçınılmaz sonucu olarak yaşama dahil olan, üreme ve gelişimsel süreçleri olumsuz etkileyen dış ajanlar olarak tanımladı.

Ertörer, şöyle devam etti: "Endüstride kullanılan plastikler, polyester, epoksi reçine, teflon gibi ajanlar, doğada bulunan ve gıdalarla alınan soya, DDT gibi tarımda kullanılan bazı maddeler, kozmetiklerde ve deterjanlarda kullanılabilen fitalatlar endokrin bozuculara örnek olarak gösterilebilir. Endüstriyel atıklarla besin zincirine katıldıktan sonra çoğu doğada yüzyıllarca yok olmayan ve yayılan bu maddeler, solunum yolu, cilt yolu, ağız yolu gibi yollardan organizmaya girerler. Olumsuz etkilerinin ortaya çıkması için bazen on yıllar geçmesi gerekebilir. Özellikle anne karnında veya yaşamın ilk yıllarında bu maddelere maruz kalmak, ilerleyen yaşlarda ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Kısırlık, tekrarlayan düşükler gibi olumsuz etkilerinin yanı sıra, düşük zeka, dikkat eksikliği, bağışıklık sistemi sorunları, astım, diyabet, obezite, hormon duyarlı kanserler (örneğin; meme ve prostat kanseri) gibi pek çok hastalığa yatkınlık oluşturabilir."

∗∗∗

HER 3 KİŞİDEN BİRİNDE VAR

TEMD Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Kubat Üzüm ise hipertansiyona dikkat çekti. Prof. Dr. Üzüm, "Ülkemizde yapılan çalışmalar yaklaşık her üç kişiden birinde yüksek tansiyon olduğunu bize göstermiştir. Yaş ilerledikçe sıklığı daha da artmaktadır. Kontrolsüz hipertansiyon; organ hasarlarına sebep olabilir. Görme kaybı, kalp damar hastalıkları, kalp yetersizliği, inme, böbrek yetersizliği gibi önemli sağlık sorunlarını da beraberinde getirmekte, hatta ölüme sebep olabilmektedir. Bu sebeple de kontrol altında tutulması önemlidir" dedi.