AKP hükümetinin Bakanlar Kurulu kararıyla 'milli güvenliği bozduğu' gerekçesiyle binlerce metal işçisinin grevini yasaklamasına sol partilerden tepki mesajları geldi

Sol partilerden grev ertelemeye tepki: Grev emekçi halkın ve ezilenlerindir, yasaklanamaz!

BURAK BUTUR - @buturburak

AKP hükümetinin Bakanlar Kurulu kararıyla 'milli güvenliği bozduğu' gerekçesine dayanarak binlerce metal işçisinin grevini yasaklamasına sol partilerden tepki mesajları geldi. İşçi sınıfının yanında olduğunu belirten sol partiler AKP'nin grev yasaklamalarına karşı birleşik mücadele ederek MESS'i de AKP'yide yeneceklerini belirttiler.

Yapılan açıklamalar şu şekilde:


Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP):

ÖDP yaptığı açıklamada AKP'nin grevi yasaklayarak işçilere darbe vurduğunu belirtirken MESS'in yararına alınan kararların karşısında işçilerin haklı ve meşru mücadelerinin yanında olacaklarını ifade etti. Yapılan açıklama şu şekilde;

SERMAYE PARTİSİ AKP, METAL İŞÇİLERİNE DARBE YAPTI!

Bakanlar Kurulu, Metal işçilerinin 22 iş yerinde başlattığı GREV’i durdurma kararı aldı. İşçiler Grev kararını iş yerlerine kurulan sandıklarla, kendi demokrasileri içerisinde almıştır. Bunu  Bakanlar Kurulu kararı ile iptal etmenin adı darbeciliktir. AKP, ülkeyi 12 Eylül faşist cuntasını dahi aşacak bir baskıyla yönetmeye çalışıyor. AKP hakkını arayan, emeğini savunan herkesi zorbalıkla susturarak patronları ve iktidarını koruyabileceğini zannediyor.

Patronlar kulübü MESS’in çıkarlarını savunmak için alınan karar karşısında işçilerin haklı ve meşru mücadelesinin yanında olacağız.  Bu Grev işçilerle birlikte tüm emekçi halkın ve ezilenlerin ortak mücadelesidir. Öyle de sürdürülecektir.  AKP iktidarı bilmeli ki işçilerin, emekçilerin, halkın birleşik direnişini ‘erteleme ve yasaklama’ kararları ile durduramayacaklar.

Birleşik direnişimiz AKP’yi de MESS’i de ezecek!


Komünist Parti (KP):

Komünist Parti'nin açıklamasında 'Patronların partisi patronların yardımına koştu' denilerek AKP'nin MESS'e hizmet ettiğine dikkat çekildi. Grevin sermaye diktatörlüğünü korkuttuğunu belriten KP, binlerce metal işçisinin boyun eğmeyeceğini kaydetti. KP'nin açıklamasında şunlara yer verildi;

12 Eylül faşist darbesinin bir numaralı örgütü Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) ile 12 Eylül'ün çocuğu AKP'nin korkusu aynıdır. İşçi sınıfının hakları ve geleceği için ayağa kalkmasından korkuyorlar. Grev sermaye diktatörlüğünün huzurunu tehdit ediyordu! AKP, bu kararla bir kez daha, sermayenin partisi olduğunu kanıtladı. MESSİ'i çatırdatacak kadar etkili başlayan metal grevi, patronları zor durumda bıraktı. Metal baronlarının tehditleri, grevi kırma girişimleri, işçinin örgütlülüğü ve kararlılığı sayesinde boşa düşürüldü. Mecburen hükümet, paniğe kapılan patronların imdadına yetişti. Ancak çabaları boşunadır. Daha iyi bir gelecek ve insanca bir yaşam için ayağa kalkan işçi asla boyun eğmez. Birleşik Metal-İş Sendikası ve üyesi binlerce metal işçisi grevdeyken yalnız değildi, grev hakkı gaspedilmeye çalışılırken de yürütecekleri  mücadelede yalnız olmayacaklar.

Sermaye düzeni mutlaka yenilecek.

Halkın Türkiye Komünist Partisi (HTKP):

HTKP tarafından yapılan açıklamada Soma'da, Ermenek'te, Kozlu'da, Karadon'da ve birçok iş cinayetinde ve işçi katliamlarında sorumlunun AKP olduğu belirtilirken grev yasaklarının metal işçisine vız geleceği vurgulandı. HTKP'nin açıklamasında şunlara yer verildi:

''Çıkardığı her yasa, aldığı her karar ve bütün uygulamalarıyla memleketi emekçiler için cehenneme çeviren AKP, sermaye sınıfının iktidarı olarak üzerine düşeni fazlasıyla yapmakta, sermaye sınıfına hizmette sınır tanımamaktadır. İktidarda olduğu 12 yıl içinde iş cinayetleri sonucu ölen 15 bin işçinin ve sakat kalan on binlerce  işçinin sorumlusu AKP’dir!  Soma’da, Kozlu’da, Karadon’da, Ermenek’te katledilen maden işçilerinin, Esenyurt–Torunlar İnşaat’ta öldürülen inşaat işçilerinin, Ostim’de yitirdiğimiz metal işçilerinin sorumluları ellerini kollarını sallayarak aramızda dolaşırken,  grevin “milli güvenlik” gerekçelendirmesiyle ertelenmesi en hafif tabirle ciddiyetsizliktir!
 
Grevi yasaklama kararınız metal işçisine vız gelir! Tarihsel köklerini, 1963’de yasak olmasına rağmen greve çıkarak bu yasağı iradesiyle ortadan kaldırmış olan Kavel işçilerinden alan metal işçisinin mücadelesini asla yasaklayamazsınız! Metal işçisi, ne Türk Metal-İş gibi sınıf işbirlikçisi sendikalara, ne metal patronlarına, ne de AKP’ye boğun eğmeyecek!
 
Çok yakında ise fabrikalar, tarlalar, siyasi iktidar, her şey emeğin, işçi sınıfının olacak!''

Emekçi Hareket Partisi (EHP):

Emekçi Hareket Partisi metal işçilerinin grevinin Bakanlar Kurulu kararı ile yasaklanması hakkında yaptığı açıklamada grev hakkının işçi sınıfının kazanmış olduğu bir hak olduğu ve bu hakkın engellenemeyeceği vurgulandı. Açıklamada şunlara değinildi:

''AKP şu sorulara cevap vermelidir: Grevler yasaklanmaya devam ettiği taktirde işçi sınıfı hakkını nasıl arayacak? Çocuklarına nasıl bakacak? Geçimini nasıl sağlayacak? AKP’nin bu sorulara cevabı olmadığını biliyoruz. Çocuklarımızın geleceği için, işçi sınıfı hakkını aramalı ve almalıdır. Metal işçilerinin baskılara rağmen “direnişe devam” demesi, tüm işçi sınıfına cesaret verecektir. Bu açıdan metal işçileri tarihsel bir sorumluluk taşımaktadır ve bu sorumluluğa göre hareket edeceğini düşünüyoruz.

İşçi sınıfının grev kararlılığı, egemenleri titretecek tek güçtür.
Bu yüzden yasaklara rağmen greve, direnişe, mücadeleye devam!''


Emek Partisi (EMEP):

Genel Başkan Selma Gürkan imzalı EMEP açıklamasında AKP'nin işçinin çıkarını değil MESS'in çıkarını gözettiği belirtilirken bu tutumun işçi ve halk düşmanı bir tutum olduğu ifade edildi. Bütün emek ve demokrasi güçlerine metal grevini sahiplenme çağrısı yapan EMEP'in açıklaması şu şekilde;

Hükümetin MESS patronlarıyla işbirliğinin bir ifadesi olan bu tutum işçi ve halk düşmanı bir tutumdur. Antidemokratik ve despotik uygulamaların hangi boyutlara kadar ulaşabileceğini gösteren yasaklama tekrar ediyoruz, kabul edilemez. Bu yasaklama kararı, işçi sınıfının anayasal hakkının, grev hakkının kullanılmasının patronlar teklifiyle ve hükümet kararıyla gaspedilmesidir. Metal işçisinin grevi hepimizin grevidir ve demokratik bir Türkiye mücadelesinin parçasıdır. Metal işçilerinin grev hakkına dokunulamaz.

Metal grevi hepimizin grevi demiştik şimdi bu grev yasağını boşa çıkarma mücadelesi de hepimizin deme zamanıdır. Bütün emek ve demokrasi güçlerini bu ertelemeye karşı çıkmaya çağırıyor; Metal işçilerine mücadelelerinde başarılar diliyoruz. Metal işçisinin mücadelesi hepimizin mücadelesidir.


Devrimci İşçi Partisi (DİP):

DİP Politbürosu'nun açıklamasında Bakanlar Kurulu'nun grev yasaklama kararını almasında işletmelerin MESS'ten birer birer ayrılması olarak yorumladı. Ulusal güvenliğin bahane olduğunu belirten DİP, MESS dayatmaları tutmayınca AKP dayatmalarının geldiğine dikkat çekti. Bu karara karşı tüm emekçileri ortak mücadeleye çağıran DİP'in açıklamasında şunlara yer verildi:

AKP hükümeti tarafından işçi sınıfına açık bir savaş ilanıdır. Toplumun çoğunluğunu oluşturan işçi ve emekçilere savaş ilan eden bir hükümetin ulusal güvenlikten bahsetmesi komiktir. AKP hükümeti bu konuda sadece ve sadece sermayenin kârlarının güvenliği ile ilgilenmektedir. Dahası hükümetin erteleme (yasaklama) kararı yasal bile değildir. Bu kararla bakanlar kurulu, açıkça Türkiye'nin taraf olduğu İLO sözleşmelerince güvence altına alınmış sendikal özgürlükleri çiğnemektedir. İşçi sınıfının tarihsel mücadeleleri sayesinde sendikal özgürlükler halen grev hakkını mutlak biçimde içermekte ve grev hakkının engellenmesi sendikal özgürlüğün gaspı olarak kabul edilmektedir.    

Gelinen aşamada işçi ve emekçilerin grevin sürdürülmesi dahil her türlü kitlesel eylemle haklarını aramaları meşrudur, yasaldır, gereklidir. Devrimci İşçi Partisi halka bu grevi kendi grevi olarak görmesi çağrısı yapmıştır. Aynı şekilde bu yasaklama da tüm halkın temel hak ve özgürlüklerinin gaspıdır ve bu haydutluğa karşı tüm emekçi halk birlikte mücadeleyi yükseltmelidir.

 


Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP):

“Yasaklar sökmeyecek! Metal işçisi yalnız kalmayacak!'' başlıklı SDP açıklamasında hırsızları ve işçi katillerini serbest bırakan ve patronları koruyan AKP'nin işçiler, Kürtler, Aleviler, yoksullar ve kadınların kanıyla beslendiği ifade edildi. Baskıların sökmeyeceğini belirten SDP, metal işçilerinin asla yalnız yürümeyeceğini kaydetti. SDP'nin açıklaması şu şekilde;

''Şimdiye kadar tüm direnişler yalnız bırakılarak yenilgiye mahkum edilemeye çalışıldı. Patronun gücünün yetmediği yerde devlet gücü işçinin karşısına dikildi. İşçiler polis copu ve gaz bombalarıyla, o da yetmedi yasaklarla durdurulmaya çalışıldı. Metal grevinin yasaklanması esnek çalışmanın ve onursuz sözleşmelerin bize dayatılmaya devam edeceğinin göstergesidir. Birleşik Metal-İş ve örgütlü metal işçileri yalnız değildir. Yalnız bırakılmamalıdr. Bu grev artık bütün amaçlarını aşmış, bütün işçilerin grevi haline gelmiştir. Bu grev artık yasaklara, baskıya, zulme karşı direniş anlamına gelmektedir. Bu grev AKP’nin zenginden ve patrondan yana baskıcı politikalarına karşı koymak anlamına gelmektedir.

Sosyalist Demokrasi Partisi her kesimden örgütlü örgütsüz bütün işçileri greve çıkan metal işçileriyle dayanışma çağırıyor. Ya hep beraber kazanacağız ya da hepimiz kaybedeceğiz. Bu kavga bizim, direniş bizim. Bu grev hepimizin. İki sınıf var birinden yana değilsen öbüründensin. Ya patronlar kazanacak ya da işçiler.

Asla yalnız yürümeyeceksin! Baskılar sökmeyecek, direnen işçiler kazanacak!”