Süt üretiminde sınıfta kaldık
Fotoğraf: Depophotos

Ekonomi Servisi

Dünya Süt Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada "temel gıda maddelerinin üretiminde sınıfta kalıyoruz" vurgusu yapan Gıda Mühendisleri Odası, besicilerin yüksek enflasyon ve sürekli artan yem fiyatları nedeniyle besleyemedikleri hayvanlarını kesimhaneye göndermek zorunda kaldıklarını dile getirdi.

2001 yılında ilan edilen ve tüm dünyada kutlanan Dünya Süt Günü, bu sene de Uluslararası Sütçülük Federasyonu (IDF) öncülüğünde kutlanıyor. İDF, her yıl 1 Haziran’da kutlanan Dünya Süt Günü'nde bu sene ‘süt sektöründe sürdürülebilirlik, çevresel etki, beslenme ve sosyoekonomik yönden güçlendirmek' konularını işleyecek.

Süt tüketiminde özellikle Kuzey Avrupa ülkeleri ön plana çıkarken ülkemizde ise süt içme oranı oldukça düşük ve Avrupa ülkelerinin neredeyse dörtte biri seviyesinde süt tüketiliyor.

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verileri de her geçen yıl süt üretiminde ciddi düşüş olduğunu gözler önüne seriyor. 2020 yılında toplam çiğ süt üretimi 23.50 milyon ton iken, bu rakam 2022 yılında 21.56 milyon ton seviyesine düştü. Ülkede var olan mevcut ekonomik koşullar, üreticinin desteklenmemesi, yanlış tarım politikaları, artan yem ve besicilik fiyatları bu düşüşün sebeplerinden bazıları.

Öte yandan yıllara göre artan fiyatlar da tüketimi etkileyen unsurlardan. 2012’ de litresi 0,80 kuruş olan süt fiyatları, 2020 yılında 2,30 lira olmuş, 2021 ve 2022 yılında art arda gelen zamlarla litresi 8,50 TL'ye kadar çıkmıştı. 2023 yılı itibari ile ise süt fiyatları 17,50 TL ile 25 TL arasında değişiklik gösteriyor.

HAYVANLAR KESİME GÖNDERİLİYOR

Gıda Mühendisleri Odası da konu ile ilişkin yayımladığı açıklamada Dünya Süt Günü’nü kutlarken, üretimde ve tüketimde yaşanan sorunlara dikkat çekti. Açıklamada, “Son yıllarda uygulanan tarım politikalarının yanlışlığını gözler önüne sermektedir. Yüksek enflasyon ile sürekli artan yem fiyatları, besicilerimizin finansal sorunlar yaşamasına, hayvanlarını besleyememesine, verimin düşmesine ve hatta kesimhaneye göndermek zorunda kalmasına sebep olmaktadır. Artan nüfusumuza yetecek ve sağlıklı besleyecek temel gıda maddelerinin üretiminde sınıfta kalıyoruz, beslenme ile önlenebilecek hastalıklara davetiye çıkarıyoruz” ifadelerine yer verdi.

Açıklamada, süt üretiminin ve tüketiminin artırılmasına ilişkin çözüm önerileri de dile getirildi:

•Çiftçi ve köylüye verilen destekler artırılmalı

•Okul sütü projesi uygulamasında yaşanılan sorunlar çözülmeli

•Üretici birlikleri ve kooperatifler kurulmalı

•Pastörize ve UHT süt tüketiminin yaygınlaşması özendirilmelidir.

•Süt ve ürünlerindeki denetim artırılmalı, kayıt dışı üretime ve satışa izin verilmemelidir.

•Gıda mühendisleri üretimden denetime kadar her aşamada yer almalıdır

•"Yetkilendirilmiş Gıda Danışmanı" sistemi yaşama geçirilmelidir.