İstanbul’da belediyenin toplu ulaşıma zam yapma isteği, Çanakkale’de ise zam yapılması yurttaşların tepkisini çekti. Ulaştırma Uzmanı Dr. Akad, “Ulaşım kamu hizmetidir. Kâr etme düşüncesi akıldan dahi geçmemeli” dedi.

Tek çözüm zam yapmak değil

Sercan MERİÇ

AKP iktidarının derinleşen ekonomik kriz devam ederken muhalefetin yönettiği belediyelerin artan maliyetler sonucu toplu ulaşıma zam yapma isteği tepki çekiyor. Bugün İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) Ulaşım Koordinasyon Merkezi’nde (UKOME) de indirimli İstanbulkart ve toplu ulaşım ücret tarifelerinin düzenlenmesi gündemiyle toplantı yapılacak. CHP’nin yönettiği Çanakkale’de ise toplu ulaşıma büyük bir zam yapıldı. Çanakkale Belediye Meclisi’nin nisan ayı toplantısı sonucunda 4,90 TL olan toplu taşıma ücreti, 8,00 TL’ye çıktı. Öğrencilerse zam kararından önce 3,00 TL ile okula gidebilirken artık 4,50 TL ödemek zorunda kalacak. Belediye Meclisi’nde yapılan oylamada zam kararı CHP’li üyelerin "evet", AKP’li üyelerin "ret" ve İYİP’li üyelerin "çekimser" oyu sonucu oy çokluğuyla kabul edildi. Sosyal belediyecilik anlayışıyla yönetildiği vurgulanan belediyelerin, toplu ulaşıma bu ekonomik kriz döneminde zam yapmaması gerektiğini söyleyen yurttaşlar, yöneticilere indirim çağrısında bulundu.


Ulaşım ücreti, İstanbul’da yaşayan yurttaşların en büyük gider kalemlerinden birisi. İstanbul Planlama Ajansı’nın hesaplamasına göre, kentte dört kişilik bir ailenin yaşam maliyeti 15 bin 360 lirayı bulurken her gün işe gitmek için toplu ulaşım kullanan milyonlar ulaşım masraflarından şikâyetçi. İstanbul’da aylık tam mavi kartın bedeli 430 TL. Bu da 4 bin 253 TL olan asgari ücretin yüzde 10’una denk geliyor. Bu bedel elektrik, su gibi birçok faturanın üstünde.
İBB, artan akaryakıt fiyatları nedeniyle toplu taşımaya zam yapmak ve indirimli geçiş öğrenci kartının kullanımına yaş sınırı getirmek istiyor. İBB Ulaşım Daire Başkanlığı’nın verilerine göre, 2019’dan bu yana İstanbul’da indirimli öğrenci kartı kullananlarının sayısında ciddi bir artış söz konusu. UKOME toplantısında dile getirilen bilgilere göre, 25 ila 30 yaş aralığında 41 bin kişi, 30 yaş üstü ise 39 bin kişi indirimli öğrenci kartı kullanıyor. Öte yandan ulaşım esnafı da İstanbul’da yüksek oranda zam yapılmasına yönelik beklenti içinde. Turyol yüzde 70, minibüsçüler yüzde 57, halk otobüsü sahipleri yüzde 57, taksiciler yüzde 60 zam istiyor. Bu zamlar UKOME toplantısında onaylanırsa halkın giderlerinde büyük artış olacak.

YURTTAŞLAR YÜKSEK ÜCRETLERDEN ŞİKÂYETÇİ

Yurttaşlar ise toplu ulaşımdaki mevcut ücretlerin de bir hayli fazla olduğunu ve kendilerini çok zorladığını anlattı. İşçi Nurcan Çoban haftada en az 3 kere metrobüse bindiğini ifade ederek “Metrobüsü her kullanışımızda, toplamda 50 TL civarı ücret ödüyoruz. Bu bizi çok zorluyor. Şu an biz evde çalışıyoruz. 8 TL yol parası mı olur?” yorumunu yaptı. Öğrenci Akın Dönmez ise "Aylık 78 TL abonman ücreti veriyorum. Onun dışında da yükleme yapıyorum. Son zamanlardaki zamlardan sonra bu yüksek ücretler hiç normal değil. Zaten ulaşıma para öderken içim acıyor” diye konuştu. Serkan Altıok, hükümetin CHP’li belediyelere yönelik baskılarını hatırlatarak, “Hükümetle, belediye farklı olduğu için o ona savaş açıyor. Arada kalan biz oluyoruz” dedi.

tek-cozum-zam-yapmak-degil-998984-1.

***

Kâr isteği akıldan geçmemeli

Ulaştırma Uzmanı Dr. Murat Akad, belediyenin ulaşıma zam yapma isteğini eleştirerek, “İlkesel olarak toplu taşımanın kamu hizmeti olması gerektiğini düşünüyorum. Ulaşımdan kâr etme düşüncesinin akıldan dahi geçmemesi gerekiyor. Türkiye’de maalesef böyle olmuyor” dedi.

Toplu taşıma kuruluşlarına kâr getirmesi gereken kuruluşlar gözüyle bakıldığını kaydeden Akad, şunları kaydetti: “Ulaşım birimi zarar ediyor, kâr edemiyor gibi bakış açısının temelden unutulması gerekiyor. Bu kamu hizmeti başka kaynaklardan sübvanse edilmeli. Yakıt fiyatları almış başını gitmişken ulaşım biriminin kendi kendini döndürmesi gerçekten zor. Ancak başka kaynaklar devreye sokulmalı. Büyük belediyelerin bunun kaynaklarını yaratılması gerekir. Zor durumda kaldıklarını söylüyorlar, haklılık payı var ama alternatifler üretilmeli. Bu koşullarda her gün işe gidip gelen halkın mecbur olduğu toplu taşıma kamu hizmeti olarak yeniden yapılandırılmalı.”