BirGün Yayın Koordinatörü Yaşar Aydın, Frankfurt'ta katıldığı panelde, Türkiye'de değişimin 20 yıldır kesintisiz mücadele eden devrimciler, ilericilerle olacağını söyledi. Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığını bu direnen insanlara borçlu olduğunu belirten Aydın, "Hala ülkede demokrat bir mücadele varsa, bu ülkede bir şey kazanabilecekse bize borçlu" dedi. BirGün yazarı Timur Soykan da konuşması olarak katıldığı panelde, Türkiye'nin depremle birlikte yaşadığı travmayı aktardı, iktidarın betona yönelmesinin nedeninin, betonla elde edilen yüksek kar olduğuna dikkat çekti.

Sol Kültür'den Frankfurt'ta panel etkinliği: Geleceğimizi Saray’a teslim etmeyeceğiz

BirGün/FRANKFURT

Sol Kültür Evi, Frankfurt’ta "Çocuklarımızı cemaatlere, yaşam alanlarımızı rantçılara, geleceğimizi Saray’a teslim etmeyeceğiz" sloganıyla bir panel düzenledi. Fechenheim Saalbau salonunda düzenlenen panele, BirGün Yayın Koordinatörü Yaşar Aydın ve BirGün Yazarı Timur Soykan da katıldı.

Sunuculuğunu gazeteci Kazım Doğan'ın yaptığı etkinlikte konuşan Aydın, Kahramanmaraş merkezli depremleri anımsatarak depremin Türkiye açısından büyük bir yıkım, bir milat olduğunu ancak bu yıkımın bir doğa olayından çok iktidar eliyle üretilen bir facia olduğunu belirtti.

Yüzyıllardır Anadolu'da yaşanan yıkımların, acıların türkülerinin söylendiğini kaydeden Aydın, "Sanırım bir beş yüzyıl da bu yıkımın türküleri söylenecek. Halkın bu acıyla nasıl başa çıkmaya çalıştığı anlatılacak. Yıkımın AKP iktidarı döneminde olması büyük problem. AKP ülkeyi 20 yıldır tam bir yağma anlayışıyla yönetiyor. Bu dönemde böyle bir yıkımın zemini oluştu. O büyük coğrafya büyük bir cenaze evi gibi. Kasvetli bir hava var. Erdoğan'ın sahip olduğu o büyük aygıt, hiçbir şey yapmadı, belki de kibrinden, organizasyon bozukluğundan, belki kendi içindeki çelişkilerden yapamadı. Ama küçümsedikleri, yok saydıkları, düşmanlaştırdıkları ne kadar kurum, insan varsa yaptı. Hepimiz oradaydık. A Haber devletin ne kadar işler yaptığını anlatırken biz ağlaya ağlaya haber yaptık. Arkadaşlarımız depremzedelerle birlikte enkaz kaldırmaya çalıştı. Bunu bu ülkenin vicdanı demokrat, ilerici, solcuları yaptı. İlk günden itibaren o geniş coğrafyada her yere koşmaya çalıştık. Hala koşuyoruz. 60 yıldır bu ülkenin yükünü çeken biz, çocuklarımız, torunlarımız bu ülkenin yeniden inşaası için, yaraların sarılması için seferber oldu. Bir yanda kötülüğün fotoğrafı var, bir yanda da Türkiye'nin hangi direkler üzerinde yükselmesi gerektiğini gösteren fotoğraf var" ifadelerine yer verdi.

sol-kultur-den-frankfurt-ta-panel-etkinligi-gelecegimizi-saray-a-teslim-etmeyecegiz-1145770-1.

"DEĞİŞİMİN ARİFESİNDEYİZ"

Bütün devlet kurumlarını ele geçirmiş bir mekanizma, sevgi, vicdan, ahlak gibi kavramlara çok uzak, organize bir kötülükle karşı karşı olunduğunu belirten Aydın, "Türkiye yirmi yıl öncesinde de güllük gülistanlık, insan haklarıyla dolu bir ülke değildi. Ama bu iktidar biraz daha farklı. Devleti ele geçirdi, fikrini, yaşam şeklini bütün topluma dayattı, yapmaya devam ediyor. Ama şimdi bir değişimin arifesindeyiz. Yüzde yüz gideceklerini düşünen arkadaşlarınızdan biriyim. Bunu AKP'nin kötü yönetmesi açısından ekonomik krizle alakalı söylemiyorum. Şeriat isteyen bir iktidara karşı arkadaşlarımız Avrupa'nın en büyük kadın hareketini örgütlüyor. Grev yaptırmayan iktidara rağmen hala sendikalar, işçiler birşeyler yapmaya çalışıyor. Binlerce Kürt siyasetçi cezaevinde, belki dünyada böyle bir durum yoktur. Akp kötü olduğu için değişmeyecek, inatla, büyük bir direniş olduğu için olacak. Bu ülkenin devrimcileri, ilericileri 20 yıldır kesintisiz mücadele ediyor. Kemal Kılıçdaroğlu da adaysa kendi partisine, Erdoğan'ı başbakan yapan eski genel başkanına değil, bunu bize, direnenlere borçlu. Hala ülkede demokrat bir mücadele varsa, bu ülkede birşey kazanabilecekse bize borçlu" diye konuştu.

sol-kultur-den-frankfurt-ta-panel-etkinligi-gelecegimizi-saray-a-teslim-etmeyecegiz-1145771-1.

"TÜRKİYE SANDIĞA GİTMELİ"

Bugün muhalefetin daha kalabalık göründüğünü, ortak aday konusunda hem fikir olduğunu kaydeden Yaşar Aydın, "Yeni Cumhurbaşkanı seçilecek, iklim değişecek. Ama bu işi buraya kadar getiren insanların yapıların bu işi burada bırakmaması lazım. Mesele İyi Parti'ye, Deva'ya, CHP'ye bırakamayacak kadar önemli. Türkiye'de insanlar sandığa gitmeli ve Erdoğan'ın karşısındaki Kılıçdaroğlu'na oy vermeli. Sonrasında devamı bizim omuzlarımızda yükselecek. Bu cenaze evi ruhundan çıkmak durumundayız. Deprem yaralarının sarılmasını da faşizme karşı mücadele olarak algılayıp sadece dayanışarak değil, örgütleyerek, yeni bir hayatın inşaasını yaparak sendikalara destek vererek, seçim güvenliği çalışmaları yaparak. Erdoğan altı haftayı unutturmaya çalışarak atlatmaya çalışıyor. Biz birinci turda halledecek şekilde coşkuyla atağa kalkarak, ülkeyi yeniden kuracak enerjiyi ortaya çıkararak devam ettirmemiz lazım. Bir ay boyunca Türkiye'nin başka bir güzelliğine tanıklık edeceğiz. Türkiye hala sakince 15 Mayıs'ta başka bir duyguyla uyanacağı için sakin. Türkiye'nin en az yüzde ellisi Erdoğan'ın kazanacağı hiçbir seçime inanmaz. İnsanlara yemek dağıtamayan Erdoğan, sandıktan çıkan güce karşı duramaz" dedi. Aydın sosyalistlerin mücadelesinin 15 Mayıs'tan sonra da devam edeceğini söyledi.

sol-kultur-den-frankfurt-ta-panel-etkinligi-gelecegimizi-saray-a-teslim-etmeyecegiz-1145769-1.

"İKTİDARIN BETONA YÖNELMESİNİN TEK NEDENİ VAR"

Gazeteci, Yazar Timur Soykan da Türkiye'nin depremle birlikte yaşadığı travmayı aktarırken "Türkiye şokta, sanki komada, nabzı çok zayıf. Ne yaşadığının farkında olmayan bir halde. İnsanlar yaşadılarıyla yeterince yüzleşmeden, bir şok halinde hayatı devam ettirmek durumunda. Bu ülkenin vicdanına ne oldu. İnsan bu kadar mı duygularından, değerlerinden, isyanından, hüznünden, acısından kopartıldı? "diye sordu.

On binlerce insanın o enkazların altından yardım istediklerini belirten Soykan "Sevdikleri onların sesini duyurdu, ama onlara yardım edecekler yoktu. Bu asırlar boyunca anlatılacak bir acı" dedi. Deprem bölgesinde görev yaptığı sırada yaşadıklarını dinleyicilere aktaran Soykan, milliyetçi olduğunu belirten insanların deprem sonrası üç boyunca yardım gelmediğini yeminler ederek anlatmaya çalıştığını anlattı. Soykan, deprem bölgesindeki binaları yapan, kontrol eden ve siyasi karar mekanizmaların aynı kişilerden oluştuğuna da dikkat çekti. Gazeteci Yazar Timur Soykan, iktidarın betona yönelmesinin nedeninin, betonla hem çok yüksek kar edilebilecek olması hem de vatandaşa "köprüler, tüneller, yollar yapılıyor" şeklinde göstermesine imkan vermesi olduğunu söyledi.

BirGün okurları, Aydın ve Soykan'a büyük ilgi gösterdi. Timur Soykan etkinlikte okurlarının isteklerini geri çevirmeyerek kitaplarını da imzaladı.