TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ilgili tartışmalarla ilgili olarak; “2023 seçimlerine kadar devam eder, ondan sonra da bu tartışmalar biter," dedi.

Şentop: Sistem tartışmaları 2023'te biter

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, TBMM 27. dönem 5. yasama yılı açılışından bir gün önce, 4. yasama yılını değerlendirmek üzere TBMM Tören Salonu’nda basın toplantısı düzenledi.

Şentop, "Sizlere aktarmak istediğim bir diğer konu, basında da sıkça kendisine yer bulan yasama dokunulmazlığı tezkereleri. Bu kapsamda, 27. Dönem, 4. Yasama Yılında TBMM Başkanlığı’na 349 yasama dokunulmazlığı tezkeresi gelmiştir," diyerek fezlekelerle ilgili şu bilgileri verdi:

"Bunlardan; 5 tezkere kesin hüküm giyme sebebiyle milletvekilliğinin sona ermesi, 1 tezkere yasama dokunulmazlığının kaldırılması, 3 tezkere istem üzerine Cumhurbaşkanlığı’na iade edilmiştir. 1 tezkerenin işlemleri ise TBMM’nin tatilde olduğu süre içerisinde İçtüzük gereği Karma Komisyon’a havale işlemi yapılamadığı için halen devam etmektedir. Bu vesileyle şunu belirtmek isterim: bir milletvekilinin suç işlediği iddiasıyla dokunulmazlığının kaldırılması istendiğinde ne yapılması gerektiği TBMM İçtüzüğü ile sıkı kurallara bağlanmıştır. Bu kapsamda TBMM İçtüzüğü’nün 131 ila 134’üncü maddeleri uyarınca milletvekillerinin yasama dokunulmazlığının kaldırılması yönündeki talepler, TBMM Başkanlığı’nca Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon’a havale edilmekte; yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına söz konusu komisyon tarafından hazırlanan rapor doğrultusunda TBMM Genel Kurulu tarafından karar verilebilmektedir. Dolayısıyla dokunulmazlığın kaldırılıp kaldırılmaması konusunda yetki sahibi öncelikle Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon, akabinde de TBMM Genel Kurulu’dur. Bu konuda TBMM Başkanlığı’nın görevi, İçtüzüğün 131’inci maddesinde de belirtildiği şekilde dokunulmazlığın kaldırılması istemini Anayasa ve Adalet Komisyonları Üyelerinden Kurulu Karma Komisyon’a havale etmekten ibarettir. Bu çerçevede 27. Yasama Dönemi’nin başlangıcından bugüne kadar TBMM Başkanlığı’na gelip Karma Komisyona havale edilen, dolayısıyla 4. Yasama Yılı sonu itibarıyla Karma Komisyon’da bulunan toplam tezkere sayısı bin 359’a ulaşmıştır."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kürt sorunu açıklamasından sonra çözüm yeri olarak gösterilen TBMM’deki formülün ne olacağına yönelik soruya Şentop, “Günlük tartışmalara girmemeye çalışıyorum. TBMM hem siyasetin hem bütün sorunların görüşüldüğü bir yerdir. TBMM, tartıştığı sırada elinde enstrümanlar vardır. Anayasa değişikliği, kanun değişikliği, kanun yapıyor, denetim bandında araştırma komisyonu kurabiliyor. TBMM’nin çözüm yeri olduğu tartışmasız ama soyut bir ifadededir. Açıkça ne yapması gerektiği ifade edilirse, ciddi tartışma ortaya çıkabilir. Yani ne öneriyorsunuz? Anayasa değişikliği mi, kanun değişikliği mi öneriyorsunuz, araştırma komisyonu kurulmasını mı öneriyorsunuz? Muğlak tartışmalar katkı vermiyor” yanıtını verdi.

“SİSTEM TARTIŞMALARI 2023’TE BİTER”

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne gelen eleştiriler ile parlamenter sisteme dönüş talepleri hakkında gelen soru karşısında Şentop, şunları söyledi:

“Türkiye’de bir hükümet sistemi tartışması, çok eski zamanlardan beri devam ediyor. Yeni bir tartışma değil. Başkanlık sistemi ile ilgili tartışmaların da tarihi oldukça eski. Dolayısıyla bu tartışmalar, yapılan Anayasa değişikliği sonrası da bir süre devam etti. Tahminim, bir süre, benim kanaatim; yapılacak olan 2023 seçimlerine kadar devam eder, ondan sonra da bu tartışmalar biter, kanaatim bu.

Mevcut Anayasa’daki sistemi savunuyorum. Mevcut Başkanlık sistemi. Bu sistemle ilgili sorun olarak dile getirilen hususların, Anayasal düzenlemelerden kaynaklanmadığını kanaatindeyim. Buna dair çok örnek anlatabilirim. ‘İyileştirilmiş parlamenter sistem’ veya “güçlendirilmiş parlamenter sistem’ ifadeleri kullanılıyor. Ancak size sorsam. Güçlendirilmiş parlamenter sistemde parlamenter sistemin neresi güçlendirilmiştir? Güçlendirilmiş parlamenter sistem kavramı, yürütmenin güçlendirildiği parlamenter sistemdir. Güçlendirilmiş parlamenter sistemi kavramı, yürütmenin güçlendirildiği parlamenter sistemdir. Nasıl? Hükümetin kuruluşu kolaylaştırılıyor; düşürülmesi güçleştiriliyor. Kelimelerin sözlükteki anlamlarına göre değil, terimlere göre konuşmakta fayda var. Bir hükümet sistemi olacak ise bu ancak TBMM’de 5’e 3 asgari çoğunlukla gerçekleşebilir. Bu ancak referandum mecburiyeti ile sağlanabilir. Bu bakımdan ilk bakışta, hükümet sistemini değiştirmek istiyorlar, bunu yapacaklarmış gibi bir hava oluşuyor ama işi tamamen anlatmak lazım. Bu anayasa değiştirecek bir durumdur. Ancak anayasa değiştiği takdirde değiştirilebilir. Anayasal manada cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle ilgili bir eksiklik yok. Başkanlık sistemini parlamenter sistemle mukayese ederseniz çok yanlış yaparsınız ve hiçbir işe yaramaz. Ortaya bir cehalet çıkar.”

Erken seçim ihtiyacının olup olmadığına ilişkin soruya Şentop, şu yanıtı verdi:

“Yeni hükümet sisteminin tartışıldığı sırada, 2002’ye kadar hükümetlerin ortalama ömrü bir buçuk yıl. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişin gerekçelerinden bir tanesi de istikrarlı hükümetler. Dolayısıyla bu sistemin mantığında seçim dönemlerinin mümkün olduğu kadar sabit kalması vardır. Erken seçim ile ilgili kararın mümkün olduğunca zorlaştırıldığını ifade etmek isterim. Erken seçim, parlamenter sistem alışkanlıklarıdır. Cumhurbaşkanının yeniden aday olacağı sistemde, süreyi kısaltmanın bir anlamı olmadığını düşünüyorum. Erken seçim olmasın diye getirilen bir sistem var.”

“Cumhurbaşkanı aday olabilir mi” sorusuna ise Şentop şu yanıtı verdi:

“Şüphesiz. Onunla ilgili hiçbir tereddüt yok. Net olarak ifade edeyim. Önceki sistemin cumhurbaşkanı ile yeni sistemin cumhurbaşkanı, kavram olarak sadece adaş. Kavramın içeriği, yetkileri bakımından tamamen farklı. İki tane Ahmet diye arkadaşımız olsa, Ahmet diye ikisini aynı kişi saymayız. Aynen onun gibi. Parlamenter sistemde kastettiğimiz cumhurbaşkanı sembolik bazı etkilere sahip cumhurbaşkanıydı. Bu yeni sistemde kastettiğimiz kişi, önceki sisteme göre cumhurbaşkanı artı başbakan artı bakanlar demektir. O farklı bir cumhurbaşkanı bu farklı bir cumhurbaşkanı. Bu sadece isim benzerliğinden kaynaklı bir tartışma.”