Sadece yandaşı desteklemekten vazgeçilmeli

DİLAN ESEN

Koronavirüs salgının yayılmasıyla birlikte tirajlarda yaşanan düşüş, resmi ilan gelirlerinin ciddi oranda azalması ve plansızca yapılan sokağa çıkma yasağı nedeniyle çok sayıda gazetenin beli büküldü. Ekonomik olarak zor dönemden geçen gazetelerin yaşadığı maddi sıkıntının salgın süreci geçene kadar da sürmesi bekleniyor. Meclis’teki gazeteci kökenli milletvekilleri salgın sürecinde gazetelerin kaldığı ekonomik durumu değerlendirirken çözüm önerilerinde bulundu.

İktidara yakın olan medyanın fazla sorunu olmadığını söyleyen CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, “Belli oranda kamu bankaları ve kamu şirketleriyle besleniyorlar. Asıl sıkıntıyı çeken bağımsız ve özgür habercilik yapan medya. Salgın bu gazetelerin reklam gelirlerini çok düşürdü. İkincisi de satışlar durma noktasına geldi.’’

İktidarın zaten muhalif basına tahammül etmediğine dikkat çeken HDP Van Milletvekili Tayip Temel de şu ifadeleri kullandı: “Yasaklama, kapatma, tutuklama ve para cezalarıyla nefes alamayan yayınını sürdürmekte zorlanan az sayıda muhalif yayın var. Birçok gazete maalesef bu süreçte baskısını durdurdu. Bu yayınlara mutlaka destek olunup yaşatılması gerekiyor. Muhalif güçlerin hepsinin bu yayınlarla dayanışması ve onlara nefes olması gerekiyor. Gazetelerin yayınlarını idame ettirebileceği bir desteğe ihtiyaçları var.’’

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Çelik ise basının büyük bir kısmının iktidarın kontrolünde olduğu için itibar kaydettiğini söyledi. Halkın dijital medyaya yöneldiğini söyleyen Çelik, AKP iktidardan düştüğü takdirde basının hakkettiği yeri bulacağını söyledi.

GAZETE BİR İHTİYAÇTIR

Sokağa çıkma yasağı olan günlerde yurttaşların gazetelerine ulaşma sorununu Meclis gündemine taşıyan CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ise gazeteler ve halkın haber alma hakkının korunması için çağrıda bulundu. Basın İlan Kurumu’nun dar boğazdan geçmekte olan gazetelere maddi destek sağlaması gerektiğine değinen Çakırözer, şöyle dedi: “Halkın gazetelere ulaşması hayati önemdedir. Gazete ekmek gibi su gibi ihtiyaçtır.”

GAZETELERLE DAYANIŞMA İÇİNDE OLUNMALI

Gazeteci kökenli milletvekilleri bu süreçte özellikle muhalif gazetelerin korunmasına dikkat çekerek şu önerilerde bulundu:

► İçişleri Bakanlığı, yasak dönemlerinde gazete bayilerinin sınırlı saatlerde de olsa açık kalmasını sağlamalı.

► Matbaa çalışanları ve dağıtım araçlarının gerekli çalışmalarına izin verilmeli.

► Gazetelerin satışı teşvik edilmeli.

► Kim hangi gazeteye ulaşmak istiyorsa ona ulaştırmak için bir çaba içerisinde olunmalı.

► Dağıtım sorunu çözülmeli. Örneğin gazeteler poşetler içinde okura ulaştırılabilir veya belediyeler eliyle dağıtımı sağlanabilir.

► Kağıttan alınan vergiler kaldırılmalı.

► Gazeteler abonelik sistemini geliştirmeli bu sistem de desteklenmeli

► Basın İlan Kurumu gazetelere desteğini sürdürmeli.

► Salgınla ilgili kamu spotu, reklam ve tanıtımlar tüm yayınlara eşit olarak verilmeli. Hükümet hiçbir yayını ayırmadan desteklemeli.

► Muhalif gazeteler kendi aralarında bir dayanışma ağı kurmalı.

GAZETE BASMAMAK MÜCBİR SEBEP SAYILACAK

Basın İlan Kurumu (BİK), basılamayan gazetelerin mücbir sebep kapsamında değerlendirileceğini açıkladı. Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğü Kontrol Hizmetleri Müdürlüğü, hafta sonu basılamayan gazeteler mücbir sebep kapsamında değerlendirileceğini söyledi. İlan ve reklam gelirleri ile ilgili de basılı gazeteler için ayrı, basılamayan gazeteler için ayrı çalışmalar yürütülecek. Kurum yetkililer bu kararın, “3 gün basılmayan gazeteler 4. gün ilan ve reklam gelirlerini kaybeder” maddesini kapsamayacağını, gazetelerin bu maddeye tabi olduklarını belirtti.