Plastik atık tesislerinde çalışan çocuklar tehlikede
Fotoğraf: Greenpeace

HABER MERKEZİ

İnsan Hakları İzleme Örgütü, yayımladığı yeni raporunda Türkiye’de plastik geri dönüşümünün insan sağlığına zarar verdiğini, çevreyi ve tüm canlıları olumsuz etkilediğini belirtti. Raporda, aralarında İstanbul ve Adana’daki plastik geri dönüşüm tesislerinde daha önce çalışmış veya hâlâ çalışmakta olan 26 kişi ile bu tesislerin yakınında yaşayan 21 kişinin de bulunduğu toplam 64 kişiyle görüşüldü.

Adana ve İstanbul, plastik geri dönüşümünün Avrupa Birliği’nin (AB) plastik atıkları için önemli bir varış noktası.

Çalışanların dağılımı başta çocuklar, mülteciler ve kayıt dışı göçmenler olmak üzere, Türkiye’deki en kırılgan gruplarda yoğunlaşıyor. Adana ve İstanbul’daki geri dönüşüm tesislerinde çalışan işçiler ve bu tesislerin yakınlarında yaşayan insanlar solunum sorunlarından, şiddetli baş ağrılarından ve cilt rahatsızlıklarından mustarip. İşçilerin herhangi bir koruyucu ekipmanları yok ve meslek hastalıkları konusunda sağlık hizmetlerine erişimleri ya çok kısıtlı ya da hiç yok. Raporun hazırlık aşamasında ziyaret edilen tesislerin çoğu, Türkiye’deki yasalara ve çevre yönetmeliklerine aykırı olarak tehlikeli derecede insanların yaşam alanlarına yakın konumlarda yer alıyor.

‘Sanki Bizi Zehirliyorlar’: Türkiye’de Plastik Geri Dönüşümünün Sağlık Üzerindeki Etkileri’ başlıklı 89 sayfalık raporda öne çıkan bulgular şöyle:

•Plastikler petrol ve gazdan üretiliyor, daha sonra kimyasal katkı maddeleri ile karıştırılıyor.

•Fosil yakıtlar ve kimyasal katkı maddeleri plastik üretimi sürecinde plastiğe dönüştürülüyor ve bu süreçte insan sağlığına zararlı toksik kimyasallar açığa çıkıyor.

•Çöpe atma, düzenli depolama ve yakma gibi plastik geri dönüşümü ve bertarafı faaliyetlerinin de sağlık ve çevre üzerindeki olumsuz etkilerle ilişkisi bulunuyor ve bu faaliyetler de sera gazları yayabiliyor.

•Plastik kullanımı mevcut büyüme seyrini sürdürürse, 2050 yılına kadar üretim ve yakmadan kaynaklanan sera gazı emisyonları küresel karbon bütçesinin yüzde 15’ine ulaşacak.

•Tarihsel olarak, şimdiye kadar üretilmiş tüm plastiğin sadece yüzde dokuzunun geri dönüştürülmüş olduğu tahmin ediliyor.

•Plastik geri dönüşüm tesisi çalışanları ve bu tesislerin yakınlarında yaşayanlar, geri dönüşüm sırasında yayılan zehirli toz ve dumanları soluduklarında zararlı kimyasallara maruz kalıyor.

•Bu durum, tüm canlıların sağlıklı bir yaşam sürme haklarını tehdit ediyor.

•Hava kirliliğine maruz kalmak, kanser ve üreme sistemi hastalıkları da dahil olmak üzere yaşam boyu sürecek önemli sağlık sorunlarını beraberinde getirebiliyor.