Orman yangınları dünyanın büyük bölümünde kabus haline gelmişken Milas’ta ağaç katliamı için harekete geçildi. Akbelen Ormanı’nda nöbet tutanlara jandarma biber gazıyla müdahale etti.

Şafakta baskın
İkizköylüler ormanı korumak için mücadale etmeye kararlı. (Fotoğraf: BirGün)

Aycan KARADAĞ  

Ülkemiz ve Dünya kar hırsıyla her geçen gün yok oluyor. Orman yangınları, inşaatlar ve santrallar doğal yaşam alanlarını giderek küçültüyor. Bu yıkıma karşı iki yıldır örnek bir mücadelenin yürütüldüğü Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Akbelen Ormanı’nda dün asker ve TOMA’lar devreye sokuldu. Biber gazlı müdahalede 8 kişi gözaltına alındı, 4 kişi gazdan etkilendi. YK Enerji’ye ait Yeniköy-Kemerköy santralında kullanılacak kömür için arama sahasının genişletme planına karşı mücadele veren İkizköy halkı sabah TOMA ve jandarma ekiplerinin sesleriyle uyandı. Adeta baskın gibi bölgeye gelen jandarma ‘ormana giriş yasaklandı’ diyerek nöbet tutan yurttaşları alandan dışarı çıkardı. Aynı anda maden sahası açmak için ağaç kesimine başlandığı öğrenildi. Bölge halkı oturma eylemi yaptı. Avukatlar ise kesim işlemine karşı yürütmeyi durdurma başvurusu yaptı.

Öte yandan yaşam savunucuları ve CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Semra Dinçer, milletvekilleri Mahmut Tanal, Suat Özçağdaş ve Ayça Taşkent Akbelen Ormanları’ndaki ağaç kesiminin durdurulması talebi ile Tarım ve Orman Bakanlığı’na dilekçe verdi.

İkizköylü yaşam savunucusu Hasan Yorulmaz, “Sabahın saat 05.30’unda, bir sürü askeri araç, jandarma ve ağaç kesim motorlarıyla Akbelen Ormanı’na girerek, çamları kesmeye başladılar. Herkesi,  doğaseveri, yurdunu sevenleri buraya desteğe bekliyorum” dedi.

Motor sesi duyduklarını ve yaklaşık 100 motorla ağaçların katledildiğini söyleyen Necla Işık ise, “Her yer yanıyor. Orman İşletme Müdürlüğü’nün, jandarmanın ve askerin, bu yangınlara müdahale etmesi gerekirken orman katliamına karşı mücadelemizi engelliyorlar. Burası yaşam alanımız, mücadeleyi bırakmayacağız. Ormanımızı korumak için elimizden ne gelirse yapacağız” dedi.

ANAYASAL SUÇ İŞLENİYOR

Avukat İsmail Hakkı Atal da şu ifadeleri kullandı:

Akbelen Ormanı’nda anayasal bir suç işleniyor. Anayasanın 169. Maddesi’ne göre ormanlar hiçbir şekilde eksiltilemez. Ancak bugün orman yangınlarıyla mücadele etmek gerekirken ormanları kesmek için görevlendirme yapılıyor. Bu ancak bir ülkeyi yok etmek için yapılır. Akbelen Ormanı’nın arkasında 200 bin dönüm kömür sahası ve içinde 88 bin dönüm tarım alanı var. Buğday için Rusya’ya dilendiğimiz bir dönemde beşli çete bu alanı yok etmek istiyor. Muğla ve Milas savcıları ve Muğla İdare Mahkemesi beşli çeteye karşı yasayı uygulamıyor. Anayasa’nın 10’uncu maddesinin açık hükmüne göre hiçbir zümreye ve hiçbir sınıfa imtiyaz tanınamaz. Ancak bugün beşli çeteye bir imtiyaz uygulanıyor. Anayasanın üçüncü maddesinde yer alan ‘devletin ülkesi ve milletinin bölünmez bütünlüğünü bozmaya teşebbüs’ suçundan savcılığa şikâyet dilekçesi vereceğiz.”

CHP Muğla Milletvekilli Süreyya Öneş Derici de, “Biz buradayız. Bu konu çözülene kadar bir yere gitmiyoruz. Bizi jandarmamızla karşı karşıya getirmeye kimsenin hakkı yoktur, jandarma köylüler için vardır” dedi. SOL Parti Milas İlçe Başkanı Hüseyin Yorulmaz da “Ormanımızı şirketlere peşkeş çekilmesine izin vermeyeceğiz. Ormanımıza girişimiz yasaklandı. Bu yasağı kabul etmiyoruz. Bölge halkı olarak Akbelen Ormanı’nı savunacağız” dedi.

AKBELEN’DE İKİ YILLIK DİRENİŞİN ÖYKÜSÜ

2020…. Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerini işleten, Limak Holding ve İÇTAŞ ortaklığındaki YK Enerji, 2020 yılında Akbelen Ormanı’nda 740 dönümlük bölgesini, termik santrallere linyit sağlayan açık maden ocağına katmak için gerekli izinleri aldı. Ancak İkizköylülerin direnişiyle karşılaştı.

17 Temmuz 2021// Orman İşletmesi’nin ağaç kesimine başlaması üzerine İkizköylüler ormanda nöbete başladı. Aynı zamanda projenin iptali için de dava açıldı.

7 Eylül 2021// Muğla 1. İdare Mahkemesi’nde görülen davada ilk keşif gerçekleşti.

1 Mart 2022// Resmi Gazete’de yapılan değişiklikle ‘zeytinlik’olarak kayıtlı alanlarda madencilik faaliyetlerinin önü açıldı.

Mayıs 2022// Hazırlanan bilirkişi raporunda madencilik faaliyetlerinin orman ekosistemini tamamen yok edeceği kabul edildi ama kömürün çıkarılması için Akbelen Ormanı’nın madenciliğe açılması gerektiği savunuldu. Yurttaşlar bu bilirkişi raporuna itiraz etti.

8 Ağustos 2022// Üçüncü bilirkişi keşfi yapıldı.

3 Aralık 2022 // Mahkeme “maden sahası genişletilmesi" için verdiği yürütmeyi durdurma kararını kaldırdı.

23 Aralık 2022// İzmir Bölge İdare Mahkemesi 7. Dava Dairesi, İkizköylülerin yürütmeyi durdurma kararını kaldırmasına yönelik itirazını reddetti.

26 Haziran 2023//Ağaç kesilmesine direnen Gülören Demir ve Füsun Ergün’ün, jandarmaya mukavemet ettikleri gerekçesiyle yargılandığı davada karar çıktı. Demir ve Ergün’e 6’şar ay 20’şer gün hapis cezası verildi. Cezalar 200 gün adli para cezasına çevrildi. 

ERKEN ÖLÜM İDDİASI

Muğla çevre örgütleri, ocak ayında "Muğla’daki Termik Santrallerin Neden Olduğu Sosyal ve Ekolojik Yıkımlar" raporunu yayımladı. Raporda termik santrallere devam edilmesi halinde 30 bin futbol sahası büyüklüğünde orman alanının tahrip olacağı vurgulandı. Muğla’daki 3 termik santralin 68 binden fazla erken ölüme, 43 binden fazla erken doğuma sebep olduğu öne sürüldü.