Şiddetin Araştırılması Komisyonu’nda konuşan Cumhurbaşkanlığı Strateji Başkanı, “Çocuk yaşta ve erken evliliklerde durumun iyi olmadığını görüyoruz. Meksika ve Kolombiya’dan sonra en yüksek oran bizde” dedi.

Saray’dan utanç tablosunun itirafı

Fotoğraf: Sendika.org/csgorselarsiv.org

BirGün ANKARA

CHP, HDP ve İYİ Parti’nin antidemokratik yönetim ve kadın düşmanı açıklamalar nedeniyle terk ettiği TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Nedenlerinin Araştırılması Komisyonu’nda, küçük yaşta zorla evlendirilen çocuklar, kadınların iş hayatındaki etkisizliği ve öfke kontrolünü sağlayamadığı için haklarında tedbir kararı verilen eşler gündeme geldi.

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı İbrahim Şenel, komisyonda gerçekleştirdiği sunumda, küçük yaşta zorla evlendirilen çocuklar konusunda Türkiye’nin durumunu anlattı. Uluslararası raporlara göre Türkiye'nin bu alanda “çok iyi olmadığını” ifade eden Şenel, “Çocuk yaşta ve erken evlilikler, OECD ülkeleriyle mukayese ederek baktığımızda, 2018 yılı verisi, durumumuzun çok iyi olmadığını görüyoruz. Meksika, Kosta Rika ve Kolombiya’dan sonra en yüksek oran bizde. Sürdürülebilir kalkınma amaçları kapsamında beşinci amaç cinsiyet eşitliğini sağlamak ve kız çocuklarını güçlendirmek. Bu çerçevede kadına yönelik şiddetle ilgili hedefler kamusal ve özel alanda tüm kadınlara ve kız çocuklarına yönelik insan kaçakçılığı, cinsel ve her türlü istismar dahil şiddetin her türünü yok etmek, çocuk evliliği, erken yaşta evlilik, zorla evlendirme ve kadın sünneti gibi tüm zararlı uygulamaları yok etmek bizim de taraf olduğumuz uluslararası yükümlülüğümüz” dedi.


Kadınların işgücüne katılım oranlarını da paylaşan Şenel, “Kadın istihdamı yüzde 26,3, erkek istihdamı yüzde 59,8. İşgücüne katılım oranında da kadın yüzde 30,9 erkek yüzde 68,2” dedi.

TEDAVİ ÖNERİSİ

Halk Sağlığı Genel Müdürü Fatih Kara ise komisyonda 'öfkeli eşlerin' sağlık müdürlüklerine gönderilmesinin doğru olmadığını ifade ederek, “Tedbir kararlarının uygulanmasıyla ilgili bazı aksaklıklar olabilmekte. Öfke bir hastalık olmamasına rağmen şiddet faili tedbir kararlarında tedavi için sağlık çalışanlarına, sağlık testlerine başvurması istenebilmekte. Mahkemeler tarafından tedbir kararlarının bazı illerde direkt sağlık müdürlüklerine gönderilmesi, uygulama açısından sorun olmaktadır” diye konuştu.

AKP’li Hacı Ahmet Özdemir, Kara’nın sözlerine açıklık getirmesini istedi. Özdemir, “Öfke bir hastalık değil midir? Hani ilaçla veya ameliyatla tedavi edilecek anlamda bir hastalık değildir ama öfke psikiyatrinin, psikolojinin alanına pekala giriyor ve ‘Bize yönlendiriliyor’ diye şikâyet ediyorsunuz. Sizce, öfkenin tedavisi için nereye yönlendirilmelidir?” diye sordu.

ÖFKE OLUMLUYMUŞ!

Bu soruya karşılık birçok şiddet olayının ana nedeni olan 'öfke'yi övmeyi sürdüren Kara, “Öfkeyle ilgili süreç şöyle, aslında öfke yerinde gösterildiği takdirde olumlu bir davranıştır, yerinde gösterilmediği takdirde olumsuz bir davranıştır. Bu olumlu bir şeydir yani bunun esasen kontrol edilip edilememesi, uygun gösterilip gösterilememesi bir sorundur” dedi.