Komiser Hüseyin Coşkun’un, Esenyurt Asayiş Büro Amiri olduğu dönemde polis memuru Mevlüt Kerpiç ile birlikte yüzlerce kişiyi dolandıran silahlı çeteyi koruduğu ortaya çıktı. Polisler, hakkını arayan mağdurlara da kumpas kurmuş.

Silahlı çeteyi polis korumuş!

İsmail ARI 

İstanbul Esenyurt’taki silahlı konut çetesine dair yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Birçok yurttaşı dolandıran silahlı çete için iddianame hazırlandı. 

Esenyurt’ta Metin Uçar’ın sahibi olduğu Uçarlar Yapı Gayrimenkul Şirketi’nin yaptığı Fly Butik Residence isimli konut projesi iki yıl önce bir silahlı dolandırıcılık çetesi tarafından işgal edildi. Çete, işgal ettiği konut projesine daire sahiplerini sokmadı. Yüz binlerce lira para ödeyen yurttaşlar evlerini alamadığı için mağdur oldu. Çetenin projedeki 212 konutu 800 kişiye sattığı belirtildi. Yani bir daire yaklaşık 3-4 kişiye satıldı. Bu şekilde 300 milyon TL’lik vurgun yapıldığı tahmin ediliyor.

DÖRT OPERASYON YAPILDI

BirGün’ün 26 Mart tarihinde “İnşaat çetesine dokunulmuyor” başlıklı haberle gündeme getirmesinin ardından, iki yıl boyunca dokunulmayan inşaat çetesine İstanbul Emniyet Müdürlüğü dört ayrı operasyon yaptı. Onlarca üyesinin gözaltına alındığı ve tutuklandığı çeteye dair tartışma yaratacak yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan 590 sayfalık iddianamede büyük bir kısmı tutuklu olan 86 şüpheli yer alıyor. 

İddianamede Nihat Akyüz, Çetin Şimşek, Abulsemet Kızılağaç, Mehmet Özçelik ve Fatih Dere adlı şüphelilerin örgüt yöneticisi olduğu belirtildi. 

Çete liderleri ve yöneticileri hakkında "tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında, kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında dolandırıcılık", "nitelikli yağma", "nitelikli hırsızlık", "konut dokunulmazlığını ihlal etme", "mala zarar verme", "silahla tehdit", "güveni kötüye kullanma", "yaralama", "silahla yaralama", "suç örgütünün isimlerini kullanarak tehdit", "hakaret", "kişilerin huzur ve sükununu bozma", "suç delillerini yok etme", "gizleme veya değiştirme", "ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" suçlarından dava açıldı.

MAĞDURLARA KUMPAS KURDU

Hazırlanan iddianamenin en dikkat çekici bölümü ise kısa bir süre önceye kadar Esenyurt İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün Asayiş Büro Amiri olan Hüseyin Çoşkun'un çete üyeleri ile ilişkinin anlatıldığı kısım. 4 Mayıs’a kadar Asayiş Büro Amiri olan daha sonra Başakşehir Polis Merkezi Amirliği’ne getirilen Hüseyin Coşkun bu görevdeyken gözaltına alındı. İddianamede Coşkun’un silahlı çete içerisinde yer aldığı ve görevini kötüye kullanarak çeteyi koruduğu şöyle anlatılıyor: 

“14 Nisan 2022 tarihi ile 04 Mayıs 2023 tarihleri arasında Esenyurt İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliğinde komiser olarak görev yapan Coşkun, örgüte yapılan ilk operasyonun ardından dosya müştekilerinin FLY butik isimli siteye girip haklarını aramak istediği esnada görevli olarak olay yerine gitti. Müştekilere hitaben ‘Sizin burada ne işiniz var lan, siz kimsiniz, sizin bu sitede hakkınız yok’ dediği, müştekileri siteden çıkarttıktan sonra örgüt üyeleri Engin Aslan, Murat Doğan ve Şaban Akdoğan'ı tekrar siteye soktuğu ardından sitede bulunan örgüt üyelerine hitaben ‘bu gelenler bizi silahla tehdit etti, siteye zorla giriş yapmaya çalıştı diyerek haklarına şikayetçi olacaksınız’ dediği ardından dosya müştekilerinden bir kısmının ekip arabasıyla beraber Osmangazi Polis Merkezi’ne götürdüğü anlaşıldı.

Komiser Hüseyin Coşkun

MAKAM ODASINDA RUHSATSIZ SİLAH BULUNDU

Coşkun polis merkezindeki makam odasında yapılan aramada bir adet ruhsatsız tabanca, iki adet şarjör toplam 22 adet dolu fişek ele geçirildi. Şüphelinin örgüt hiyerarşine dahil olmamakla birlikte örgüte yardımda bulunduğu ve irtikap suçunu işlediği anlaşılmıştır.”
İfadesinde suçlamaları kabul etmeyen Coşkun, makam odasındaki çekmecesinde bulunan ruhsatsız silaha dair “bilgisinin olmadığını ve kendisine ait olmadığını” iddia etti.

ÇETEYE YARDIM EDEN POLİS MEMURU

Çeteye yardım eden sadece Hüseyin Coşkun da değil. İddianame polis memuru Mevlüt Kerpiç’in de çetenin önemli isimleri arasında yer aldığı şöyle anlatılıyor: 

“Şüpheli polis memuru, örgüte yapılan operasyonların ardından örgütün faaliyetlerinin devam ettirilmesi amacıyla örgüt adına faaliyetlerde bulundu. Alınan ifadelerde Mevlüt Kerpiç'in tutuklanan şahısların serbest kalması amacıyla dilekçe verilmesi amacıyla site sakinlerini organize ettiğini ve usulsüz para toplama eylemlerine katıldığı belirtildi. Polis memuru Mevlüt Kerpiç’in usulsüz şekilde para toplama eylemlerine katılarak dolandırıcılık fiili gerçekleştirdiği, birçok dosya müştekisi tarafından örgüt adına hareket eden şahıs olarak teşhis edildiği anlaşılmıştır.”

Komiser Coşkun ve polis memuru Kerpiç, çeteye yönelik operasyonlarda tutuklanarak cezaevine gönderildi.

NOTER DE ÇETE ÜYESİ

İddianamede, çetenin özellikle yabancı uyrukluları dolandırdığı belirtiliyor. “Türkiye vatandaşı olmayan yabancıların ülkenin idari ve adli hukuk sistemlerine hakim olmamaları nedeniyle” çetenin öncelikli hedefi olduğu ifade ediliyor. Ayrıca çetenin tapu ve noterdeki bağlantılarına da değinilen iddianamede, “Çetenin noter bağlantıları noktasında genel hareket merkezinin Büyükçekmece 20. Noterliği olduğu, Noter Ayhan Gültekin, Baş Katip Fikriye Çağla Öztürk hakkında birçok müştekinin şikayetçi olduğu, soruşturma kapsamında yapılan operasyon neticesinde Fikriye Çağla Öztürk’ün örgüt yöneticilerinden Mehmet Özçelik ve Fatih Dere ile örgüt mensubu Kenan Doğanay ile irtibatının bulunduğu, Fikriye Çağla Öztürk’e para transferinin gerçekleştiği yönünde banka dekontlarının tespit edildiği” ifade edildi.