Baskı ve şiddeti iyice artıran AKP, ülkede korku iklimi yaratmaya çalışıyor. Gülşen’in tutuklanmasına yönelik konuşan Siyasal İletişim Danışmanı Özçelebi, “Kültürel iktidarı kurmaya çalışıyorlar” dedi.

Saray’ın kültürel iktidar arzusu
Fotoğraf: DepoPhotos

Umut SERDAROĞLU

Adeta ülkeyi bir korku devletine dönüştürmeye çalışan AKP rejimi, seçimden önce muhaliflere yönelik baskıların şiddetini artırmış durumda. Son olarak söylemlerinde geri adım atmayan Sanatçı Gülşen’e yönelik hukuksuz bir şekilde yapılan operasyon baskıların ulaştığı noktayı net bir şekilde gösterdi. Özellikle tek adam rejimiyle beraber artan bu baskı ve şiddet ortamında siyasetçilerden gazetecilere, sanatçılardan akademisyenlere birçok kişi gözaltına alındı, tutuklandı ya da yasaklandı. Kendi görüşü dışındaki hiçbir düşünceye tahammülü olmayan Saray, festival ve konserleri üst üste yasaklayarak halkın eğlenme hakkını da elinden aldı.

Öte yandan iktidarda bulunduğu 20 yıllık süre içinde AKP, laikliğe karşı da adeta bir savaş açtı. ‘Malazgirt Zaferi'nin 951'inci Yıl Dönümü Programı’nda açıklamalarda bulunan AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan "Milli ve manevi değerlerimize husumet beslemesinler, bunun dışında herkes başımızın tacıdır" dedi. Ancak düşünce ve ifade özgürlüğü de AKP tarafından husumet gerekçesi sayılmaya başlandı. Yandaş medya televizyonlarda gökkuşağını bile sansürler oldu. Gezi tutukluları bırakılsın dedikleri için 170 kişiyi aynı anda gözaltına aldılar. Ülkeyi karanlık bir çıkmaza sokmak için bu süreçte ellerinden geleni yaptılar.

Siyasal İletişim Danışmanı ve SİTA Politik Danışmanlık Genel Müdürü Suat Özçelebi, AKP’nin izlediği sindirme politikasını BirGün’e değerlendirdi.

ASIL AMAÇLARI KÜLTÜREL İKTİDAR

Gülşen’in bir gecede tutuklanması dahi son zamanlarda yaşanan olayların AKP’nin siyasal iktidarın yanı sıra ülkede kültürel bir iktidar da kurma çabası olduğunu kaydeden Özçelebi, “Gülşen’in tutuklanması, festivallerin iptal edilmesi, konserlerin yasaklanması… Bunların hepsi birer etken. Özellikle yakın sürede bunların devamı da gelecek. Yaşanan bu tür olaylar için gündemi değiştirme çabası diyenler var ancak bu gündemin kendisi. Asıl yapılan muhalefeti kendi gündeminde çıkarmak. Aynı zamanda muhafazakâr tabanına kültürel iktidarı kurmaya çalışıyorum mesajını vermek” dedi.
Laiklik konusunun da göz ardı edilemeyeceğini dile getiren Özçelebi, “Muhalefetin laiklik duyarları yüksek seçmenine ‘muhalefet oy kaygısıyla pısırık ve sessiz durarak kendi seçmeninden uzaklaşıyor’ mesajını da vermek” ifadelerini kullandı.

KAFA KARIŞIKLIĞI YARATMA ÇABASI

AKP’nin attığı adımlarla özgürlüğün temeline zarar vermeye çalıştığının altını çizen Özçelebi, “Bütün söylediklerimizi kapsayan asıl mesele düşünce ve ifade özgürlüğü. ‘O bunu söyledi ceza almadı, bu aynısını söyledi ceza aldı’ şeklinde ülke içinde kutuplaşmalar başladı. Bu çok yanlış bir savunma şekli. Herkes düşüncesini istediği gibi ifade edebilmeli. Bizim asıl yapmamız gereken düşünce ve ifade özgürlüğünü savunmak. Kimse düşüncesi ve ifadesi nedeniyle yargılanamaz ya da tutuklanamaz. Gülşen de tutuklanmamasını gerektirecek bir suçtan içeri atıldı. Bu bahsettiğimiz sebepleri gerçekleştirebilmek için Gülşen’i içeride tutuyorlar. Ciddi bir kafa karışıklığı yaratıyorlar” şeklinde konuştu.

Seçimlerden dolayı AKP’nin telaş içerisinde olduğunu kaydeden Özçelebi, “Gitmekte olduklarını gördükleri için telaşları artmış durumda. Özellikle Gülşen mevzusunda olduğu gibi sosyal medyadaki troll hesaplarla operasyonlarını hızlandırmış durumdalar” dedi.

Bu ve benzeri hamlelerin AKP’ye oy kazandırmadığını de belirten Özçelebi, “AKP kararsızlara ‘ben sizin bildiğiniz eski muhafazakâr tabanı savunuyorum, bu yüzden bana geri dönün’ mesajı vermeye çalışıyor. Ancak kararsızlar bu nedenlerle AKP’ye geri dönüş yapmayacaklardır. Biz, kararsızların AKP’den kopmasını ekonomi olarak tanımlıyoruz.

Temel hak ve özgürlükleri savunmanın çok önemli olduğunun altını çizen Özçelebi, “Muhalifler, solda duran insanlar özgürlükleri sonuna kadar savunması gerekiyor. Temel hak ve özgürlüklere, düşünce özgürlüğüne zarar verilmeden bu mücadelenin yapılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

***

Gülşen'in tutuklanması gözdağıdır

Gülşen’in hukuksuz bir şekilde tutuklanmasına yönelik Halk TV’ye konuşan Oyuncu Müjde Ar, “Yazıklar olsun. Ülkeyi ne hale getirdiler. Ülkenin üzerine ölü toprağı döktüler. Öyle bir hale geldik ki yapılan hiçbir şeye şaşırmıyoruz artık" dedi. Katıldığı bir programda olaya yönelik açıklamalarda bulunan Ar, “"Verilen mesaj şudur. Çağdaş sanata karşıyız. Sapkınlıkları, bir kereden bir şey olmaz diyerek görmemelerini bilmeyenler yok. Sanat muhafazakâr olamaz. Sanat özgürdür, başkaldırıdır. Sezen Aksu da olduğu gibi Gülşen'i apar topar içeri atmak tüm topluma gözdağıdır” ifadelerini kullandı. Ardı ardına yasaklanan festivallere de değinen Müjde Ar, "Diyorlar ki neyin nasıl yapılacağına biz karar veririz. Vay vay vay" ifadelerini kullandı.

***

Tutuklama dünyada da gündem oldu

Gülşen’in tutuklanmasına yönelik tepkiler büyürken, sanatçının bir günde hâkim karşısına çıkarılıp cezaevine gönderilmesi uluslararası basında da gündem oldu. Gazeteler yaşanan olayı geniş bir şekilde sayfalarına taşıdı. İngiltere merkezli yayın kuruluşu BBC, Gülşen’in tutuklanmasına neden olan sözlerinin nisan ayında söylendiğine dikkat çekerken, ‘Eleştirmenler, tutuklamanın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gelecek yıl yapılacak seçimler öncesinde muhafazakâr seçmenin desteğini pekiştirme çabası olduğunu söylüyor.” ifadesini kullandı. İngiltere’nin en çok okunan gazetelerinden The Independent, Gülşen’in cinsellik konusundaki açık görüşünün ve kıyafetlerinin son dönemde muhafazakâr kesimi kızdırdığına da dikkat çekti. İngiltere’de yayın yapan The Guardian, Gülşen’in tutuklanmasını, “LGBTİ’ye verdiği destekle de tanınan şarkıcı halkı kin ve düşmanlığa tahrikten tutuklandı.” sözleriyle duyurdu. ABD merkezli New York Post gazetesi ise Gülşen’in tutuklanmasının Türkiye’de sert tepkilere yol açtığını yazarken, özellikle muhafazakâr kesimin ünlü şarkıcıyı hedef haline getirdiğini söyledi.

***

Kadınlar protesto gerçekleştirdi

Kadınlar Birlikte Güçlü’nün çağrısıyla Kadıköy Süreyya Operası’nda buluşan kadınlar, iktidarın hedef göstermesiyle şarkıcı Gülşen’i bir günde tutuklayan yargıya tepki gösterdi. Kadınları tehdit eden, şiddet uygulayan, taciz ve tecavüz eden erkeklerin tutuklanmadığı için kadınların katledildiğini belirtti.

Yapılan açıklamada Gülşen’e bir günde jet hızıyla soruşturma açıp hemen tutuklayan yargının, konu kadına yönelik şiddet, tecavüz veya kadın cinayeti olduğundaki atıllıklarından örnekler verildi. Ahmet Babat’ın korucu olan abisi Ramazan Babat’ın silahıyla öldürdüğü Firdevs Babat, kucağında çocuğu varken eski eşi Bahattin Gazi Baldemir tarafından defalarca bıçaklanan Beyza Baldemir, Adli Tıp Kurumuna sevk edilen fakat Kürtçe tercüman olmadığı için dinlenmeyen 80 yaşındaki Makbule Özer gibi sadece çok yakın zamanda gerçekleşen adaletsizliklere değinen kadınlar, erkek akılla işletilen yargıya tepki gösterdi. Açıklamada ayrıca, “İktidarın nefret söylemi, muhalefetin iktidarı besleyen tutumları ve yargının erkek aklı esas alması biz kadınları ve LGBTİ+ları hedef almakta ve her an bir ölüm, tecavüz, tutuklama ile karşı karşıya bırakmaktadır. İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması, 6284’ün etkin uygulanmaması ve tüm kararların tek adamdan çıkması ülkeyi demokrasiden, özgürlükten, güvenilir bir yer olmaktan hızla uzaklaştırıyor. Bizler, erkek egemen sistemin yapmak istediklerini geçmişten yaşadıklarımızdan deneyimledik ve bunu kabul etmeyecek ne makul kadın olacak ne itaat edenler olacağız” ifadeleri kullanıldı.

***

Maarif’li Ercan Gülşen’i hedef aldı

Tarkan ve Feridun Düzağaç başta olmak üzere çok sayıda sanatçı Gülşen’in tutuklanmasını sert ifadelerle eleştirirken tutuklamayı sevinçle karşılayanlar da görüldü. Türkiye Maarif Vakfı İletişim Daire Başkanı Said Ercan’ın, sanatçının tutuklanmasını alaycı bir üslupla takipçilerine duyurduğu öğrenildi. Gülşen’in imam hatiplilere yönelik sözlerini içeren videonun ardından sanatçıya, “İğrenç birisi” diyen Ercan, tutuklama haberini ise “Ve Gülşen tutuklandı. Neydi Gülşen’in şarkısı hatırlayalım… ‘Yavrum kaldır kollarını. Teslim ol etrafın sarılı. Sabret af çıksın sana ben öptürcem bu evin yollarını” ifadeleriyle paylaştı.

Öte yandan Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, şarkıcı Gülşen’e destek olanlarla ilgili yaptığı paylaşımda, "Taraftar ve holiganlar ülkemizin gündemini esir aldı” ifadelerini kullandı.