Saç ekimi sırasında ölen İbrahim Gül'ün avukatı: Hastanın kaydı yok, işlemin kaçak yapıldığı ortaya çıkıyor
İtalya'dan İstanbul'a gelen ve saç ekimi sırasında hayatını kaybeden İbrahim Gül'ün avukatı, "Kan tahlili yapıldığı herhangi bir şey çıkmadığı söyleniyor ancak kayıt olmadığı için biz bunları göremiyoruz. Tabiri caizse bu işlemin kaçak yapıldığı ortaya çıkıyor. Çünkü hastanenin saç ekimi yaptığı yer ile işlemin yapıldığı yer farklı" dedi.
İtalya'dan gelerek İstanbul Bağcılar'da saç ekimi yaptıran İbrahim Gül'ün ölümüne ilişkin 4 sanığın yargılanmasına başlandı. Sanıklar Çağrı Serdar Elgörmüş, Evin Baykuşak, Mehmet Albayrak ve Şehnaz Çelebi hazır bulundu. Duruşmaya müşteki, tanıklar ve taraf avukatları da katıldı.
Duruşmada savunma yapan görevli doktor Mehmet Albayrak, "Olaydan bir gün önce hasta bana geldi. Kendisi ile görüştüm. Bugüne kadar herhangi bir rahatsızlık geçirmediğini söyledi. Kendisinden kan alındı. Ancak kendisi hastane ücretini ödemediği için test yapılmadı. Test operasyon amacıyla bir test değildir. Kendi sağlık çalışanlarını korumak için yapılan bir testtir. Herhangi operasyon için sorun olmadığını tespit ettikten sonra ertesi gün kendisine operasyon için saat verdim. Hastaneye 10.00 gibi geldim. Hasta ile yine sabah görüştüm. Operasyonda diğer arkadaşlarım Şehnaz ve Evin görevliydi. Ben kendilerine gereken dozda anestezi maddeleri söyledim" dedi.
Albayrak, sözlerine şöyle devam etti:
"Zaten operasyon yapılacak bölüm 8-10 cm lik bir bölümdü. 5 cc markain, 3 ampül, jetokeyın, 3 cc de ctenas olmak üzere anestezi maddeler kullandık. Ben yan odadaydım. Evin ve Şehnaz gerekli işlemleri yaptı. Bu sırada hastada problem yoktu. Anestezi yapıldıktan sonra Pliküller alındı. Pliküller alındıktan sonra henüz saç ekimindeki kanallar açılmadan önce hastada göğsünde rahatsızlık başladı. İlk müdahaleyi ben yaptım. Daha sonra da mavi kod verdim. Hastanenin kardiyoloji uzmanları ilk müdahaleyi yaptı. Daha sonra hasta geri döndürüldü. Grafi ve tıbbi işlemler yapıldı. Kalp krizi geçirildiğinin tespit edildiği üzerine kalp uzmanları stent takma işlemini gerçekleştirdi. Ancak daha sonraki müdahalede hasta kurtarılamadı. Bu kısımda benim bir dahilim yoktur. Ben sadece anestezi verilmesi kısmında görevliydim. Olay tarihinden sonra ben tutuklandığım için aileye başsağlığı dileyemedim. Gerekli müdahaleler yapılmıştır. Ancak ölüm olayı gerçekleşmiştir. Suçsuzum, beraatimi talep ederim."
'KÜÇÜK BİR ALANA EKİM YAPILACAKTI
Diğer sanık anestezi teknikeri Şehnaz Çelebi, "Doktor Mehmet ve diğer ekip arkadaşım Evin ile hastaya ilk müdahaleyi yaptık. Hazırlıklarını tamamladık. Doktor Mehmet'in talimatı üzerine huzurda bulunan sanıkların savunmasındaki miktarda anestezi uyguladık. Doktorun talimatı ile küçük bir alanda kök alımına başladım. Bu sırada hasta iyiydi. Sürekli konuşuyorduk. Doktorun odası yan taraftaydı. Biz olağan işlemleri yaptık. Kanal açım işlemi başlamadan hasta rahatsızlandığını söyledi. Bunun üzerine doktor Mehmet ilk müdahaleyi yaptı. Bize mavi kod vermemiz talimatını verdi. Ben ve diğer arkadaşım mavi kodda bulunduk. Üst katta bulunan Çağrı bey de geldi. Arkasından mavi kod ekibi geldi. Saç ekimi odasında ilk müdahale yapıldı. Burada hasta kendine geldi. Ancak daha sonra hastayı aşağıya kalp bölümüne indirdiler. Oradaki operasyondan benim haberim yoktur. Ekim yapılacak alan 8-10 cm'lik küçük bir alandı. O nedenle doktorun talimatı üzerine diğer sanıkların savunmasında bahsettiği doz ve anestezi uygulandı. Normalin de altındadır. Küçük bir alana ekim yapılacaktı" diye konuştu.
'FAZLA DOZ UYGULAMASI SÖZ KONUSU DEĞİL'
Sanık anestezi teknikeri Evin Baykuşak ise, "Hastanın 8 cm'lik 10 cm'lik alana ekim yapılacağı için verilen normal ve küçük bir dozdu. Büyük bir alan ekilmeyeceği için normal dozun altında uygulandı. Verilecek dozları alan küçük olduğu için doktor Mehmet belirleyip bize talimat verdi. Bizde talimat üzerine belirtilen dozları uyguladık. Fazla doz uygulaması söz konusu değildir" şeklinde konuştu. Hastanenin mesul müdürü Çağrı Serdar Elgörmüş ise savunmasında "Olay günü bir toplantı için saç ekimi yapıldığı kattaydım. Mavi kod anonsu geldi. Mavi kod anonsu geldiğinde hastanede bulunan bütün doktorlar mavi kodun geldiği yere giderler. Oraya gittiğimde doktor Mehmet'in müdahale ettiğini gördüm. Bunun üzerine ben de kendisine yardımcı oldum. 18-20 dakika kalp masajı yaparak gerekli ilk müdahaleyi yaptık. Daha sonra diğer mavi kod ekibi anestezi uzmanları geldi. Kardiyoloji uzmanı Mustafa Y. kendisine müdahale etti. Anestezi uzmanı Melih E.K. da vardı. İlk müdahaleden sonra koroner yoğun bakım ünitesine götürdük. Hastanın eko cihazıyla damarlarına bakıldığında kalpte bir anormallik olduğunu gördük. Anjiyo kararı alındı. Anjiyo da damarların tıkalı olduğu tespit edildi. Ben de bunu gördüm. Daha sonra yoğun bakıma götürüldü. Yoğun bakımda vefat etti. Benim kusurum yoktur. Suçsuzum, beraatımı talep ederim" şeklinde konuştu.
'HASTANIN KAYDI OLMADAN NASIL KAN TAHLİLİ YAPTINIZ?'
İbrahim Gül'ün avukatı Burak Vural, "Genel olarak saç ekim işlemlerinde hastaya sadece basit bir kan tahlili yapılıyor. Bu kan tahlili sağlık personellerini korumak için yapılıyor. Aslında bu büyük bir yanlış saç ekimi işleminde kafaya binlerce darbe vuruluyor. Ciddi şekilde işlemler yapılıyor bu. İşlemler yapılmadan önce bir tarama yapılmalı. Hastaların hangi rahatsızlıkları olduğu sadece beyanla olacak bir şey değil. İbrahim böyle bir olaya kurban gitti daha başka birisi bunu yaşamasın diye bu düzen değiştirilebilmeli. Kan tahlili bir gün önce yapıldığı söyleniyor ancak hastanın kaydının açılmadığı söyleniyor. Kaydı olmayan bir hastaya kan tahlili nasıl yaptınız. Kan tahlili yapıldığı herhangi bir şey çıkmadığı söyleniyor ancak kayıt olmadığı için biz bunları göremiyoruz. Tabiri caizse bu işlemin kaçak yapıldığı ortaya çıkıyor. Çünkü hastanenin saç ekimi yaptığı yer ile işlemin yapıldığı yer farklı. Hastanın kaydı yok çalışanlar dışarıdan geliyor. Doktorun hastane ile yaptığı bir hizmet sözleşmesi var. Ancak bu basit yağ aldırma gibi işlemler için geçerli. Saç ekimi için işlem yapma ruhsatı yok. Biz bu olayın sonuna kadar takipçisi olacağız. Bir işlem kaçak yapılıyorsa ve burada bir kusur varsa bunların takipçisi olacağız. Ortada bir kayıt yok biz beyanlara göre inanamayız. Ne kadar dozda ilaç yapıldığı ne işlem yapıldı biz şu an bunları bilemiyoruz. Çünkü ortada bir kayıt yok" dedi.
Mehmet Albayrak hakkındaki adli kontrol kararının delillerin büyük ölçüde toplanmış olması gözetilerek kaldırılmasına karar veren mahkeme ise savcının dava ile ilgili mütalaasını hazırlaması için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.