Doç. Dr. Kim’e göre, Kim Jong-un ile Trump’ın görüşmesi iyi bir haber. Ancak işin sonunun nereye varacağı, masadaki liderlerin birbirlerini eşit partnerler olarak tanıyıp tanımamalarına bağlı

Rutgers Üniversitesi'ndeki Kuzey Kore Uzmanı Doç. Dr. Suzy Kim: ABD politikalarında değişiklikler olabilir

ÖMÜR ŞAHİN KEYİF Washington @omursahin

Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti Lideri Kim Jong-un ve ABD Başkanı Donald Trump’ın Mayıs’ta görüşmeleri bekleniyor. Gelişmeleri, K. Kore üzerine çalışmalarıyla bilinen Doç.Dr. Suzy Kim’e sorduk. “Kuzey Kore Devriminde Gündelik Yaşam 1945–1950” kitabının yazarı Kim, ABD’nin New Jersey eyaletinde bulunan Rutgers Üniversitesi’nde Asya Dilleri Ve Kültürleri Bölümü’nde çalışmalarına devam ediyor.

»Trump’ın K. Kore Lideri Kim Jong-un’la görüşeceği haberi şaşkınlıkla karşılandı. Siz bu görüşme açıklamasının ABD’nin tavrı açısından dramatik bir değişiklik olduğunu düşünüyor musunuz?
Trump ve Kim Jong-un’un Mayıs’ta buluşacağı haberi ben de dahil pek çok kişiyi şaşırttı. Fakat özel hayatından iç ve dış politikalara kadar, Trump’ın çok sayıda şaşırtıcı dönüşü oldu. Yani bu haber bir şekilde Trump’ın öngörülemezliğiyle tutarlı. Fakat bu durum potansiyel bir başlangıcı temsil ediyor ve önümüzdeki birkaç ayda nelerin meydana geleceğini görmemiz gerekiyor. Ancak şu anda ABD’nin K. Kore’ye karşı politikalarında dramatik bir değişiklik yok.

»Beyaz Saray Sözcüsü Sarah Sanders’ın açıklaması da bu yöndeydi. Siz nasıl yorumladınız açıklamayı?
Açıklamayı Trump’ın Kim’le buluşmayı kabul etmesiyle ABD’de bir politika değişikliği olmadığı şeklinde yorumluyorum; bu buluşmada politika değişikliği imkânı olup olmadığına bakılacak. Yani bu bir ilk adım, önümüzde uzun bir yol var.
Eğer Trump bunun sonuçta kendi yönetimine yarayacağını düşünürse, ABD politikalarında büyük bir değişiklik olabilir.

»Kim Jong-un ne istiyor?
Eğer 1990’lardan beri K. Kore tarihine bakarak tahminde bulunmam gerekirse, çift kutuplu Soğuk Savaş’ın bitiminden beri K. Kore’nin istediği tek bir şey var: Meşru, egemen bir devlet olarak tanınmak, ABD ve Güney Kore gibi eşit mevkide uluslararası topluma katılmak.

»Mayıstaki buluşmada Trump’ın tavrı bunun aksine olursa, Kim, bu yolda yürümeyi kabul eder mi?
İşin sonunun ne olacağı masadaki liderlerin birbirlerini eşit partnerler olarak tanıyıp tanımamalarına bağlı. Bu sadece ilk adım. Bundan sonra her iki yöne doğru da gidebilir; büyük bir dönüm noktası ve ilişkilerin normalleşmesi yönünde adımlar da atılabilir ya da en başa dönülebilir.

»Zamanlama için ne düşünüyorsunuz?
Zamanlamanın iki Kore arası diplomasiyle ve geçen ayki Kış Olimpiyatları’yla çok ilgisi var. G. Kore Cumhurbaşkanı Moon Jae-in, Olimpiyat oyunlarına K. Kore’yi de dahil etmek için çok uğraştı. İki ülke tek bir bayrak altında bu oyunlara katıldı. K. Kore Lideri Kim Jong-un, Cumhurbaşkanı Moon’la buluşmak için özel elçi olarak kız kardeşi Kim Yo-jong’u göndererek karşılık verdi. Kısacası, G. Kore eski Cumhurbaşkanı Park Geun-hye’nin bundan tam bir yıl önce görevden alınmasıyla gerçekleşen hükümet değişimi, Cumhurbaşkanı Moon’un yönetimindeki yeni hükümete yer verdi. Moon’a KDHC ve ABD’yle onları bu noktaya getirmek için kurduğu ilişki konusunda hakkını teslim etmeli.

»Nisanda Kuzey ve Güney Kore liderlerinin zirvesinden ne çıkacak? Barış görüşmelerine yol açılır mı?
KDHC ve ABD arasındaki görüşme gibi, bu önemli ölçüde iki liderin siyasi iradesine bağlı, fakat eğer iki ülke arasında geçmişte yapılan zirveler gösterge sayılırsa, görüşmelerin, iki Kore arasında çeşitli seviyelerde gerçekleşecek daha büyük paylaşımlara zemin hazırlama olasılığı yüksek. Önceki çabaların G. Kore hükümetinin değişmesiyle ve Japonya, ABD gibi bölgesel oyuncuların itirazlarıyla dağılmasından gördüğümüz üzere, şu andaki gelişmelerin kalıcı barış görüşmelerine yol açması için, BM, Çin ve Rusya gibi diğer oyuncuların somut desteği gerek.

»Japonya bölgede ABD’nin varlığından yana. Bu süreçte rolü ne olacak?
Japonya Başbakanı Abe, K. Kore’nin G. Kore ya da ABD ile herhangi bir ilişki kurmaması için dişiyle, tırnağıyla mücadele etti. G. Kore Cumhurbaşkanı’na Olimpiyat öncesi ABD’yle askeri tatbikatı ertelememesini söyleyecek kadar ileri gitti. Cumhurbaşkanı Moon ise kendisine Kore’yi ilgilendiren meselelerden uzak durmasını söyledi. Japonya şimdiden KDHC görüşmesi öncesi Trump’la görüşme talep etti, K. Kore’yle yapılacak görüşmeye karşı konuşacağına şüphe yok. Japonya’nın Doğu Asyalı komşularıyla birlikte, uzlaşma karşısındaki yolunda yürüyebilmesini sağlayan tek neden, ABD desteği oldu. Var olan durumu sürdürmek istemesinin nedeni bu.

»Kore halkı ne istiyor?
Barış her iki Kore’nin halklarının da öncelik sıralamasında bir numarada, çünkü barış olmazsa, diğer tüm amaçlar anlamını kaybediyor. Kore Cumhuriyeti’nin ABD ile ‘müttefik’ statüsüne rağmen, Kore’de bir savaşla sonuçlanabilecek ABD politikalarını kabul etmemesinin sebebi de bu. Ayrıca ABD-KDHC arası ilişkilerdeki fırsatları sağlayan da her zaman iki Kore arası ilişkiler oldu.