Ayrıldığı Ahmet Çelik isimli erkek tarafından yıllardır tehdit ve taciz edildiğini aktaran Dilek Acu, yetkililerde yardım istedi. Yıllardır maruz kaldığı şiddeti anlatan Acu, "Yaklaşık 6 senedir süren davalarım var. Polis gelip ifadesini alıyor, sonra serbest bırakıyorlar. Artık bıktım, bu ülkede adalet yok mu?" diyor.

Kaynak: DHA
Şiddet gören kadın evinin önüne barikat kurdu: Bu ülkede adalet yok mu?
Fotoğraf: DHA

Ahmet Çelik isimli erkek tarafından şiddet gören Dilek Acu, kendini korumak için evinin önüne barikat kurdu.

Çelik, iddiaya göre Dilek Acu'ya bıçakla saldırdı, evinin kamera sistemlerini parçaladı. Yardım çağrısında bulunan Acu, "Polis gelip ifadesini alıyor, sonra serbest bırakıyorlar. Bu ülkede adalet yok mu?" dedi. 

İstanbul Eyüpsultan'da yaşayan 41 yaşındaki Dilek Acu, 2009 yılında tanıştığı Ahmet Çelik ile ‘dini nikahla’ birliktelik yaşamaya başladı. Çelik, iddiaya göre Dilek Acu hamileyken kadına karşı şiddet uygulamaya başladı. Bir süre sonra Çelik’ten ayrılan Acu, Ahmet Çelik’ten defalarca şikayetçi oldu.

Kızının can güvenliğini sağlamak için çocuk esirgeme yurduna bırakmak zorunda kaldığını aktaran Acu, Çelik için uzaklaştırma kararı talep etti. 9 Haziran'da uzaklaştırma kararı iptal edilen Acu, kendisini korumak için demir kapı yaptırdı, evinin önüne barikat kurdu. Acu, Çelik'in ceza almasını talep etti. 

"KAPIMDA BIÇAK BİLİYOR, 'SENİ KESECEĞİM' DİYOR"

Yıllardır şiddete maruz kaldığını belirten Acu, "Yaklaşık 6 senedir süren davalarım var. Polis gelip ifadesini alıyor, sonra serbest bırakıyorlar. Artık bıktım, bu ülkede adalet yok mu? Gece evimin etrafını yumrukluyor. Elektrikleri kapatıp sus pus oturuyoruz. Polis gelince kaçıyor, 'Ben yapmadım' diyor. Kapımda bıçak biliyor, 'Seni keseceğim' diyor. Evime girerken saçlarımdan tuttu aşağıya kadar sürükledi. Bıçakla kolumu çizdi" şeklinde konuştu.

Acu,şöyle devam etti: "Ben nefes almak istiyorum. Yaşama hakkımı kullanmak istiyorum. Kimseye bir borcum yok. Evime rahat girip çıkmak istiyorum. Belki bu benim vereceğim son röportaj, ben bir ölü adayıyım. Ben çocuğum için yaşamak istiyorum. Kimsem olmadığı için tepemde fink atıyor. Erkek adaleti olmamalı. Ben onun parasıyla geçinmiyorum. Benim evimin kapısının önüne baraka çaktılar. Benim camlarımı kaldırım taşlarıyla kırdılar. Kapım hapishane kapısı gibi. Kendimi korumak için kapıyı böyle yaptım, elektrik panolarımı kırdı. Ben burada gerçekten esaret altındayım."