Latin Amerika solunun simgesi olan Esquivel, Ukrayna savaşının sorumlusunun Batılı ülkeler olduğunu söyledi.

Tarihten ders çıkarmamışlar

Von Tobias KÄUFER

Adolfo Perez Esquivel Latin Amerika solunun bir simgesi. Nobel Barış Ödülü sahibi Esquivel, Ukrayna savaşının sorumlusunun Batı olduğunu düşünüyor. Batı, Rusya'yı hesaplanamaz sonuçlara yol açacak şekilde kışkırtmak üzere.

Buenos Aires'in bu kavurucu sıcak şubat gününde 41 derecelik kızgın güneş bile 91 yaşındaki Adolfo Perez Esquivel'i durduramıyor. Papa Francis'in yakın dostu, ressam, insan hakları aktivisti ve Nobel Barış Ödülü sahibi olan bu adamın söyleyecekleri var. Aklında Ukrayna'daki savaş var. Batı ve özellikle de Almanya büyük bir hata yapıyor: "Bu ABD, NATO ve Batı'nın Rusya ve Çin'e karşı bir savaşı. Ukrayna halkı ise sadece kurban" diyor Buenos Aires'teki stüdyosunda WELT'e verdiği röportajda.

Bunu yaparken de Latin Amerika'da solda yer alan pek çok kişinin şu anda düşündüklerini dile getiriyor. Adolfo Perez Esquivel sadece Nobel Barış Ödülü sahibi bir kişi değil. Kendisinden bir randevu istendiğinde Meksika ve Şili arasındaki tüm başkanlık saraylarının kapıları açılıyor. Latin Amerika'nın Batı'ya ve ABD'ye olan güvensizliğini temsil ettiği için birçok sol kanat yöneticiyle kişisel dostluğu var. Ve bu durum şu anda Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırı savaşının ele alınışında kıta genelinde hissediliyor. Şansölye Olaf Scholz (SPD), Perez Esquivel'in düşüncelerini öğrenmiş olsaydı, son Güney Amerika gezisi sırasında Arjantin, Brezilya ve Şili'nin silah vermeyi reddetmesi karşısında şaşırmazdı. "Şimdi Almanlar yeniden tank tedarik ediyor, belli ki hiçbir şey öğrenmemişler" diyen Arjantinli, Berlin'in Washington'a yeni bir bağımlılık yolunda ilerlediğini düşünüyor: "Gerçekte Avrupa bağımsızlığını, özerkliğini kaybetti. Bugün Avrupa ABD tarafından sömürgeleştirilmiş durumda. Kimliğini ve kendi kararları üzerindeki hâkimiyetini kaybediyor."

BİR CANAVARI BESLİYORSUNUZ

Bunun yerine, devam eden silahlı çatışmaların baş sorumlusu olarak Ukrayna Devlet Başkanı’nı görüyor: "Zelenski gibi bir Nazİ dostunu desteklemek için tank göndermek tehlikelidir. Bir canavarı besliyorsunuz." Arjantinli'nin bakış açısına göre Zelenski vatanını savunmuyor, halkını NATO ve ABD'nin çıkarları uğruna feda ediyor. "Hedeflerini gözden kaçırıyorlar. Çünkü bu nükleer bir savaşı tetikleyebilir ve gezegen tehlikede. Kıyamete insanlar neden oluyor. Doğal bir felaket değil."

Perez Esquivel'in düşünceleri geçmişinden kaynaklanıyor. Batı, Arjantin'deki acımasız aşırı sağcı askeri diktatörlükle (1976-1983) iş yapmaya devam ederken, Amerikan istihbarat servisi CIA kıtada sağcı generaller tarafından gerçekleştirilen çok sayıda askeri darbeyi desteklemiş ya da tasarlamışken, Perez Esquivel ordu tarafından aylarca hapsedildi ve işkence gördü.

BARIŞ IÇIN DİYALOG YOLLARI BULMALIYIZ

Şiddet içermeyen direnişe olan bağlılığı nedeniyle 1980 yılında Nobel Barış Ödülü'nü aldı. Bu direniş ruhunu bugüne kadar korudu; Küba, Venezuela ve Nikaragua'daki solcu otokrasileri Batı'dan gelen eleştirilere karşı savundu, sadece "onların da yaptığı hatalardan" bahsetti; işkence, tutuklama ve cinayetleri ne isimlendirdi ne de kınadı. Rus ordusunun Ukrayna'da işlediği işkence ve cinayetler de Perez Esquivel için yüksek öncelikli bir konu gibi görünmüyor. Kiev'in kendini savunma hakkı olduğunu kabul ediyor ama silahla değil. "Bunun için diyalog yolları bulmalıyız." Çünkü Papa Francis'in de dediği gibi, silahların bu şekilde tırmandırılmasıyla dünya zaten üçüncü bir dünya savaşının içinde. "Bundan sonra gelecek olan şey nükleer savaştır." Perez Esquivel tank göndermek yerine ilaç, gıda ve kitap gönderilmesini öneriyor. "Bu savaş ancak Rusya ile diyalog ve müzakereler yoluyla sona erdirilebilir. NATO Ukrayna'daki savaşın dışında değil, savaşın bir tarafı" diyor. Savunma ittifakı eğitim veriyor, personel gönderiyor ve Rusya'yı kışkırtmaya çalışıyor. "Bu çok tehlikeli, buna dikkat edin! Rusya bu şekilde boyun eğdirilebilecek bir ülke değil." Die Welt’ten BirGün Çeviri Kolektifi tarafından çevirilmiştir.

Die Welt’ten BirGün Çeviri Kolektifi tarafından çevirilmiştir.