Terör nedir? Terörist kime denir?

MUSTAFA KARADAĞ

Boğaziçi Üniversitesi’ne yeni rektörün atanması ve öğretim üyeleriyle öğrencilerin tepkilerini dile getirmeleri üzerine bizzat Cumhurbaşkanı tarafından terör gündeme sokuldu ve öğrenciler ile CHP İstanbul İl Başkanı terörist ilan edildi.

Terör nedir?

TDK sözlüğünde terör, “genellikle siyasal bir dava uğruna girişilen, toplumu korkutmaya, yıldırmaya yönelik her türlü eylem” olarak tarif ediliyor.

Vikipedi’de ise “Terörizm, siyasal, dinsel veya ekonomik hedeflere ulaşmak amacıyla sivillere, belirlenen hedef gruplara veya resmî, yerel ve genel yönetimlere yönelik baskı, yıldırma ve her türlü şiddet içeren yolun kullanımı” ifadesi yer alıyor.

Terörist, TDK sözlüğünde, “terör yaratan, terör uygulayan kişi ya da örgüt” olarak tanımlanıyor. Vikipedi’ye göre ise “terör uygulayan organize çeşitli gruplara terör örgütü; terör uygulayan şahıslara ise terörist ya da yıldırıcı” deniliyor.

3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu’na uyarınca, “Terör; cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemlerdir.”

Yasadaki tanımda dikkat çeken unsurlardan birisi “temel hak ve hürriyetleri yok etmek”, bu konuya dikkat çekmek istiyorum. Zira yine Vikipedi’de “Bir ülkede veya bölgede gücü elinden bulunduran iktidarlar veya hükumetler gerçekleşen bir direniş hareketini ‘terörizm’ ile etiketleyebilir” ifadesi yer alıyor. Arkasından bunun da terör eylemi olduğuna, hatta devletin organlarını doğrudan kullanmayıp desteklediği guruplar eliyle de terör eylemini gerçekleştirebileceğine dikkat çekiyor.

Şimdi gelelim, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı’nın Boğaziçi Üniversiteli öğrencilerin o zeka ve zarafet dolu protesto gösterilerine verdiği tepkiye.

Cumhurbaşkanı protesto eylemlerini ve katılanlarını değerlendirirken, “Rutin bir atamayı üniversitelerimizi karıştırmak için fırsata çevirenleri hep birlikte takip ediyoruz” diyor. Boğaziçi gibi Türkiye’nin en yüksek puanlı öğrencilerinin girdiği bir üniversiteye, fen lisesi öğrencilerine dört işlemi bilmeyen matematik öğretmeni atar gibi rastgele bir rektör atayamazsınız. Sınavlarda kopya çekmeye bile tenezzül etmeyen çocukların öğrenim gördüğü, en seçkin akademisyenlerin görev yaptığı bir üniversiteye hakkında intihal iddiaları olan bir kişinin rektör olarak atanmasını “rutin” olarak nitelendirip meşrulaştıramazsınız.

Sonra, “Terör örgütü iltisaklı kişilerin en ön safta yer aldığı bu tür eylemlerin demokrasiyle hak arayışıyla fikir ve ifade özgürlüğüyle uzaktan yakından ilgisi yoktur.” diyor. Öğrenciler ne güzel cevap verdiler, öğrenciyiz diye. Nerede kaldı masumiyet karinesi? Anayasaya göre bu ülkenin kimin terörist ya da iltisaklı olduğunu görevli ve yetkili yegâne makamı mahkemelerdir. Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanı yargı bildiren bir cümle kurma cüretini nereden alıyor?

Bununla kalmıyor, protestolarla ilgili görüşlerini açıklarken “Bunları Bezmialem Valide Sultan Camii’ni işgal ederken, orada bira kutularıyla beraber nasıl bir işgalci hareket yaptıklarını da gördük.” diyerek, öğrenci eylemlerini başka bir yere, ama bizatihi Bezmialem Valide Sultan Camii imamı tarafından yalanlanan bir duruma bağlıyor. “Karşımızda bırakın ülkeye ve millete hizmete talip olma konusunda kendilerini geliştirmeyi, eylem biçimlerinde bile yeniliğe gidemeyecek kadar tembel dar kafalı, idrak yoksunu bir zihniyet var” diyor. Başka bir söze hacet var mı? Bu çocukların protesto eylemleri bile sanatsal, zeka ürünü. Kim boy ölçülebilir bu çocukların aklıyla? Yeniliğin sembolü onlar.

Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na göre “Herkes, önceden izin almaksızın, bu Kanun hükümlerine göre silahsız ve saldırısız olarak kanunların suç saymadığı belirli amaçlarla toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.”

Şimdi ben sorumu sormak istiyorum. Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin yasal hakları olan, toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma, öğrenim gördükleri üniversiteye girme haklarını engellemek için kapılara kelepçe vurulması ve öğrencilerin terörle iltisaklı kişiler olarak nitelendirilmesi Anayasaya ve yasalara uygun mudur?

Öğrencilerin hak ve özgürlüklerinin devlet görevlilerince engellenmesi eylemi nasıl değerlendirilmelidir?