İstanbul ve Ankara tabip odalarının yeni yönetimleri, hem hekimlerin haklarını hem de yurttaşların sağlığını korumak için mücadeleye devam edeceklerini söyledi.

Sağlık mücadelesi sürecek

Dilan Esen

İstanbul Tabip Odası (İTO) ile Ankara Tabip Odası (ATO), geçen pazar günü yeni yönetimini seçti. İTO Yönetim Kurulu Üyesi Osman Öztürk ve ATO Yönetim Kurulu Başkanı Ali Karakoç, BirGün’e projelerini anlattı.

LAİKLİĞİ VE DEMOKRASİYİ KORUDUK

Önceki yıllarda seçimlere giren 4 farklı grubun bu sefer bir ittifak yaptığını söyleyen İTO’dan Osman Öztürk, yine de oyların yüzde 70’ini aldıklarını söyledi.

Seçime 5 bin 700 hekimin katıldığını aktaran Öztürk, “Yandaş ittifak çok yüklendi ama hekimler bir direnç gösterdi. En önemlisi Tabip Odası’nın bağımsız yapısını; çağdaş, laik ve demokratik çizgisini korumuş olduk. Toplum yararına hekimler yararına iyi ve onurlu hekimlik mücadelesini sürdüreceğiz” dedi.

ATO’ya başkan seçilen Ali Karakoç ise katılımın beklediklerinden yüksek olduğunu dile getirdi. Siyasi iktidarın meslek odalarını sadece özlük hakkı mücadelesine sıkıştırmak istediğine dikkat çeken Karakoç, “Biz halkın sağlık hakkı ve sağlık politikaları için, ülkenin demokratik yaşanır bir ülke olması için mücadele ediyoruz. Mevcut neoliberal politikalar, insan sağlığını sadece hastaneye sıkıştırmak istiyor ve bunu da piyasacı anlayışla yapıyor” diye konuştu.

GÜVENLİ SAĞLIK GÜVENLİ GELECEK

Koronavirüsün kapitalist üretimin talanı nedeniyle yayıldığını aktaran Karakoç, şu ifadeleri kullandı: “Uygulanan genel politikalar bütün dünyanın sağlık hakkını ihlal ediyor. Bu döneme özel olarak mücadelemiz pandemi olacak. Toplumun sağlık hakkına sahip hakkına çıkacağız. Pandeminin, epidemiyolojik verilere göre takip edilmesini istiyoruz. Koruyucu sağlık hizmetlerini sağlamazsanız bu pandeminin sonu yok. Sağlık çalışanlarının sağlığını korumazsanız toplumun sağlığı da korunamayacak. Meslektaşlarımızın haklarına sahip çıkacağız. Sağlık çalışanları için güvenceli bir gelecek istiyoruz. Sağlıkta dönüşüm uygulamasıyla sağlık, piyasacı bir hale getirildi. Toplumun sağlık gereksinimleri göz önüne alınmadan her tarafta tüketime odaklanan sağlık politikalarına karşı bu dönemde mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu dönemde bize destek verdikleri için bütün meslektaşlarımıza ve üyelerimize teşekkür ediyoruz.”