Hopa, altıncısı düzenlenecek olan Hopa Kültür Sanat ve Deniz Festivali’ne hazırlanıyor. Festival, bölgenin en görkemli etkinliklerinden biri olmaya aday. Hopa Belediye Başkanı Yılmaz Topaloğlu’yla festivali konuştuk...

» Geçen yıl büyük bir ilgi olmuştu festivale, bu yıl da böyle bir ilgi bekliyor musunuz?

Festivalimiz altıncı kez hayata geçecek. Biz yönetime geldikten sonra ikincisini yapacağız. Geçen yıl dört gün boyunca toplam 40 bin kişi izledi. Bu bizim gibi küçük bir yerleşim birimi için çok önemli bir rakam. Ama bu yıl bu rakamın da üzerine çıkacağımızı düşünüyorum. Ama sadece izleme oranında bir artış yeterli olmamalı. Biz bu yıl festivalin organize edilmesinde etkinliklere katılımda da geçen yıla oranla önemli mesafe ket ettik. Festival programının belirlenmesinde ve festival komitesinin hazırlanmasında Hopa’da bulunan tüm sivil toplum örgütleri ve partilere çağrı yaptık. Bu çağrıya yanıt verenlerle birlikte festivalini organize ettik.

Festival süresince konserler dışında bir dizi etkinlikler organize edildi. Örneğin satranç turnuvamıza, aralarında Erzurum ve Trabzon’un da bulunduğu çevre illerden gelen sporcularla birlikte 100’e yakın yarışmacı katıldı. Masa tenisi, plaj voleybolu ve bisiklet yarışmalarında da bu ilgiyi görüyorum. Oluşturduğumuz çocuk korosunun çalışmaları sırasında 30 çocuk ve ailesi her gün festival organizasyonunu gerçekleştirdiğimiz eski belediye binasındaydı.

Festivale gerçek katılımın da bu olduğunu düşünüyoruz. Bir de önümüzdeki yıl itibariyle uluslararası özelliğini daha da artırmak istiyoruz. Başta Güney Kafkasya halkları olmak üzere bir çok kültürle burada buluşmayı hedeşiyoruz. Festivalimiz bu buluşmanın merkezi olsun istiyoruz.

» Bu yıl bir başka önemi de var sanırım. Kazım Koyuncu’nun ölümü Hopa’yı festivali nasıl etkiledi?

Kazım Koyuncu bizim topraklarımızda yetişen en önemli insanlardan bir tanesi belki de en önemlisi. Umudumuzu hep diri tutmaya çalışıyorduk. Ölümü bizde tam bir şok etkisi yarattı. Festivale on gün kala böyle bir olayın yaşanması gerçekten bizim için çok zor oldu. Ama bu acıyla baş etmek için dört elle sarıldık işimize. Kazım’ın yüzünü kara çıkarmayacak, sevenlerine mahçup etmeyecek bir festival hazırlamak uğraşı içindeyiz.

Kazım Hopa’da yaşamaya devam edecek. Festivalde, bir sokakta, yeni Kazımların yetişeceği bir kültür merkezinde ya da çocuk haykı rışlarının karıştığı bir parkta. Bu acıyı bölüşerek katlanılır hale getirmeye çalışacağız.

» Festivalinize ülkenin dört bir yanından insan gelecek. Aynı zamanda festival bir vitrin olacak. Türkiye’deki tek ÖDP Belediyesi oldu ğunuzdan başka bir ilgi ile de takip edildiğiniz muhakkak. Yaklaşık 15 aylık dönemde yaptıklarınızı festival boyunca anlatacak mısınız?

Özel bir anlatım yoluna gitmeyeceğiz. Festivalin kurgulanışı ve icra edilişi bunu anlatacak. Geldiklerinde ilk karşılaşacakları terminal bunu anlatacak, yüzmeye Belediye Plajına gittiklerinde bizim yaptıklarımızı görecekler. Daha önce gelenler artık zehir saçan alüminyum hadehanesinin olmadığını görecek. Sokaklarını görecek. Özel bir anlatım gerekmiyor sanırım.

Meclis toplantılarımızı halka açtık. Ama eksik kaldığımız ve farkımızın biraz daha öne çıkartacak olan yönetimde halkın katılımını artıran bir işleyiş yaratmak. Bunun sizin niyetinizden öte bir süreç işi olduğunu gördük. Bu süreci hızlandırmak ve farklı bir kültürün tohumlarını artmak için tüm gayretimizi, bilgi birikimimizi kullanacağız.

Hopa halkı bizi anlıyor. Bir sene sonra dostlarımızla tekrar buluştuğumuzda, artan paneller, bu panellere her yaştan katılımcı ve dinleyici, daha çok yerel üretim gördüklerinde bu alanda da ciddi bir mesafe kat ettiğimizi anlayacaklardır. Önümüzdeki temel işlerden biri artık budur. YAŞAR AYDIN HOPA