DİSK, virüs salgınının yaratabileceği sosyal tahribatı azaltmak için acilen alınması gereken 6 önlemi açıkladı

Salgının sosyal tahribatına karşı 6 acil önlem

Halk sağlığını tehdit eden koronavirüs salgını çalışma yaşamını da olumsuz etkiliyor. Pek çok işyerinde işçiler virüse karşı korunmasız şekilde çalışmaya devam ederken, önlemler kapsamında işyerlerinde hayata geçirilen bazı uygulamalar da işçileri mağdur ediyor. Türkiye’nin dört bir yanından çalışanları ücretsiz izne gönderme, yıllık izinlerini kullanmaya zorlama, işten çıkarma, ücretlerin düşürülmesi gibi hak gaspı haberleri gelmeye başladı. Bu nedenle sendikalar, koronavirüsle mücadelenin yaratabileceği sosyal tahribatı azaltmak ve çalışanların korunması için gerekli önlemlerin bir an önce alınmasını talep ediyor.

İŞTEN ÇIKARMALAR YASAKLANMALI

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, çalışma yaşamına ilişkin acilen alınması gereken önlemleri 6 maddede şöyle sıraladı:

1- Koronavirüs salgını süresince işten çıkarmalar (suçlu çıkarmalar dışında) yasaklanmalıdır.

2- Ekonomideki olumsuz gelişmelere paralel olarak işsizlikte yaşanabilecek artışlara karşı işsizlik sigortası ödeneğinden yararlanma koşulları kolaylaştırılmalıdır. İşsizlik sigortası ödeneği alabilmek için son üç yılda 600 gün çalışma koşulu virüsle mücadele döneminde 90 güne indirilmelidir.

3- Koranavirüs salgını süresince işsiz kalanların ve gelir kaybına uğrayanların elektrik, su, doğalgaz, iletişim temel ihtiyaçlarına ilişkin faturaları ile kredi borçları ertelenmelidir.

ÇOCUĞU OLANLARA ÜCRETLİ İZİN

4- Okullarının tatil süresine paralel olarak 15 yaşından küçük çocuğu olan çalışan anne babalardan birine kamuda idari izin, özel sektörde ise ücretli izin verilmelidir.

Kamu ve özel sektör ayırımı olmaksızın risk grubu çalışanlara gelir kaybı olmaksızın izin verilmelidir.

Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan hamileler, yasal süt izni kullananlar, engelliler, 60 yaş ve üzerinde olanlara verilen idari izin, özel sektörde de ücretli izin olarak uygulanmalıdır.

Koronavirüs kapsamında verilen ücretli izinler yıllık ücretli izin hakkından mahsup edilmemelidir.

Salgınla mücadele döneminde 14 gün olarak öngörülen karantina hali, SGK ve Bakanlık tarafından “hastalık hali” kapsamına alınmalı ve bu sürede çalışanların gelir kaybı önlenmelidir.

KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ

5- İşten çıkarmalar ve ücretsiz izinler yerine kısa çalışma ödeneği ve ücretli izin uygulaması yaygınlaştırılmalıdır. Çalışma sürelerini azaltmak zorunda kalan, salgın süresince kapanan, üretim veya hizmeti azaltan işyerleri için İşsizlik Sigortası Fonu kapsamındaki Kısa Çalışma Ödeneği uygulaması başlatılmalıdır. Mevzuatta yer alan zorlayıcı sebep tanımı koronavirüs için derhal uygulanmalıdır.

6- Emekliler koronavirüse karşı en kırılgan gruplardan birini oluşturmaktadır. Emeklilerin düşük gelirleri virüse karşı korunmalarını zorlaştırmaktadır. Bu çerçevede asgari ücretten düşük gelir ve aylık alan emeklilere koronavirüsle mücadele döneminde aylık ek 1000 TL destek ödemesi yapılmalıdır.

PATRONLAR KRİZİ FIRSATA ÇEVİRMEYE ÇALIŞIYOR!

İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu da işyerlerinde ve fabrikalarda işçi ve emekçilerin koronavirüse karşı korunmasız bırakıldığını açıkladı. Platformdan yapılan açıklamada işyerlerinden, özellikle de sendikasız işyerlerinden gelen haberlerin iyi olmadığı belirterek, şu ifadeler kullanıldı:

“Sendikasız fabrikalardan ve işyerlerinden bize gelen bilgilere göre, patronlar gerekli tedbirleri almadığı gibi bir de ‘koronavirüs krizi’ni fırsata çevirmeye çalışıyor. İşçi ve emekçilere işten atma, ücretsiz izin, esnek ve güvencesiz çalışma gibi dayatmalar yapılıyor.”

Platform ayrıca, gerekli önlemlerin alınmaması durumunda işçilerin işten kaçınma hakkının olduğuna dikkat çekti: “Yeterli tedbir alınmaması durumunda işyerlerinde tüm faaliyetler durdurulmalıdır. Aynı zamanda ciddi ve yakın bir tehlike olması sebebiyle işçilerin çalışmaktan kaçınma hakkı var. İşçilerin işyerlerinde alınmayan önlemler nedeniyle, üretimden gelen güçlerini kullanarak çalışmamaları en doğal haklarıdır, bu son derece meşru bir haktır.”