Birinci Ergenekon Davası’nda 27’si tutuklu 108 sanığın yargılandığı davanın 191. duruşması görüldü.

Birinci Ergenekon Davası’nda 27’si tutuklu 108 sanığın yargılandığı davanın 191. duruşması görüldü. Cumhuriyet gazetesine bomba atılmasıyla ilgili olarak daha önce birçok kişiyi suçlayan ifadelerini reddeden Bedirhan Şinal, bu defa da söz konusu ifadeleri polislerin zoruyla verdiğini, polislerin kendisine Cumhuriyet Gazetesi’ne atması için el bombası verdiğini iddia etti.
ORGANİZE ŞUBE BENİ KULLANDI
Cumhuriyet Gazetesi’ne molotofkokteyli atılması olayına ilişkin davanın, Birinci Ergenekon davasıyla birleştirilmesinin ardından duruşmada ilk kez ifade veren Bedirhan Şinal gerçekleri ilk kez açıklayacağını belirterek sözlerine başladı. "Doğruları söyleyeceğime namusum ve şerefim üzerine yemin ederim" diyen Şinal, emniyette ve savcılıkta verdiği ifadeleri kesinlikle kabul etmediğini belirtti. Şinal, "Onlar benim ağzımdan çıkmış kelimeler değil. Bu ifadeleri reddediyorum. Ben bugün gerçeklerin ortaya çıkacağına inanıyorum. Bugüne dek davanın diğer sanıkları hakkında haksız suçlamalarda bulundum. 2007’de Organize Şube’ye bağlı ekipler beni baskı altına aldılar ve bazı olaylarda beni kullanmaya başladılar ve bazı olayları üstlenmemi istediler" dedi.
Doğum tarihinin aslında 1992’i olduğunu söyleyen Şinal, yaşının büyütüldüğünü ve kimlikte 1988 yazdırıldığını da iddia etti. Organize polislerinin, kendisinin cezaevine girmesi için bazı planlar yaptıklarını iddia eden Şinal, şunları söyledi: "Yaşım büyütüldükten sonra cezaevine girmem gerekiyordu. Organize Şube tarafından bana bir silah verildi. Ben bu silahla Haydarpaşa Garı’nda yakalandım. 16 yaşındayken tutuklanarak Bayrampaşa Cezaevi’ne gönderildim. Daha sonra tahliye edildim. Polisler her şeyi planlamıştı, sadece dosyada bir oyuncu eksikti. Oyuncu olarak da ben seçildim. Tahliye olduktan sonra irtibatlı olduğum polisler benimle irtibata geçerek tehditler ederek Bayrampaşa’daki bir bombalama olayını üstlenmemi istediler. Olayı üstlendim, polisler bana olayın detaylarını anlattılar. Ancak soruşturmaya bakan savcı olay yerini tespit etmemi istedi. Ancak ben olay yerini tespit edemediğim için savcı ’Sen bu olayın içinde değilsin’ diyerek beni serbest bıraktı. O olay da öylece kapanmış oldu."
SİVİL POLİSLER BOMBA VERDİ
Daha sonra Cumhuriyet gazetesine bomba atması için kendisine baskı yapıldığını, sivil polisler tarafından kendisine el bombası verildiğini belirten Şinal, "Daha sonradan düşündüm ve bomba atarsam oradaki insanlara ne olacağını düşünerek böyle bir işi yapamayacağımı söyledim. Bunun üzerine tekrar plan yapıldı ve molotofkokteyli atmamı söylediler" diye konuştu.
TEM’DE İŞKENCE GÖRDÜM
Olay günü mahalleden 13-14 yaşında olan iki çocuğu da yanına alarak Cumhuriyet Gazetesi’ne gittiğini anlatan Şinal, "Cumhuriyet Gazetesi’ne molotofkokteyli attım. Evime gidip yattım. Beş saat sonra polisler tarafından gözaltına alındım. Emniyette avukatımla görüşmeme izin vermediler. TEM Şube Müdürlüğü’nde bana öğrettikleri şekilde olayı üstlenmemi istediler. Bana para yardımları da geliyordu. TEM Şube’de çok eziyet ve işkence gördüm" diye konuştu.
İLHAN SELÇUK’U TANIMAM
Şinal ‘İlhan Selçuk’a tehdit olayı ile ilgili olarak "Ben İlhan Selçuk’u tanımam. İlhan Selçuk’a tehdit mektubunu bana yazdıranlar bu komployu bana kurduranlardır" dedi. Sanık Şinal, cezaevinde polislerin, Nuri Ergin ile tanıştığını söylemesi yönünde kendisine baskı yaptıklarını öne sürdü. Şinal, "Veli Küçük, Muzaffer Tekinleri işin içine sokmamı istediler. Ben birkaç defa polisle yaptığım anlaşmadan caymak istedim. Bundan endişe ettiler. Ben biliyorum. Nuri Ergin’e, Veli Küçük ile ilgili beyanda bulunması için para veriyorlar" iddiasında bulundu. "Suçum yetim olmak" diyen Şinal, "Davanın sanıklarının burada olmasının nedeni Türkiye Cumhuriyeti emniyeti içinde örgütlenmiş çetenin üretimidir" dedi. Emniyette ve Savcılıkta davanın sanıkları aleyhinde beyanlarda bulunduğunu söyleyen Şinal, o ifadelerin doğru olmadığını söyledi.