Yargıtay’ın ‘darbe girişimi’ niteliğindeki Can Atalay kararına tepki gösteren SOL Parti, “Yargı eliyle gerçekleştirilmeye çalışılan bu darbe girişimi karşısında eşit, özgür demokratik bir ülke için ayağa kalkma zamanıdır” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi
SOL Parti: Bu karar, tek adam rejiminde tüm kurumların fiilen ortadan kalkmış olduğunu gösterdi

Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin tutuklu Milletvekili Can Atalay hakkında verdiği skandal karara dair açıklama yapan SOL Parti, “Bu karar tek adam rejiminde anayasanın, hukukun, parlamentonun ve tüm kurumların fiilen ortadan kalkmış olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur” dedi.

SOL Parti Merkez Yürütme Kurulu imzası ile yapılan açıklamada, “Yargı eliyle gerçekleştirilmeye çalışılan bu darbe girişimi karşısında eşit, özgür demokratik bir ülke için ayağa kalkma zamanıdır” ifadeleri de kullanıldı.

SOL Parti MYK’nin yaptığı açıklama şöyle:

Yargıtay 3.Ceza Dairesi’nin kararı uzun zamandır her alanda süren hukuksuzlukların üst boyuttaki bir yansımadır.

Bu karar tek adam rejiminde anayasanın, hukukun, parlamentonun ve tüm kurumların fiilen ortadan kalkmış olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur.

Bütün bu kurumlar biçimsel olarak varlıklarını sürdürüyor görünse de tüm yetki ve işlevini kaybetmiştir.

Bu karar aynı zamanda çürüyen iktidarın içeride yaşadığı çatışmasının yarattığı “devlet” krizidir. İktidarın kendi eliyle yarattığı bu krizi yeni anayasa tartışması ile faşist rejimi güçlendirmeye yönelik bir fırsata dönüştürme çabası içinde olduğu da çok açık. Bu girişimi karşında da tüm gücümüzle kararlılıkla duracağız.

Yargı eliyle gerçekleştirilmeye çalışılan bu darbe girişimi karşısında eşit, özgür demokratik bir ülke için ayağa kalkma zamanıdır.

Tüm yetkinin Saray’da toplandığı bu faşist rejim karşısında hayatın her alanında birleşerek; haklarımızı ve geleceğimizi kazanmak için örgütlenerek mücadele etmek dışında bir yol olmadığı açıktır.

SOL Parti Merkez Yürütme Kurulu

NE OLMUŞTU?

Can Atalay, Gezi Parkı davasında 18 yıl hapse mahkum edildikten sonra 14 Mayıs'ta yapılan 28. Dönem Milletvekili Genel Seçiminde TİP'ten milletvekili seçilmişti. Atalay'ın, "milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durması ve tahliye edilmesi" talebiyle yaptığı başvuru, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nce reddedilmişti. Yargılamaya devam edilmesi nedeniyle "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkının, tahliye talebinin reddedilmesi nedeniyle de "kişi hürriyeti ve güvenliği" hakkının ihlal edildiği ileri sürülerek Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapılmıştı.

Gezi davasından mahkum olduktan sonra milletvekili seçilen ve Anayasa Mahkemesi'nin hakkında ihlal kararı verdiği Avukat Can Atalay'ın dosyası Anayasa Mahkemesi tarafından yerel mahkeme olan İstanbul 13. Ceza Mahkemesi'ne gönderilmişti. Mahkeme, dosyada karar verme yetkisinin Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nde olduğunu belirterek dosyayı geçtiğimiz günlerde bu daireye göndermişti.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise kararı tanımamış, Anayasa Mahkemesi’nin Anayasa’yı ihlal ettiğini ve yetkisini aştığını öne sürerek Atalay hakkında ihlal kararı veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında da suç duyurusunda bulunmuştu.