Sorun raporu görmezden gelindi
Fotoğraf: BirGün

Berkay SAĞOL

CHP, 14 Mayıs seçimleri öncesinde “İnsan haklarına dayalı örgütlenme stratejisi” kapsamında İzmir’i pilot il seçti. Bu kapsamda 5 farklı ilçede çalışma yapıldı ve bir rapor oluşturuldu. Raporu hazırlayan Avukat Ali Deman Güler, pilot ilçe olarak belirlenen Bayındır, Buca, Karşıyaka, Menemen ve Narlıdere’de atılması gereken acil adımları sıraladı. Raporda, gerçekleştirilen toplantılara demokratik kitle örgütlerinin ve meslek odalarının temsilcileri ile muhtarların katıldığı aktarıldı. Raporda, ilçe ilçe sorunlar sıralandı ve yapılacak çalışmalarda bu sorunların çözümüne yönelik adımların atılması gerektiği belirtildi.

•Karşıyaka’da yaşlılara evde yardım hizmeti gerçekleştirilmesi önerildi.

•Buca’da özellikle üniversite öğrencileri üzerinden eğitim, beslenme ve barınma hakkına dikkat çekildi.

•Narlıdere’nin üst mahallelerinde açık hava basketbol, futbol, voleybol sahaları yapılması gerektiği dile getirildi.

•Menemen’de ilçe merkezinde ve kırsalda güvenlik sorunu yaşayan kadınların güvenliğini sağlamak için sokak aydınlatması çalışmasının yapılması gerektiği belirtildi.

•Bayındır’da ambulans eksikliğine dikkat çekildi. Gelebilecek en yakın ambulansın 45 dakika mesafede olduğu vurgulandı.

Raporu hazırlayan Avukat Ali Deman Güler, rapor hakkında BirGün’e değerlendirmede bulundu. Güler, “Bu çalışmada amacımız yurttaşın hakkı olanı tespit edip parti örgütünün tüm olanakları ile söz konusu eksikliği çözmesi idi. Örgütle yapılan toplantılar, sivil toplum ile buluşmalar ve sahada yapılan anket çalışması ile bir milyonun üzerinde insana dokunduk” dedi. Kazanmak için her yol mubah anlayışının işlemediğinin bir kez daha görüldüğünü vurgulayan Güler, şunları söyledi: “Bugün sol değerleri benimsemeyen, devrimci kimliği reddeden bir parti yapısıyla alanda inandırıcılık sorunu yaşanıyor. Örgüt bile neye inandığını bilmediğinden oy istediği yurttaşı ortak bir hedef doğrultusunda motive edemiyor. Bu nedenle yapısal sorunların en önemli kısmı çalışmayan örgütleri çalışır hale getirmekten geçiyor. Dünyadaki çağdaş sol - sosyal demokrat partilerin çalışma usulleri orta yerde duruyor. Bunları detaylıca inceliyoruz. Ayrıca işçinin, memurun, dar gelirlinin temsilde var olamadığı bir sistemi zorunlu kılan ekonomik sorunları çözmek için adımlar atmayı ben şahsen çok önemsiyorum. Buna çözüm bulmak zor değil. Dolayısıyla mesele salt bir partinin dönüşümü değil ülkenin bütünüyle demokratikleşmesi meselesidir. Konuyu böyle algılamadan, bunları hissetmeden yapılan tüm tartışmalar boştur. Partinin bu sarmaldan sol ideolojik bir hatla derhal çıkması gerektiği kanaatindeyim. Bugün hazırladığımız bu rapor umuyorum ki bu tartışmaların yapılması için bizlere önemli bir fırsat verecektir.”