Akbelen Ormanı’nda şafak baskınıyla başlayan ağaç kesimi hızlandırıldı. İki günde 147 dönüm ormanlık alan yok edildi. Yaşam savunucuları tüm engelleme girişimlerine rağmen kararlı: Bizim canımız, ağaçlarımız kesildi. Tek bir ağaç kalsa da direneceğiz.

Tek bir ağaç için dahi birlikte direneceğiz
Fotoğraflar: BirGün

Aycan KARADAĞ/MUĞLA

Muğla'nın Milas ilçesinin İkizköy Mahallesi'ne bağlı Akbelen Ormanı’ndayım. Burasının başı, termik santralla dertte. Burada halk, YK Enerji’ye ait Yeniköy-Kemerköy Santralı’nda kullanılacak kömür için arama sahasının genişletme planına karşı yıllardır mücadele veriyor. İkizköylüler, önceki gün sabah saatlerinde kolluk güçlerinin sesleriyle güne başladı. Adeta baskın gibi bölgeye gelen jandarma, nöbet tutan yurttaşları alandan dışarı çıkardı. Aynı anda maden sahası açmak için ağaç kesimine başlandı, 2 günde 140 dönüm ormanlık alan yok edildi. Bölge halkı tepki gösterdi, gözaltına alındı…

Maden için istimlak edilen alandaki orman, yıllardır savunulsa da kesimlere önceki gün başlandı, dün ise hızlandı… BirGün’ün görüştüğü yurttaşlar; baskıya, şiddete ve gözaltılara rağmen ormanını korumak için mücadelede kararlı olduklarını söylüyor.

ENGELLEME ÇABASI

Akbelen Ormanı’na dokuz kilometre kala büyük bir araç kuyruğu var. Bunun sebebi ise bölgeye ulaşmak isteyen yaşam savunucularına karşı kolluk güçlerinin 500 metre arayla üç arama noktası kurmuş olması…  Saatler süren yolun ardından Akbelen Ormanı’na varıyorum.

Ormanın girişinde jandarma konuşlu. Yapılan Genel Bilgi Toplama’nın (GBT) esnasında gazeteci olduğumu söylemem üzerine, hem benim ismin hem de çalıştığım kurumun ismi not ediliyor. Buradaki kimlik kontrolünün sonrasında, direniş alınına varıyorum. Tıpkı ormanın girişinde olduğu gibi, burada da çok sayıda jandarma ve asker yer alıyor. Ormana araç girişi, jandarma tarafından yasaklanmış.

Bölge halkı, dayanışmaya gelen herkesi girişte karşılıyor. Tüm engellemelere rağmen çok sayıda yaşam savunucusu burada. Gelenler su, yiyecek ve soğuk havalara karşı buz getirmiş. Beni de soğuk su ve yemek ikramı ile karşıladılar. Gazeteci olduğumu söylediğimde ise hemen yaşadıklarını anlatmaya başladılar. Tam sohbete başlayacağımız an, iş makinalarının sesleri yükseliyor. 

KESİM SÜRÜYOR

İkizköy Çevre Komitesi'nden Deniz Gümüşel’e bu sesi soruyorum. Şöyle yanıtlıyor: “Alana girdik. Çekim yapmaya çalıştığımız sırada jandarma geldi ve bizi alandan arabasıyla çıkardı. Arabadan görebildiğimiz kadarıyla şu an kesim devam ediyor. Geçtiğimiz yıl zeytin sökümünü engellediğimiz tepenin üstündeki ağaçlarımızı kaybetmiş durumdayız. Yaklaşık 5’te 1’i ile 4’te 1’i oranında ormanın kesildiğini görüyorum. Yaklaşık 25-30 tane kesim işçisi var. Ayrıca kesim sadece tek bir yerde değil, birden çok noktada devam ediyor.”

Sonrasında İkizköylü Aytaç Çakar ise konuşuyorum. Kendisi İkizköy Mahallesi’nin Muhtarı Muhsin Bilge’ye tepkili. Zira aktardığına göre, Bilge sosyal medya hesabından termik santralı övüyor.  “Muhtarımız şirketten yana” diyor Çakar ve ekliyor: “Bu muhtarı kabul etmiyoruz. Muhtarın, halkın yanında olması lazım. Doğasının yanında olması lazım.”

SİNYAL KESİCİ KOYULDU

Çakar’ın sözlerinin ardından görüştüğüm KARDOK Derneği Başkanı Necla Işık ise şunları anlatıyor: “Akbelen’e kesim için girdiler. Anladık ki yangınlardan ötürü ormanlara girişler sadece halka yasak, şirketlere değil. Nöbet alanımız abluka altına alındı. Jandarma ve kolluk güçleri tarafından yollar kapatıldı, buraya gelişler engellendi. Telefonlarımıza karşı sinyal kesiciler konuldu. Kimseyi arayamadık ve buradan durumu belirten hiçbir görüntü atamadık. Evime geçerek görüntüleri yaymak istedim fakat jandarma buraya da sinyal kesici koydu. Ağaçlarımız gitti. Bizim canımız, evlatlarımız gitti. Gidenlere canımız yanarken, kalanlara karşı mücadelemiz sürmekte. Son ağaca kadar direneceğiz.”

Işık, yaşam savunucularının desteğe gelmesinin kolluk kuvvetlerince engellendiğini vurguluyor: "Tek bir ağacı kurtarmak için her şeyi yapacağız. Destek gösteren insanlara çok teşekkür ederiz. Ancak yolların tutulmasından ötürü daha fazla insanın buraya gelmesi geciktiriliyor veya zorlaştırılıyor. Ama yine de insanlar inatla buraya gelmeye çalışıyor.”

***

MUĞLA BAROSU HAREKETE GEÇTİ

Muğla Barosu ve Muğlalı avukatlar, Akbelen Ormanı’nda dün başlayan ağaç kesimine karşı Muğla İdari Mahkemesi’ne suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu öncesi adliye önünde okunan basın açıklamasında, “Kesilen ağaçlarımızın vicdan muhasebesi artık yargıya devredilmiştir” denilerek, hukuki sürecin takipçisi olacakları duyuruldu.

Basın açıklamasını okuyan Muğla Barosu Genel Sekreteri Şükriye Metin, avukatlar olarak suyuna, toprağına, ormanına, geleceğine sahip çıkan İkizköylülerin onurlu mücadelesinin yanında olduklarını söyledi.

ONLAR DA SIĞINACAK AĞAÇ ARADI

Tüm engellemelere rağmen dayanışmaya gelen yaşam savunucuları burada. Marmaris Kent Konseyi üyesi Halime Şaman da desteğe gelenlerden. Şaman, “Burada orantısız bir güç uygulandı” diyerek başlıyor sözlerine. Hemen devamında da şunları dile getiriyor: “İşin ironik tarafı, askerler ve çelik kuvvet, sığınmak için ağaç gölgesi aradı. Bu ağaç gölgesinden utanmadan hayatlarını devam ettirecekler. İçerideki ağaçlar seri cinayet gibi katlediliyor. Bunu içeriden aldığımız görüntülerle de tespit ettik. Art arda kesiyorlar ve üstünü örterek delilleri karartıyorlar.”

AMBULANS BİLE GELEMEDİ 

Önceki günkü jandarma müdahalesinde yaralanan SOL Parti Milas İlçe Başkanı Hüseyin Yorulmaz da yaşananları şöyle anlatıyor: “TOMA’dan biber gazlı sularla üzerimize geldiler. Yediğim yumruktan ötürü kaşım yarıldı. Bu ülkenin askeri değillermiş gibi bizleri darp ettiler, 70-80 yaşlarındaki insanları yerlerde süründürdüler ve ambulans bile çağırma girişiminde bulunmadılar. Şirket tüm kesim aletlerini, motorlarını ve her şeyini çeksin ve gitsin. Uzun vadede ise termik santralın tamamen kapatılmasını ve bölgeye rehabilitasyon için ne gerekiyorsa yapılmasını istiyoruz.”

DHA HABERİ KALDIRDI

Muğla’nın Milas ilçesindeki Akbelen Ormanı‘nda açılmak istenen kömür madenine karşı köylülerin mücadelesi sürerken, Demirören Haber Ajansı konuya dair önceki gün yayınladığı haberini dün kaldırdığı ortaya çıktı.

Önceki gün konuya dair ‘Akbelen’de ‘ağaç kesimi’ gerginliği: 2 gözaltı’ başlığıyla bir haber servis eden Demirören Haber Ajansı’nın söz konusu haberine dün ulaşılamadı.

DAYANIŞMAYLA BÜYÜYOR

Ülkenin dört bir tarafında Akbelen Ormanları’ndaki ağaç kesimine karşı direnenlere destek için açıklama yapıldı. İstanbul, Çanakkale, Muğla Datça, Ordu Fatsa, Samsun, Sinop, Balıkesir Edremit ve Manisa’da sokağa çıkan yaşam savunucuları Akbelen direnişçilerini selamladı.

Edremit Orman İşletme Müdürlüğü önünde gelen Balıkesir çevre dernekleri Akbelen’de yaşanan orman katliamına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, “Kazdağları’ndan Akbelen’e, Munzur’dan Cerattepe’ye, Madra’dan Bergama’ya, ülkemizin her yanı yangın yeri" denildi.

BALIKESİR/EDREMİT

Maden şirketlerine karşı yıllardır direnişte olan Fatsa Doğa ve Çevre Derneği üyeleri de Akbelen’e destek için bir araya geldi. Kent meydanında basın açıklaması yapan Fatsalılar şu ifadeleri kullandı: “Yaşam hakkını savunmak, ranta karşı çıkmak ve ormanları korumak için nöbet tutmak anayasal bir haktır. Dün biber gazı sıkılan arkadaşlarımız, dünya mirası olan ormanlarımıza sahip çıkarak onurlu bir mücadele yürütmüştür. Arkadaşlarımıza şiddet uygulamak ve gözaltına almak kabul edilemez bir durumdur."

ORDU/FATSA

Sinop halkı ve Nükleer Karşıtı Platform (NKP) üyeleri, Akbelen’de direnen İkizköylüleri yalnız bırakmadı. Uğur Mumcu Meydanı’ndan bir araya gelen NKP üyeleri yaptıkları açıklamada şu ifadeleri kullandı: İklim krizinin bir sonucu olarak tüm dünya orman yangınlarıyla mücadele ederken, ormanları korumakla yükümlü olan siyasi iktidarın yandaş sermayenin çıkarları doğrultusunda ormanlarımızın yağmalanmasını, ekolojik geleceğimizi tehlikeye atarak Milas’ta orman katliamına göz yummasının kabul edilemez."

SİNOP