Şehre bahar dansla geldi
İBB Kültür tarafından ilk kez düzenlenen Uluslararası İstanbul Dans Günleri başladı. Bu festivalin bir can suyu ve motivasyon kaynağı olduğunu ifade eden İBB Kültür Dairesi Başkanı Aslan, “Dans hep yükselmeyi bekliyor” dedi.
Deniz Burak BAYRAK
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 29 Nisan Dünya Dans Günü yaklaşırken Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen dans sanatçılarının sahneye çıkacağı, yerelden evrensele geniş bir dans yelpazesini Uluslararası İstanbul Dans Günleri adıyla İstanbullularla buluşturmaya başladı. 2 Mayıs’a kadar sürecek olan etkinliklerde flamenkodan baleye, yerel halk danslarından sirtakiye uzanan dans sanatının önemli temsilcileri İstanbullu sanatseverlerle buluşacak.
Festival, 22 Nisan Pazartesi akşamı Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda İBB Kültür Dairesi Başkanı Volkan Aslan’ın açılış konuşmasıyla başladı. Aslan, geleneksel olandan sokakların kendi üretimleriyle oluşturdukları danslara kadar zengin bir program hazırladıklarını ifade ederken atölyeler, söyleşiler ve gösterilerle kalite bir içerik oluşturmaya çabaladıklarını kaydetti. Aslan, “Dans için ‘insan bedeninin şiiridir’ derler. Dansı ütopik, uzak ve aykırı görmek için bir çaba harcandığını görüyoruz ancak bilinmelidir ki dans insanın var oluşuyla yürüyen bir eylemdir” dedi.
Dans Günleri’nin açılışında, flamenkonun genç kraliçesi Patricia Guerrero da vardı. Programın ilk etkinliği ‘Deliranza’ koreografisini sunmadan önce törene katılan sanatçı İstanbul’da olduğu için çok mutlu olduğunu, festivalin kendi etkinlikleriyle başlamasının gurur verici olduğunu belirtti.
DANS YÜKSELMEYİ BEKLİYOR
Açılış konuşmalarının ardından Volkan Aslan mekânın fuayesinde BirGün’ün sorularını yanıtladı. İstanbul’da dans günleri adıyla böyle bir etkinlik fikrinin nasıl oluştuğu ve neyi hedeflediği sorumuza Aslan, “Biz bütün sanat disiplinleriyle çeşitli programlar düzenliyoruz. İstanbul’un etkinlik dünyasında en az yer tutan danstı; ağırlığını arttırmak istedik. Bu, o sanatı icra eden insanlara da bir can suyu ve motivasyon kaynağı. Dans hep yükselmeyi bekliyor. Böyle günler ve organizasyonlarla, halkın da dansın farklı türleriyle buluşabilmesini sağlamak, kendi seyircisini oluşturmak, sanatçıları üretim konusunda cesaretlendirmek ve böylece dans ekseninde bir hareketliliğin oluşmasını hedefledik” diye yanıtladı. Türkiye’de dansçıların bu tür buluşmalara ihtiyacı olduğunu vurgulayan Aslan uluslararası standartlardaki sanatçılarla halkı ve yerel dansçıları bir araya getirmenin insanlara farklı bir pencere açacağının da altını çizdi.
Etkinliklerin gerçekleşeceği birçok mekân İBB Miras’ın yenileyip yaşam merkezine dönüştürdüğü yerler. Aslan’a tarihle dansı kesiştirmenin yansımasının ne olacağını sorduğumuzda “O mekânlarda dans izlemek çok keyifli olacak. Coğrafyamızda -tarihsel açıdan bakarsak- adeta dans fışkırıyor. O yüzden sözünü ettiğiniz mekânlarda izleyeceğimiz koreografilerde tarihin ve sanatın kokusunu alıp anlamaya çalışacağız” yanıtını aldık. Etkinlik davetiye ve biletlerine İstanbul Senin ve Biletix üzerinden ulaşabilirsiniz.
DOPDOLU BİR PROGRAM
Programda dans gösterilerinin yanında dans konulu film gösterimleri, pantomim, atölye, workshop ve söyleşiler de var. Programdan seçerek hazırladığımız takvim şöyle;
Swing Planet Dans Grubu - 24 Nisan Çarşamba, 20.00 Müze Gazhane
Yaratıcı Dans Atölyesi - 26 Nisan Cuma, 15.00 Müze Gazhane
Selim Özyol ile Zeybek - 27 Nisan Cumartesi, 10.00 Artİstanbul Feshane
Shaman Dans Tiyatrosu - 27 Nisan Cumartesi, 20.00 İBB Bülent Ecevit Kültür Merkezi
Dans Sahnesine Toplumsal Cinsiyet Perspektifiyle Bakmak - 28 Nisan Pazar, 15.00 Metrohan
Özgürlük Dansı - 29 Nisan Pazartesi, 19.30 Beyoğlu Sineması